↧
Quentin Bruno Copyright Sylvain Norget Agence Petit Poucet
↧
Azelia Banks'tan Zayn Malik'e eşcinsellik iması
↧
↧
Model olmak isteyen genç erkekleri uyutup tecavüz eden fotoğrafçı
Ünlü İngiliz fotoğrafçı Nigel Wilkinson, model olmak isteyen genç erkeklere tecavüz etmek suçundan tutuklandı.
Birçok taciz ve tecavüz girişimi olduğu düşünülen 43 yaşındaki fotoğrafçı, 19 yaşında model olmak isteyen bir gencin ailesinin polise haber vermesi sonucunda tutuklandı. Bristol’de yaşayan ve 19 yaşında, ismini vermek istemeyen genç erkek, yol masraflarının da karşılanarak Wilkinson’un kendisine özel bir çekim yapmak adına Londra’ya davet ettiğini söyledi. Fotoğrafçının evine giden genç, içeride birçok farklı modelin olduğunu ve Wilkinson’un onlarla beraber toplu bir iç çamaşırı çekimi gerçekleştirmek istediğini söyledi.
Kendisine bir içki verdiğini ve içkiden sonra bilincini kaybettiğini söyleyen genç, fotoğrafçının evine girmeden önce kız arkadaşına mesaj attığını söyledi. Ailesinin kendisine ulaşamaması ve polise başvurması sonucunda, kız arkadaşının verdiği adrese baskın yapıldı. Polis baskını sonucunda evde bilincini kaybetmiş şekilde bulunan gencin, yapılan sağlık kontrolü sonrasına tecavüze uğradığı ortaya çıktı.
Polis baskını sırasında, Wilkinson’un evinde aynı şekilde uyuşturulmuş başka bir genci de bulan polis memurları, Wilkinson tarafından tacize ve tecavüze uğradığını düşünen tüm modelleri ifade vermek adına polis merkezlerine davet ederken, 43 yaşındaki fotoğrafçı uyuşturucu sağlamak ve tecavüz suçlarından ceza evine gönderildi.
GZone
Birçok taciz ve tecavüz girişimi olduğu düşünülen 43 yaşındaki fotoğrafçı, 19 yaşında model olmak isteyen bir gencin ailesinin polise haber vermesi sonucunda tutuklandı. Bristol’de yaşayan ve 19 yaşında, ismini vermek istemeyen genç erkek, yol masraflarının da karşılanarak Wilkinson’un kendisine özel bir çekim yapmak adına Londra’ya davet ettiğini söyledi. Fotoğrafçının evine giden genç, içeride birçok farklı modelin olduğunu ve Wilkinson’un onlarla beraber toplu bir iç çamaşırı çekimi gerçekleştirmek istediğini söyledi.
Kendisine bir içki verdiğini ve içkiden sonra bilincini kaybettiğini söyleyen genç, fotoğrafçının evine girmeden önce kız arkadaşına mesaj attığını söyledi. Ailesinin kendisine ulaşamaması ve polise başvurması sonucunda, kız arkadaşının verdiği adrese baskın yapıldı. Polis baskını sonucunda evde bilincini kaybetmiş şekilde bulunan gencin, yapılan sağlık kontrolü sonrasına tecavüze uğradığı ortaya çıktı.
Polis baskını sırasında, Wilkinson’un evinde aynı şekilde uyuşturulmuş başka bir genci de bulan polis memurları, Wilkinson tarafından tacize ve tecavüze uğradığını düşünen tüm modelleri ifade vermek adına polis merkezlerine davet ederken, 43 yaşındaki fotoğrafçı uyuşturucu sağlamak ve tecavüz suçlarından ceza evine gönderildi.
