Hollywood dünyanın en rahat ve çılgın şehirlerinden biri olarak bilinse de, parlak ışıkların altında dışlanan ve ötekileştirilen binlerce LGBT oyuncusu var.
![]()
UCLA Üniversitesi’nin LGBT düşünce kuruluşu Williams Enstitüsü tarafından yönetilen ve Screen Actors Guild (SAG) tarafından fonlanan 5700 kişilik bir araştırma Hollywood’da eşcinsel, biseksüel ya da transgender olmanın henüz tamamen kabul görmediğini ortaya koyuyor.
LGBT üyelerinin %53’ü “yönetmen ve yapımcılar bana karşı önyargılı” diyor. Katılımcıların %33’ünden fazlası ise LGBT oyuncuların sette “saygısız davranışlarla” karşılaştığına şahit olduklarını belirtiyor. Öte yandan heteroseksüel oyuncuların yaklaşık %13’ü ekibin, yönetmen ve yapımcıların karşıt söylemlerle LGBT oyuncularına ayrımcılık uyguladığını vurguluyor.
Çalışmanın yazarlarından M. V. Lee Badgett’e göre “LGBT oyuncuların iş arama sürecinde aşması gereken ciddi sıkıntılar ve engeller var.”
Her 5 gay katılımcıdan 1’inin ayrımcılığa maruz kaldığını vurguladığı araştırmanın sonuçlarına göre biseksüel oyuncular gay ya da lezbiyen oyunculara göre daha “şanslı”.
İş yerinde saygısız, kaba ya da düşüncesiz hareketlerle karşılaştıklarını söyleyen gay erkeklerin oranı %20, eşcinsel kadınların oranı %13. Cinsel oryantasyonları sebebiyle iş alamadıklarını söyleyen eşcinsellerin oranı %9, biseksüellerin oranı ise %4. Ayrıca, LGBT oyuncuların menejer bulma ihtimali, heteroseksüel oyunculara göre daha düşük.
Öte yandan hayat kimliklerini ve yaşam tercihlerini açıklayanların %72’sine göre kariyerlerinin bu açıklamadan etkilenmediğini söylüyor.
Raporun en ilgi çekici noktaları ise şöyle:
- “Bir eşcinselin heteroseksüel rolü için deneme yaptığını izledim. Oyuncu odadan çıkar çıkmaz casting direktörü gaylerin böyle rollerde ciddiye alınmayacağını söyledi.”
- “Bir keresinde yönetmen başrol aramaya yeniden başlayacağımızı söyledi. Sebep ise kendi seçtiği başrolün gay olduğunu öğrenmesi…”
- “Kimliğini saklamayan gay bir oyuncu kovuldu; çünkü esas oğlanımız onun civarda olmasından rahatsızdı. Hatta birkaç hafta sonra başka bir gay oyuncuyu da kovdurdu.”
- “Bu kadın bu rol için fazla erkeksi ya da bu adam bu rol için fazla feminen gibi bahanelerle rolü alamayan yetenekli oyuncular var.”
- “Bir arkadaşım transseksüel bir oyuncuyu neredeyse seçiyordu ancak gerçeği fark edince baş roldeki aktörün bu oyuncuyla öpüşmek konusunda nasıl hissedeceğini kestiremeyip onu seçmekten caydı.”
- “Sette o oyuncuya arkasından ‘travesti’ diyorlar ve ameliyat için fahişelik yaparak para biriktirdiğini anlatıp duruyorlardı.”
- “Bir kadın oyuncu iğrenen yüz ifadesiyle oyuncu arkadaşına ‘ne kadar gaysin’ demişti. ‘Ben böyle biriyle konuşamam’ fikrinin yayılması bu kadar kolayken ortadan kalkması neden zor?”
- “Transseksüel oyuncunun kadınlarla giyinmesine izin verilmiyordu. Ona uygun oda olarak banyoyu göstermişlerdi. Ekiptekiler onu dışlıyordu.”
- “Casting direktörü kadın oyuncuyla aramda çekim olmayacağını ve bunu izleyicinin anlayacağını söyleyip beni denemedi bile.”
- “Herkesin evlenmeye hakkı olduğundan bahsediyorduk. Sanırım yapımcılar bu konuşmama kulak misafiri olmuş. Beni bir kenara çekip benimle çalışmanın hata olduğunu söylediler.”
Araştırmanın sonuçlarına göre lezbiyen ve gay oyuncuların %53’ü tüm ya da çoğu oyunculara karşı açık. Sadece %36 tanıdıkları tüm ya da çoğu menejere açık davranabiliyor. %13'ün ise gizlisi saklısı yok.
Oyuncuların yüzleştiği ayrımcılığı ortadan kaldırmak için bu gibi araştırmaların önemine dikkat çeken SAG-AFTRA LGBT Komitesi, eğlence sektörünün önyargılarından arınmasının toplum için taşıdığı önemin altını çiziyor.
