“Simülasyonla ve üç boyutlu videoyla cinsel terapi olabilir”
Psikoterapist Dr. Cem Keçe Uluslararası Cinsel Sağlık Kongresi’nde tartışılanları anlattı: “Yakın bir gelecekte üç boyutlu cinsel eğitim videoları ve simülasyonlarla cinsel terapi yapılacağı da konuşuldu”
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) ve German Society For Social Scientific Sexuality Research (DGSS) tarafından 17-20 Nisan tarihleri arasında düzenlenen 21. Uluslararası Cinsel Sağlık Kongresi, 20 yıl sonra ilk defa Almanya dışında bir ülkede, Türkiye’de gerçekleşti. Kongrenin bu seneki konusu “seksoloji ve cinsel işlev bozukluklarının tedavisindeki gelişmeler”di.
CİSED’in başkanı, psikoterapist Dr. Cem Keçe ile cinsel sorunlar için kongrede sunulan yeni çözüm önerilerini konuştuk. Keçe, Türkiye’de cinsel hayatı aktif olan her 10 kadından 8’inin, her 10 erkekten 7’sinin hayatının en az bir döneminde cinsel sorun yaşadığını söylüyor.
Kongrede cinsel sorunlar için sunulan yeni tedavi yaklaşımı neydi?
Bu kongrede ilk defa terapistin çiftle birlikte cinsel eğitim videoları izleyerek çifti tedavi etmesi tavsiye edildi. Bunun uluslararası bilimsel bir kongrede önerilmesi tedavide devrim niteliğinde bir değişimi getirecek. Kongrede yakın bir gelecekte üç boyutlu cinsel eğitim videoları ve simülasyonlarla cinsel terapi yapılacağı da konuşuldu.
“Cinsel sorunlar inançlar, değerler ve kültürle ilişkili”
Kongrede farklı ülkelerden bilim insanları vardı. “Kültürel faktörler ve cinsellik” hakkında neler konuşuldu?
Her kültürün kendine özgü cinsel sorunları olduğu ve cinsel sorunların aslında inançlar, değerler ve kültürle ilişkili olduğu sunumlarda ortaya çıktı. Örneğin Avrupa’da Katoliklerin yoğun olduğu bölgelerde bekarete çok önem veriliyor ve vajinusmus problemi çok daha sık görülüyor.
Türkiye’de de bölgelere göre sorunlar değişiyor mu?
Kadınlarda vajinismus problemi, erkeklerde erken boşalma sorunu gibi cinsel sorunlar Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinde çok daha yaygın görülüyor. Sahillere doğru gidildikçe ise çok daha seyrek. Batılı yaşam tarzı “Stresi artırıyor, obezite yapıyor” diye suçlanır ama iyi geldiği bir hastalık da var. Aslında dünyanın her yerinde sosyoekonomik düzeyin ve eğitimin arttığı bölgelerde cinsel sorunlar azalıyor.
Çocuk gelinler sorunu da kongrede konuşuldu mu?
Konuşuldu. Çocuk gelinler kültürde bir gelenek halini aldığı için toplumda kınanmıyor ancak bu psikiyatrik açıdan cinsel bir sapkınlık olarak değerlendiriliyor. Bu durum çocuk gelinin psikolojisini dolayısıyla cinselliğini çok ciddi biçimde etkiliyor. Son araştırmalar çocuk gelinlerin çoğunun sorunlu, mutsuz hissettikleri bir cinsel hayatları olduğunu ortaya çıkardı.
“Eşcinsel çiftlerde önce gizli homofobi tedavi edilmeli”
Eşcinsel ilişkilerdeki cinsel sorunlarla ilgili ne dendi?
Toplumun eşcinselliğe karşı geliştirdiği olumsuz yargılar bazen
bu bireyler tarafından da farkında olmadan içselleştirilebiliyor. Bu da kişide gizli homofobiye bağlı; cinsel isteksizlik, erken boşalma gibi cinsel sorunlara yol açıyor. Konferansta eşcinsel bireylerin cinsel kimlikleriyle barışmaları sağlanırsa cinsel sorunlarının da düzelebileceği konuşuldu. Eşcinsel çiftlerde cinsel probleme yönelik tedaviden önce gizli homofobi tedavisinin daha iyileştirici olacağı belirtildi.