GZone
↧
Juan Martin Del Potro durdurulamıyor
↧
Anne 5 yaşındaki oğlunun transeksüel olduğunu söyledi
Teksas’ta dindar Hristiyan bir anne (Kim Shappley), 5 yaşındaki Kai Shappley adındaki transeksüel oğlunun gittiği anaokulunda bayanlar tuvaletine gidebilmesi için mücadele ediyor. Erkek olarak doğmuş olan ve ilk adı Joseph Paul olan Kai Shappley’in annesi, oğlunun 2 yaşına kadar erkek olarak yaşadığını, daha sonra kendini bayan gibi görmeye başladığını söyledi. Şimdilerde oğlunun bu dönüşümüne ayak uydurmuş ve kabullenmiş olan anne, gittiği anaokulunda da bayanlar tuvaletini kullanabilmesi için başvuruda bulundu. Okul yönetimi bu isteğe sıcak bakmadı.
http://www.haberpop.com/anne-5-yasindaki-oglunun-transseksuel-oldugunu-soyledi/
http://www.haberpop.com/anne-5-yasindaki-oglunun-transseksuel-oldugunu-soyledi/
↧
↧
Yılmaz Morgül'ün şaşırtan imajı!
Bodrum'da bir gece kulübünde sahne alan Yılmaz Morgül, 'Rising Star Türkiye' yarışmasında olduğu gibi yine ilginç bir gözlük ve kıyafet seçimi yaptı.
'Survivor 2016'da adından söz ettirdikten sonra 'Rising Star Türkiye' yarışmasına jüri olan Yılmaz Morgül, Bodrum gecelerine hızlı bir giriş yaptı.
Bodrum’da bulunan bir gece kulübünde sahneye çıkan Yılmaz Morgül, sevilen şarkılarını hayranlarıyla paylaştı.
Yeni şarkısı ‘Ne zaman’ ile hayranlarını coşturan Morgül, ilginç gözlüğü ve deri kıyafeti ile dj kabinin üstüne çıktı. Bir an olsun yerinde durmayan ünlü sanatçı, yaptığı esprilerle de sevenlerini kahkahalara boğdu.
Yaklaşık 2 saat boyunca şarkılarını seslendiren şarkıcı, yerli ve yabancı turistlere unutulmaz bir gece yaşattı. Gece eğlencelerine hızlı bir giriş yapan Morgül’ün neşeli tavırları da dikkatlerden kaçmadı.
MUĞLA (İHA)
'Survivor 2016'da adından söz ettirdikten sonra 'Rising Star Türkiye' yarışmasına jüri olan Yılmaz Morgül, Bodrum gecelerine hızlı bir giriş yaptı.
Bodrum’da bulunan bir gece kulübünde sahneye çıkan Yılmaz Morgül, sevilen şarkılarını hayranlarıyla paylaştı.
Yeni şarkısı ‘Ne zaman’ ile hayranlarını coşturan Morgül, ilginç gözlüğü ve deri kıyafeti ile dj kabinin üstüne çıktı. Bir an olsun yerinde durmayan ünlü sanatçı, yaptığı esprilerle de sevenlerini kahkahalara boğdu.
Yaklaşık 2 saat boyunca şarkılarını seslendiren şarkıcı, yerli ve yabancı turistlere unutulmaz bir gece yaşattı. Gece eğlencelerine hızlı bir giriş yapan Morgül’ün neşeli tavırları da dikkatlerden kaçmadı.
MUĞLA (İHA)
↧
Kerimcan Durmaz'ın hayranları birbirlerini ezdi!
Sosyal medya fenomeni Kerimcan Durmaz’ın Bodrum’da çıktığı gece kulübünde izdiham yaşandı.
Kerimcan Durmaz, Gümbet Barlar Sokağı’ndaki Pasha Clup’ta sahne aldı. Sosyal medyanın aktif kullanıcılarından Durmaz’ı izlemeye gelen takipçileri, kulüpte izdihama neden oldu.
Durmaz sahneye çıkmadan saatler öncesinden biletler tükendi. Bin 500 kişilik kulübe 2 bin 500 kişi girince, Durmaz’ın hayranları birbirlerini ezdi. Adım atacak yer kalmayan Pasha Clup’te Durmaz’ın bazı takipçileri, kapılar kapanınca sokaktan izlemeye çalıştı.
