Moda haftalarının aranılan modellerinden biri. Üstelik hem erkek hem kadın defilelerinde... Rain Dove şimdi de Queer Moda Haftası’nda podyuma çıkacak
Rain Dove, evet bu onun gerçek ismi, dünyanın en önemli Moda etkinliklerinden New York Moda Haftası’nda hem erkek hem de kadın giyim defilelerinde podyuma çıkınca elbette herkesin ilgi odağı oluyor. Ama o “İki bacağının arasında ne var acaba?” diye düşünenleri zerre kadar önemsemiyor. “Cinsiyet denen şey aslında yok. Uymak zorunda olmadığımız sosyal bir yapı sadece” diyor: “Ben cinsiyetsiz bir modelim, erkek olarak da kadın
olarak da ve ikisinin arasında ne varsa o olarak modellik yapıyorum. İnsan olarak modellik yapıyorum. Olay benim vücudumla ilgili değil, ne giydiğimle ilgili. Dolayısıyla eğer benimle yatmak gibi bir niyetiniz yoksa bacaklarımın arasında ne olduğu sizi hiç ilgilendirmez.”
İsveç diline cinsiyetsiz kişi zamirini ekledi
Dove’un ilk kez bir fotoğrafını gördüğünüzde, eğer göğüs dekoltesi olan bir şey giymiyorsa, erkek mi kadın mı emin olamıyorsunuz. Ama muhtemelen erkek diye düşünüyorsunuz, hem de hiç fena bir erkek değil... Ben öyle düşündüm en azından. İşte bu kadın bugünlerde moda haftalarının en çok talep gören modeli. “Güzellik kavramını yeniden tanımlayan kadınlar” listesinde ismi.
Tam da İsveç’in diline, tıpkı Türkçede olduğu gibi, cinsiyetsiz bir kişi zamiri (hen) ekleme kararı aldığı bugünlerde... “Çünkü” diyor İsveçli yetkililer, “Kişi trans olabilir ya da cinsiyetini belirtmek gerçekten de çok gereksiz olabilir.” Dove’un savunduğu düşünceye yakın bir sebeple dile yeni bir kelime ekliyorlar. Dove yaptığı işi bir çeşit aktivizm olarak tanımlıyor: “Kadınlar güçlü olmak için erkek rollerine bürünmemeli. Kendileri olmaları yeterli.”
Arkadaşıyla girdiği iddiayı kaybetti ve model oldu
Peki toplumun dayatmalarının, normların dışında yaşayan bu kadın nasıl oldu da moda endüstrisinin içinde buldu kendini? Model bir arkadaşıyla bir futbol maçı üzerine girdiği iddiayı kaybetti ve “kadınları resmetme şeklinden nefret ediyorum” dediği o gösterişli modeller dünyasına girdi. Bir ajansa yazıldı.
Üç ay sonra Calvin Klein’ın erkek iç giyim çekimindeydi. Yaklaşık 1.5 yıldır modellik yapıyor, kariyerinin ilk günlerinde binlerce dolarlık giysilerle podyumda yürüyüp sonra 99 centlik pizza yiyip fitness salonunun duşunda uyuduğu zamanları unutmuyor.
Modellik kariyerinden önce çeşitli meslekleri denemiş. Mesela itfaiyeci olarak çalışmış, hem de erkek kimliğiyle. Çünkü bazı alanlarda erkek olmanın daha çok saygı duyulan bir şey olduğunu fark etmiş. Okul yıllarında bitlenmesi yüzünden saçının kısacık kesilmesinin de etkisiyle ona zor günler yaşatan bu erkeksi görüntüsünü zaman zaman kendi lehine kullanmasını bilmiş yani. Tuvalet sırasında en kısa kuyruk hangisindeyse ona giriyor mesela hâlâ.
“Bir erkek elbise giydiğinde bu şaşırtıcı olmamalı”
Şimdilerde bedeniyle barışık bu harika kadın, geçmişte bu durumun böyle olmadığını da anlatıyor: “Çok çirkin bir kadın olduğumu hissederdim. Bir kadın olarak çoğunlukla reddedilirdim. Kadın anatomisiyle doğmuştum ve birilerinin bende yanlış bir şey olduğunu söylemesi çok ağırdı benim için. Şimdi bunlar hiç rahatsız etmiyor.”
Geleceğe dair isteği ise sıkıcı olmak. Demek istediği şu: “Benim gibi insanlar ‘şoke edici’ olmasın artık. Bir erkek elbise giydiğinde bu şaşırtıcı bir şey olmamalı, insanlar dönüp de ikinci kez bakmamalı, tabii elbiseyi çok beğendikleri için bakıyorlarsa o ayrı.”