Türkiye ’ye gelirsek… Burada durum ne yazık ki içler acısı. Setlerde heteroseksüel oyuncuların karşılaştıkları durumlar bile yeterinden fazla garip, kaba ve yorucuyken belki 100 diziden 1’inde “kendine göre” rol bulabilen LGBT oyuncularının deneyimleri acaba nasıldır? Hayal edebiliyor musunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz.
KALBEN SAĞDIÇ - RADİKAL
LGBT üyelerinin %53’ü “yönetmen ve yapımcılar bana karşı önyargılı” diyor. Katılımcıların %33’ünden fazlası ise LGBT oyuncuların sette “saygısız davranışlarla” karşılaştığına şahit olduklarını belirtiyor. Öte yandan heteroseksüel oyuncuların yaklaşık %13’ü ekibin, yönetmen ve yapımcıların karşıt söylemlerle LGBT oyuncularına ayrımcılık uyguladığını vurguluyor.
Çalışmanın yazarlarından M. V. Lee Badgett’e göre “LGBT oyuncuların iş arama sürecinde aşması gereken ciddi sıkıntılar ve engeller var.”
Her 5 gay katılımcıdan 1’inin ayrımcılığa maruz kaldığını vurguladığı araştırmanın sonuçlarına göre biseksüel oyuncular gay ya da lezbiyen oyunculara göre daha “şanslı”.
İş yerinde saygısız, kaba ya da düşüncesiz hareketlerle karşılaştıklarını söyleyen gay erkeklerin oranı %20, eşcinsel kadınların oranı %13. Cinsel oryantasyonları sebebiyle iş alamadıklarını söyleyen eşcinsellerin oranı %9, biseksüellerin oranı ise %4. Ayrıca, LGBT oyuncuların menejer bulma ihtimali, heteroseksüel oyunculara göre daha düşük.
Öte yandan hayat kimliklerini ve yaşam tercihlerini açıklayanların %72’sine göre kariyerlerinin bu açıklamadan etkilenmediğini söylüyor.
Raporun en ilgi çekici noktaları ise şöyle:
- “Bir eşcinselin heteroseksüel rolü için deneme yaptığını izledim. Oyuncu odadan çıkar çıkmaz casting direktörü gaylerin böyle rollerde ciddiye alınmayacağını söyledi.”
- “Bir keresinde yönetmen başrol aramaya yeniden başlayacağımızı söyledi. Sebep ise kendi seçtiği başrolün gay olduğunu öğrenmesi…”
- “Kimliğini saklamayan gay bir oyuncu kovuldu; çünkü esas oğlanımız onun civarda olmasından rahatsızdı. Hatta birkaç hafta sonra başka bir gay oyuncuyu da kovdurdu.”
- “Bu kadın bu rol için fazla erkeksi ya da bu adam bu rol için fazla feminen gibi bahanelerle rolü alamayan yetenekli oyuncular var.”
- “Bir arkadaşım transseksüel bir oyuncuyu neredeyse seçiyordu ancak gerçeği fark edince baş roldeki aktörün bu oyuncuyla öpüşmek konusunda nasıl hissedeceğini kestiremeyip onu seçmekten caydı.”
- “Sette o oyuncuya arkasından ‘travesti’ diyorlar ve ameliyat için fahişelik yaparak para biriktirdiğini anlatıp duruyorlardı.”
- “Bir kadın oyuncu iğrenen yüz ifadesiyle oyuncu arkadaşına ‘ne kadar gaysin’ demişti. ‘Ben böyle biriyle konuşamam’ fikrinin yayılması bu kadar kolayken ortadan kalkması neden zor?”
- “Transseksüel oyuncunun kadınlarla giyinmesine izin verilmiyordu. Ona uygun oda olarak banyoyu göstermişlerdi. Ekiptekiler onu dışlıyordu.”
- “Casting direktörü kadın oyuncuyla aramda çekim olmayacağını ve bunu izleyicinin anlayacağını söyleyip beni denemedi bile.”
- “Herkesin evlenmeye hakkı olduğundan bahsediyorduk. Sanırım yapımcılar bu konuşmama kulak misafiri olmuş. Beni bir kenara çekip benimle çalışmanın hata olduğunu söylediler.”
Araştırmanın sonuçlarına göre lezbiyen ve gay oyuncuların %53’ü tüm ya da çoğu oyunculara karşı açık. Sadece %36 tanıdıkları tüm ya da çoğu menejere açık davranabiliyor. %13'ün ise gizlisi saklısı yok.
Oyuncuların yüzleştiği ayrımcılığı ortadan kaldırmak için bu gibi araştırmaların önemine dikkat çeken SAG-AFTRA LGBT Komitesi, eğlence sektörünün önyargılarından arınmasının toplum için taşıdığı önemin altını çiziyor.
Türkiye ’ye gelirsek… Burada durum ne yazık ki içler acısı. Setlerde heteroseksüel oyuncuların karşılaştıkları durumlar bile yeterinden fazla garip, kaba ve yorucuyken belki 100 diziden 1’inde “kendine göre” rol bulabilen LGBT oyuncularının deneyimleri acaba nasıldır? Hayal edebiliyor musunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz.