Eskişehir’de kimisi ilk defa kimisi uzun yıllardır sokaklarda olan LGBTİ’lere geçtiğimiz yıldan bu yıla 1 Mayıs’a giderken nelerin değiştiğini sorduk
Akademisyeninden seks işçisine geniş bir yelpazede sohbet etme imkanı bulduğumuz Emel, Devrim, ismini vermek istemeyen A.A ve İrem’le Haziran İsyanı’nın en belirgin öznelerinden biri olan LGBTİ’lerle yaratılan ortak bir zeminde mücadele imkanının 1 Mayıs’a yansımasının nasıl olmasını beklediklerini konuştuk. Böylece onlar da bize bu yıl geçmiş yıllardan farklı olarak LGBTİ’lerin 1 Mayıs meydanına neden çıkacaklarını anlattılar.
Emel Hacer Yayla
Emel daha önce hiç 1 Mayıs’a katılmamaış bir LGBTİ birey ancak Gezi Direnişi’nde sokaklardaymış. Biz de onunla Haziran İsyanı’nı ve bu yıl 1 Mayıs’tan beklentilerini konuştuk.
Gezi Direnişi’nin bize gösterdiği en büyük gerçeklik bir ve birlik olabileceğimiz oldu. LGBTİ bireyler de dahil her kimlikten birey kimliklere duyulan ön yargı olmaksızın biraradaydı. Belli kimliklere duyulan olumsuz bakış açısının bize öğretildiği ve bizi ayırmak için kullanıldığını gördük. Bundan sonraki süreçte umuyorum ki bu gerçek gözardı edilmez.
1 Mayıs emekçi bir mücadeleyi temsil ediyor ve LGBTİ oluşumlar da özgürlükçü mücadeleyi emekçi mücadele ile birleştirip güçlenme arzusundalar. O gün için henüz tam bir planım yok nerede olacağımı bilmiyorum.
Devrim Çelik DEVRİM FOTO
Devrim yaklaşık 10 yıldır LGBT hareketle birlikte 1 Mayıs’lara katılmış. 1 Mayıs meydanında kendini oradaki insanlar neler hissediyorsa öyle hissettiğini söylüyor. Ve ardından başlıyor Haziran İsyanı’nı ve önümüzdeki 1 Mayıs’ı anlatmaya…
LGBT hareket gittikçe güçlenen bir harekettir her geçen yıl daha da kalabalıklaşıyoruz, 1 Mayıs, 8 Mart, 1 Temmuz farketmez . Aynı hızla gün geçtikçe sokağa çıkan LGBTİ sayısının artacağını düşünüyorum. Çünkü sokak yaşam hakkını arayan herkesi olduğu gibi bizi de çağırıyor.
Tüm emekçilerin günü olan 1 Mayıs LBGTİ emekçilerin de günüdür, döviz ve sloganlarımızla alanlarda olacağız.
A.A.
İsmini vermek istemeyen A.A. daha önce hiç 1 Mayıs meydanında bulunmamış ancak bu yıl Eskişehir’deki bir LGBT örgüt olan MorEl ile birlikte katılacak. Biz de ona Gezi Direnişi’ni ve bu yıl neden 1 Mayıs’a katılacağını sorduk.
Gezi Direnişi sayesinde toplumun farklı alanlarında mücadele eden örgütlere ait bireylerle tek bir platformda ortak bir eylemsellik geliştirebileceğimizi gördük. Bu tecrübenin ortak alanlar yaratma konusunda geri alınamaz bir ilerleme yarattığına inanıyorum ve önümüzdeki süreçte büyüyerek devam etmesini umuyorum. Gezi direnişinden sonra yapılan Onur Yürüyüşü’ndeki katılımı göz önünde bulundurarak geleceğe dair 1 Mayıs’ta da birliktelik ve ortak mücadele alanları yaratmak şeklinde yansımaların süreceğini düşünüyorum.
LGBT hareketi temelde bir hak ve özgürlük mücadelesi olarak emeğin ve emekçinin mücadele alanlarını da kapsamakta, bunun yanında iki hareketin kesişim alanları da bulunmaktadır. Dolayısıyla LGBT hareketini, 1 Mayıs’ta emeğin sömürüsüne karşı, işçi ve emekçinin hak ve özgürlük mücadelesine sadece destekçi katılımcı değil, bizzat mücadele alanının öznesi olarak da görüyorum. Bu yıl 1 mayısta MorEl çatısı altında eylem alanında olacağım.
İrem Aşık
İrem geçtiğimiz yıllarda da 1 Mayıs’lara katılmış. Geçen yıl neler hissettiğini sorduğumuz soruya yanıtı monotonluğunu kastederek “Tren gibi” oluyor. Haziran İsyanı’ndan 1 Mayıs’a LGBT’ler olarak neden sokağa çıkacaklarını soruyoruz, yanıtı net
1 Mayıs benim için bana verilmeyen sendikal hakkımı, yararlanamadığım sosyal güvencemi, bana fazla görülen çalışma hakkımı ifade ediyor.1 Mayıs’ta haklarım için alanlarda olacağım.