“Çiftler özgürce konuşmalı”
* Kongrede cinsel isteksizliğe karşı reddedilmeyi de göze alarak farklı fanteziler ve isteklerin partnere söylenmesi yeni çözüm yolu olarak sunuldu. Reddedilmemek için istekler bastırılınca cinsel isteksizlik ortaya çıkıyor. Bu nedenle çiftler özgürce konuşmalı. Kişiler her türlü şeyi talep etme ama karşı tarafın da reddetme hakkı olduğunu bilmeli. Çiftler yeni şeyleri denemekten korkmamalı ama istemedikleri şeyleri de zorla asla yapmamalı.
* Orgazm sorunlarında kadın doğumcuların
G noktasına yaptıkları aşının, o bölgeyi hassaslaştırarak sorunun çözümünde etkili olduğu vurgulandı. Erkeklerde de makat ile yumurtalıklar arasında bulunan bölgeye “P bölgesi” adı veriliyor. Seks sırasında bu bölgenin uyarılmasının erkeğin orgazmını artırdığı söylendi. Ancak
P bölgesini uyarmanın, G bölgesini uyarmak kadar güçlü etki yapmadığı da belirtildi.
Eski dertlere yeni çözümler
* Vajinismus tedavisinde eskiden parmak egzersizleri ve dilatatörler kullanılıyordu. Şimdi vibratör de kullanılmaya başlandı. Çünkü eskiden tedavinin amacı kadının penisle ilişkiyi gerçekleştirebilmesi üzerine kuruluydu. Yeni yaklaşımda ise kadına zevk alacağı güzel sevişme sanatını öğretmek amaçlanıyor.
* Sertleşme problemlerinde üroloji alanında yeni bir gelişme var. Çeşitli ilaçlar, penise yapılan iğneler ve protezlerle sertleşme sağlanıyordu. Ancak bunlar iyileştirmiyordu, sertleşme problemini sadece o an için çözüyordu. Şimdi yeni bir cihaz üretildi. Bu cihazla penise daha çok kan gitmesi sağlanıyor. Kısacası artık sertleşme sorununda geçici değil, kalıcı çözüm bulmak mümkün olabilir.
Psikoterapist Dr. Cem Keçe Uluslararası Cinsel Sağlık Kongresi’nde tartışılanları anlattı: “Yakın bir gelecekte üç boyutlu cinsel eğitim videoları ve simülasyonlarla cinsel terapi yapılacağı da konuşuldu”
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) ve German Society For Social Scientific Sexuality Research (DGSS) tarafından 17-20 Nisan tarihleri arasında düzenlenen 21. Uluslararası Cinsel Sağlık Kongresi, 20 yıl sonra ilk defa Almanya dışında bir ülkede, Türkiye’de gerçekleşti. Kongrenin bu seneki konusu “seksoloji ve cinsel işlev bozukluklarının tedavisindeki gelişmeler”di.
CİSED’in başkanı, psikoterapist Dr. Cem Keçe ile cinsel sorunlar için kongrede sunulan yeni çözüm önerilerini konuştuk. Keçe, Türkiye’de cinsel hayatı aktif olan her 10 kadından 8’inin, her 10 erkekten 7’sinin hayatının en az bir döneminde cinsel sorun yaşadığını söylüyor.
Kongrede cinsel sorunlar için sunulan yeni tedavi yaklaşımı neydi?
Bu kongrede ilk defa terapistin çiftle birlikte cinsel eğitim videoları izleyerek çifti tedavi etmesi tavsiye edildi. Bunun uluslararası bilimsel bir kongrede önerilmesi tedavide devrim niteliğinde bir değişimi getirecek. Kongrede yakın bir gelecekte üç boyutlu cinsel eğitim videoları ve simülasyonlarla cinsel terapi yapılacağı da konuşuldu.
“Cinsel sorunlar inançlar, değerler ve kültürle ilişkili”
Kongrede farklı ülkelerden bilim insanları vardı. “Kültürel faktörler ve cinsellik” hakkında neler konuşuldu?
Her kültürün kendine özgü cinsel sorunları olduğu ve cinsel sorunların aslında inançlar, değerler ve kültürle ilişkili olduğu sunumlarda ortaya çıktı. Örneğin Avrupa’da Katoliklerin yoğun olduğu bölgelerde bekarete çok önem veriliyor ve vajinusmus problemi çok daha sık görülüyor.
