Testosteron seviyelerindeki değişiklik kafa tası yapısından davranış biçimlerine kadar birçok unsuru etkiliyor. Sonuç uygarlığın gelişmesi bile olabiliyor.
50.000 yıl önce insanoğlunun testosteron seviyesinde ufak bir düşüş gerçekleşti. Bilim insanlarına göre bu düşüş kafatası yapısında değişikliğe yol açtı ve kültürün çiçek açmasıyla sonuçlandı.
Sakinleyen insanların birbirleriyle daha iyi anlaşabildikleri ve işbirliği yapabildiği göz önünde bulundurulduğunda sanatın ve araçların bu dönemde ortaya çıkmasına şaşmamak gerekiyor.
Duke Üniversitesi’nde çalışan Robert Cieri’nin Current Anthropology dergisinde Ağustos ayında yayınlanan çalışması 1400’den fazla tarihi ve modern kafatasını inceliyor ve insanların birbirlerine daha iyi davranmaya başladıkları dönemde toplumsal gelişmeyle testosteron seviyelerinin ters orantılı olduğunu gösteriyor.
Ateş, kuş ve balık tutma malzemeleri, silahlar, kemikten yapılan eşyalar gibi birçok temelin atıldığı bu dönemde kılların azaldığı, kafanın yuvarlaklaştığı gözlemleniyor. Duke araştırmacılarının hazırladığı çalışmaya göre prehistorik insanlar daha yakın yaşayıp yeni teknolojiler icat ettilerse bunun doğrudan birbirlerine hoşgörülü davranabilmeleriyle ilgisi var.
Bilimsel veriler insanların birlikte yaşayabildikleri ve üretebildikleri zaman başarılı ve mutlu olduklarını ortaya koyuyor. Kültürün de teknolojinin de gelişmesi için dünyanın testosteron seviyesinde yeni bir düşüş daha mı yaşanmalı acaba?
Radikal
50.000 yıl önce insanoğlunun testosteron seviyesinde ufak bir düşüş gerçekleşti. Bilim insanlarına göre bu düşüş kafatası yapısında değişikliğe yol açtı ve kültürün çiçek açmasıyla sonuçlandı.
Sakinleyen insanların birbirleriyle daha iyi anlaşabildikleri ve işbirliği yapabildiği göz önünde bulundurulduğunda sanatın ve araçların bu dönemde ortaya çıkmasına şaşmamak gerekiyor.
Duke Üniversitesi’nde çalışan Robert Cieri’nin Current Anthropology dergisinde Ağustos ayında yayınlanan çalışması 1400’den fazla tarihi ve modern kafatasını inceliyor ve insanların birbirlerine daha iyi davranmaya başladıkları dönemde toplumsal gelişmeyle testosteron seviyelerinin ters orantılı olduğunu gösteriyor.
Ateş, kuş ve balık tutma malzemeleri, silahlar, kemikten yapılan eşyalar gibi birçok temelin atıldığı bu dönemde kılların azaldığı, kafanın yuvarlaklaştığı gözlemleniyor. Duke araştırmacılarının hazırladığı çalışmaya göre prehistorik insanlar daha yakın yaşayıp yeni teknolojiler icat ettilerse bunun doğrudan birbirlerine hoşgörülü davranabilmeleriyle ilgisi var.
Bilimsel veriler insanların birlikte yaşayabildikleri ve üretebildikleri zaman başarılı ve mutlu olduklarını ortaya koyuyor. Kültürün de teknolojinin de gelişmesi için dünyanın testosteron seviyesinde yeni bir düşüş daha mı yaşanmalı acaba?
Radikal