Sendika.Org
Akademisyeninden seks işçisine geniş bir yelpazede sohbet etme imkanı bulduğumuz Emel, Devrim, ismini vermek istemeyen A.A ve İrem’le Haziran İsyanı’nın en belirgin öznelerinden biri olan LGBTİ’lerle yaratılan ortak bir zeminde mücadele imkanının 1 Mayıs’a yansımasının nasıl olmasını beklediklerini konuştuk. Böylece onlar da bize bu yıl geçmiş yıllardan farklı olarak LGBTİ’lerin 1 Mayıs meydanına neden çıkacaklarını anlattılar.
Emel Hacer Yayla
Emel daha önce hiç 1 Mayıs’a katılmamaış bir LGBTİ birey ancak Gezi Direnişi’nde sokaklardaymış. Biz de onunla Haziran İsyanı’nı ve bu yıl 1 Mayıs’tan beklentilerini konuştuk.
Gezi Direnişi’nin bize gösterdiği en büyük gerçeklik bir ve birlik olabileceğimiz oldu. LGBTİ bireyler de dahil her kimlikten birey kimliklere duyulan ön yargı olmaksızın biraradaydı. Belli kimliklere duyulan olumsuz bakış açısının bize öğretildiği ve bizi ayırmak için kullanıldığını gördük. Bundan sonraki süreçte umuyorum ki bu gerçek gözardı edilmez.
1 Mayıs emekçi bir mücadeleyi temsil ediyor ve LGBTİ oluşumlar da özgürlükçü mücadeleyi emekçi mücadele ile birleştirip güçlenme arzusundalar. O gün için henüz tam bir planım yok nerede olacağımı bilmiyorum.
Devrim Çelik DEVRİM FOTO
Devrim yaklaşık 10 yıldır LGBT hareketle birlikte 1 Mayıs’lara katılmış. 1 Mayıs meydanında kendini oradaki insanlar neler hissediyorsa öyle hissettiğini söylüyor. Ve ardından başlıyor Haziran İsyanı’nı ve önümüzdeki 1 Mayıs’ı anlatmaya…
LGBT hareket gittikçe güçlenen bir harekettir her geçen yıl daha da kalabalıklaşıyoruz, 1 Mayıs, 8 Mart, 1 Temmuz farketmez . Aynı hızla gün geçtikçe sokağa çıkan LGBTİ sayısının artacağını düşünüyorum. Çünkü sokak yaşam hakkını arayan herkesi olduğu gibi bizi de çağırıyor.
Tüm emekçilerin günü olan 1 Mayıs LBGTİ emekçilerin de günüdür, döviz ve sloganlarımızla alanlarda olacağız.
A.A.
İsmini vermek istemeyen A.A. daha önce hiç 1 Mayıs meydanında bulunmamış ancak bu yıl Eskişehir’deki bir LGBT örgüt olan MorEl ile birlikte katılacak. Biz de ona Gezi Direnişi’ni ve bu yıl neden 1 Mayıs’a katılacağını sorduk.
Gezi Direnişi sayesinde toplumun farklı alanlarında mücadele eden örgütlere ait bireylerle tek bir platformda ortak bir eylemsellik geliştirebileceğimizi gördük. Bu tecrübenin ortak alanlar yaratma konusunda geri alınamaz bir ilerleme yarattığına inanıyorum ve önümüzdeki süreçte büyüyerek devam etmesini umuyorum. Gezi direnişinden sonra yapılan Onur Yürüyüşü’ndeki katılımı göz önünde bulundurarak geleceğe dair 1 Mayıs’ta da birliktelik ve ortak mücadele alanları yaratmak şeklinde yansımaların süreceğini düşünüyorum.
LGBT hareketi temelde bir hak ve özgürlük mücadelesi olarak emeğin ve emekçinin mücadele alanlarını da kapsamakta, bunun yanında iki hareketin kesişim alanları da bulunmaktadır. Dolayısıyla LGBT hareketini, 1 Mayıs’ta emeğin sömürüsüne karşı, işçi ve emekçinin hak ve özgürlük mücadelesine sadece destekçi katılımcı değil, bizzat mücadele alanının öznesi olarak da görüyorum. Bu yıl 1 mayısta MorEl çatısı altında eylem alanında olacağım.
İrem Aşık
İrem geçtiğimiz yıllarda da 1 Mayıs’lara katılmış. Geçen yıl neler hissettiğini sorduğumuz soruya yanıtı monotonluğunu kastederek “Tren gibi” oluyor. Haziran İsyanı’ndan 1 Mayıs’a LGBT’ler olarak neden sokağa çıkacaklarını soruyoruz, yanıtı net
1 Mayıs benim için bana verilmeyen sendikal hakkımı, yararlanamadığım sosyal güvencemi, bana fazla görülen çalışma hakkımı ifade ediyor.1 Mayıs’ta haklarım için alanlarda olacağım.
Sendika.Org