Rain Dove, evet bu onun gerçek ismi, dünyanın en önemli Moda etkinliklerinden New York Moda Haftası’nda hem erkek hem de kadın giyim defilelerinde podyuma çıkınca elbette herkesin ilgi odağı oluyor. Ama o “İki bacağının arasında ne var acaba?” diye düşünenleri zerre kadar önemsemiyor. “Cinsiyet denen şey aslında yok. Uymak zorunda olmadığımız sosyal bir yapı sadece” diyor: “Ben cinsiyetsiz bir modelim, erkek olarak da kadın
olarak da ve ikisinin arasında ne varsa o olarak modellik yapıyorum. İnsan olarak modellik yapıyorum. Olay benim vücudumla ilgili değil, ne giydiğimle ilgili. Dolayısıyla eğer benimle yatmak gibi bir niyetiniz yoksa bacaklarımın arasında ne olduğu sizi hiç ilgilendirmez.”
İsveç diline cinsiyetsiz kişi zamirini ekledi
Dove’un ilk kez bir fotoğrafını gördüğünüzde, eğer göğüs dekoltesi olan bir şey giymiyorsa, erkek mi kadın mı emin olamıyorsunuz. Ama muhtemelen erkek diye düşünüyorsunuz, hem de hiç fena bir erkek değil... Ben öyle düşündüm en azından. İşte bu kadın bugünlerde moda haftalarının en çok talep gören modeli. “Güzellik kavramını yeniden tanımlayan kadınlar” listesinde ismi.
Tam da İsveç’in diline, tıpkı Türkçede olduğu gibi, cinsiyetsiz bir kişi zamiri (hen) ekleme kararı aldığı bugünlerde... “Çünkü” diyor İsveçli yetkililer, “Kişi trans olabilir ya da cinsiyetini belirtmek gerçekten de çok gereksiz olabilir.” Dove’un savunduğu düşünceye yakın bir sebeple dile yeni bir kelime ekliyorlar. Dove yaptığı işi bir çeşit aktivizm olarak tanımlıyor: “Kadınlar güçlü olmak için erkek rollerine bürünmemeli. Kendileri olmaları yeterli.”
Arkadaşıyla girdiği iddiayı kaybetti ve model oldu
Peki toplumun dayatmalarının, normların dışında yaşayan bu kadın nasıl oldu da moda endüstrisinin içinde buldu kendini? Model bir arkadaşıyla bir futbol maçı üzerine girdiği iddiayı kaybetti ve “kadınları resmetme şeklinden nefret ediyorum” dediği o gösterişli modeller dünyasına girdi. Bir ajansa yazıldı.
Üç ay sonra Calvin Klein’ın erkek iç giyim çekimindeydi. Yaklaşık 1.5 yıldır modellik yapıyor, kariyerinin ilk günlerinde binlerce dolarlık giysilerle podyumda yürüyüp sonra 99 centlik pizza yiyip fitness salonunun duşunda uyuduğu zamanları unutmuyor.
Modellik kariyerinden önce çeşitli meslekleri denemiş. Mesela itfaiyeci olarak çalışmış, hem de erkek kimliğiyle. Çünkü bazı alanlarda erkek olmanın daha çok saygı duyulan bir şey olduğunu fark etmiş. Okul yıllarında bitlenmesi yüzünden saçının kısacık kesilmesinin de etkisiyle ona zor günler yaşatan bu erkeksi görüntüsünü zaman zaman kendi lehine kullanmasını bilmiş yani. Tuvalet sırasında en kısa kuyruk hangisindeyse ona giriyor mesela hâlâ.
“Bir erkek elbise giydiğinde bu şaşırtıcı olmamalı”
Şimdilerde bedeniyle barışık bu harika kadın, geçmişte bu durumun böyle olmadığını da anlatıyor: “Çok çirkin bir kadın olduğumu hissederdim. Bir kadın olarak çoğunlukla reddedilirdim. Kadın anatomisiyle doğmuştum ve birilerinin bende yanlış bir şey olduğunu söylemesi çok ağırdı benim için. Şimdi bunlar hiç rahatsız etmiyor.”
Geleceğe dair isteği ise sıkıcı olmak. Demek istediği şu: “Benim gibi insanlar ‘şoke edici’ olmasın artık. Bir erkek elbise giydiğinde bu şaşırtıcı bir şey olmamalı, insanlar dönüp de ikinci kez bakmamalı, tabii elbiseyi çok beğendikleri için bakıyorlarsa o ayrı.”
AYDİL DURGUN aydil.durgun@milliyet.com.tr