Türkiye’de de bölgelere göre sorunlar değişiyor mu?
Kadınlarda vajinismus problemi, erkeklerde erken boşalma sorunu gibi cinsel sorunlar Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinde çok daha yaygın görülüyor. Sahillere doğru gidildikçe ise çok daha seyrek. Batılı yaşam tarzı “Stresi artırıyor, obezite yapıyor” diye suçlanır ama iyi geldiği bir hastalık da var. Aslında dünyanın her yerinde sosyoekonomik düzeyin ve eğitimin arttığı bölgelerde cinsel sorunlar azalıyor.
Çocuk gelinler sorunu da kongrede konuşuldu mu?
Konuşuldu. Çocuk gelinler kültürde bir gelenek halini aldığı için toplumda kınanmıyor ancak bu psikiyatrik açıdan cinsel bir sapkınlık olarak değerlendiriliyor. Bu durum çocuk gelinin psikolojisini dolayısıyla cinselliğini çok ciddi biçimde etkiliyor. Son araştırmalar çocuk gelinlerin çoğunun sorunlu, mutsuz hissettikleri bir cinsel hayatları olduğunu ortaya çıkardı.
“Eşcinsel çiftlerde önce gizli homofobi tedavi edilmeli”
Eşcinsel ilişkilerdeki cinsel sorunlarla ilgili ne dendi?
Toplumun eşcinselliğe karşı geliştirdiği olumsuz yargılar bazen
bu bireyler tarafından da farkında olmadan içselleştirilebiliyor. Bu da kişide gizli homofobiye bağlı; cinsel isteksizlik, erken boşalma gibi cinsel sorunlara yol açıyor. Konferansta eşcinsel bireylerin cinsel kimlikleriyle barışmaları sağlanırsa cinsel sorunlarının da düzelebileceği konuşuldu. Eşcinsel çiftlerde cinsel probleme yönelik tedaviden önce gizli homofobi tedavisinin daha iyileştirici olacağı belirtildi.
“Çiftler özgürce konuşmalı”
* Kongrede cinsel isteksizliğe karşı reddedilmeyi de göze alarak farklı fanteziler ve isteklerin partnere söylenmesi yeni çözüm yolu olarak sunuldu. Reddedilmemek için istekler bastırılınca cinsel isteksizlik ortaya çıkıyor. Bu nedenle çiftler özgürce konuşmalı. Kişiler her türlü şeyi talep etme ama karşı tarafın da reddetme hakkı olduğunu bilmeli. Çiftler yeni şeyleri denemekten korkmamalı ama istemedikleri şeyleri de zorla asla yapmamalı.
* Orgazm sorunlarında kadın doğumcuların
G noktasına yaptıkları aşının, o bölgeyi hassaslaştırarak sorunun çözümünde etkili olduğu vurgulandı. Erkeklerde de makat ile yumurtalıklar arasında bulunan bölgeye “P bölgesi” adı veriliyor. Seks sırasında bu bölgenin uyarılmasının erkeğin orgazmını artırdığı söylendi. Ancak
P bölgesini uyarmanın, G bölgesini uyarmak kadar güçlü etki yapmadığı da belirtildi.
Eski dertlere yeni çözümler
* Vajinismus tedavisinde eskiden parmak egzersizleri ve dilatatörler kullanılıyordu. Şimdi vibratör de kullanılmaya başlandı. Çünkü eskiden tedavinin amacı kadının penisle ilişkiyi gerçekleştirebilmesi üzerine kuruluydu. Yeni yaklaşımda ise kadına zevk alacağı güzel sevişme sanatını öğretmek amaçlanıyor.
* Sertleşme problemlerinde üroloji alanında yeni bir gelişme var. Çeşitli ilaçlar, penise yapılan iğneler ve protezlerle sertleşme sağlanıyordu. Ancak bunlar iyileştirmiyordu, sertleşme problemini sadece o an için çözüyordu. Şimdi yeni bir cihaz üretildi. Bu cihazla penise daha çok kan gitmesi sağlanıyor. Kısacası artık sertleşme sorununda geçici değil, kalıcı çözüm bulmak mümkün olabilir.