Kulüpte, Durmaz sahneye çıktığında büyük bir çığlık koptu. Dj kabinine geçen Kerimcan, sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. Söylediği her söz sonrası çığlıklarla yanıt veren hayranları, Durmaz’ın fotoğrafını çekmek için birbirleriyle yarıştı.
Sıra dışı, kendine has ve eğlenceli tavırları ile dikkati çeken Durmaz, sabahın ilk ışıklarına kadar sahnede kaldı.
MUĞLA (İHA)
Kerimcan Durmaz, Gümbet Barlar Sokağı’ndaki Pasha Clup’ta sahne aldı. Sosyal medyanın aktif kullanıcılarından Durmaz’ı izlemeye gelen takipçileri, kulüpte izdihama neden oldu.
Durmaz sahneye çıkmadan saatler öncesinden biletler tükendi. Bin 500 kişilik kulübe 2 bin 500 kişi girince, Durmaz’ın hayranları birbirlerini ezdi. Adım atacak yer kalmayan Pasha Clup’te Durmaz’ın bazı takipçileri, kapılar kapanınca sokaktan izlemeye çalıştı.
Kulüpte, Durmaz sahneye çıktığında büyük bir çığlık koptu. Dj kabinine geçen Kerimcan, sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. Söylediği her söz sonrası çığlıklarla yanıt veren hayranları, Durmaz’ın fotoğrafını çekmek için birbirleriyle yarıştı.
Sıra dışı, kendine has ve eğlenceli tavırları ile dikkati çeken Durmaz, sabahın ilk ışıklarına kadar sahnede kaldı.
MUĞLA (İHA)
↧
Elias Chigros by Paul Fitzgerald
↧
Fatih Ürek: Aseksüelim, cinsiyetsizim
Geçtiğimiz günlerde taşıyıcı annelik gelirse baba olmak isteğini açıklayan Fatih Ürek, cinselliğin önemli olmadığını aseksüel, cinsiyetsiz olduğunu belirtti.
Taşıyıcı annelik konusuyla gündeme gelen Fatih Ürek artık baba olmak istediğini söylemişti. Çocuk konusunda hem korktuğunu hem istediğini söyleyen Fatih Ürek, artık çocuğunun olmasını istediğini, şimdiye dek sahnedeki enerjimi alır diye baba olmak istemediğinden söz etti.
ASEKSÜELİM, CİNSİYETSİZİM
Taşıyıcı annelik serbest olursa oğlunun olmasını isteyen Ürek, 'Kadınım bana seksi olacak, daha önce cinsel deneyimi olmayacak' dedikten sonra ekliyor: Aseksüelim, cinsiyetsizim! Cinselliğin, artık önemi olmadığını belirtiyor.
''BENİ ERKEKLER DE KADINLAR DA ARZULUYOR''
Duygusal boşluk ve yalnız kaldığı zaman sürekli abur cubur yiyerek şişmanladığını, ameliyat sonrası çok iltifat alıdığını söyleyerek ''Kadın erkek herkes beğeniyor. Beni erkekler de kadınlar da arzu ediyor" dedi.
Taşıyıcı annelik konusuyla gündeme gelen Fatih Ürek artık baba olmak istediğini söylemişti. Çocuk konusunda hem korktuğunu hem istediğini söyleyen Fatih Ürek, artık çocuğunun olmasını istediğini, şimdiye dek sahnedeki enerjimi alır diye baba olmak istemediğinden söz etti.
ASEKSÜELİM, CİNSİYETSİZİM
Taşıyıcı annelik serbest olursa oğlunun olmasını isteyen Ürek, 'Kadınım bana seksi olacak, daha önce cinsel deneyimi olmayacak' dedikten sonra ekliyor: Aseksüelim, cinsiyetsizim! Cinselliğin, artık önemi olmadığını belirtiyor.
''BENİ ERKEKLER DE KADINLAR DA ARZULUYOR''
Duygusal boşluk ve yalnız kaldığı zaman sürekli abur cubur yiyerek şişmanladığını, ameliyat sonrası çok iltifat alıdığını söyleyerek ''Kadın erkek herkes beğeniyor. Beni erkekler de kadınlar da arzu ediyor" dedi. (Posta-Canan Danyıldız)
Taşıyıcı annelik konusuyla gündeme gelen Fatih Ürek artık baba olmak istediğini söylemişti. Çocuk konusunda hem korktuğunu hem istediğini söyleyen Fatih Ürek, artık çocuğunun olmasını istediğini, şimdiye dek sahnedeki enerjimi alır diye baba olmak istemediğinden söz etti.
ASEKSÜELİM, CİNSİYETSİZİM
Taşıyıcı annelik serbest olursa oğlunun olmasını isteyen Ürek, 'Kadınım bana seksi olacak, daha önce cinsel deneyimi olmayacak' dedikten sonra ekliyor: Aseksüelim, cinsiyetsizim! Cinselliğin, artık önemi olmadığını belirtiyor.
''BENİ ERKEKLER DE KADINLAR DA ARZULUYOR''
Duygusal boşluk ve yalnız kaldığı zaman sürekli abur cubur yiyerek şişmanladığını, ameliyat sonrası çok iltifat alıdığını söyleyerek ''Kadın erkek herkes beğeniyor. Beni erkekler de kadınlar da arzu ediyor" dedi.
Taşıyıcı annelik konusuyla gündeme gelen Fatih Ürek artık baba olmak istediğini söylemişti. Çocuk konusunda hem korktuğunu hem istediğini söyleyen Fatih Ürek, artık çocuğunun olmasını istediğini, şimdiye dek sahnedeki enerjimi alır diye baba olmak istemediğinden söz etti.
ASEKSÜELİM, CİNSİYETSİZİM
Taşıyıcı annelik serbest olursa oğlunun olmasını isteyen Ürek, 'Kadınım bana seksi olacak, daha önce cinsel deneyimi olmayacak' dedikten sonra ekliyor: Aseksüelim, cinsiyetsizim! Cinselliğin, artık önemi olmadığını belirtiyor.
''BENİ ERKEKLER DE KADINLAR DA ARZULUYOR''
Duygusal boşluk ve yalnız kaldığı zaman sürekli abur cubur yiyerek şişmanladığını, ameliyat sonrası çok iltifat alıdığını söyleyerek ''Kadın erkek herkes beğeniyor. Beni erkekler de kadınlar da arzu ediyor" dedi. (Posta-Canan Danyıldız)
↧
↧
Karaman’da erkek çocukları ’cinsel istismar’ sanığı öğretmene, 592 yıl daha hapis cezası
KARAMAN’da 10 çocuğa cinsel istismarda bulunmak suçundan 508 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan sınıf öğretmeni 54 yaşındaki Muharrem Büyüktürk, mağdur çocuklardan birine Ereğli İlçesi’nde kiraladığı evde ’Cinsel istismarda’ bulunduğu iddiasıyla açılan ikinci davada 84 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Karaman’da bir ilkokulda sınıf öğretmeni Muharrem Büyüktürk, Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde geçen 20 Nisan’da hakkında açılan davanın ilk duruşmasında 2012- 15 yılları arasında ’Gönüllü belletmenlik’ yaptığı Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği’ne (KAİMDER) bağlı yurtlarda kalan 10 erkek öğrenciye ’Cinsel istismarda’ bulunduğu gerekçesiyle 508 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Ceza temyiz için Yargıtay’a gönderildi.
CAMİ LOJMANINI KİRALAMIŞ
Karaman’daki olayın soruşturma safhasında Muharrem Büyüktürk’ün, mağdur çocuklardan 6’sının okul kaydını 2015-16 eğitim yılı başında Ereğli’de bir imam hatip ortaokuluna aldırdığı ve burada tuttukları Yörükoğlu Camii’ne ait lojmandan çocuklardan birine de farklı zamanlarda iki kez cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı.
Ereğli Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan açılan ikinci davanın ikinci duruşması yapıldı. Duruşmaya Sincan Cezaevi’nde tutuklu olan Muharrem Büyüktürk, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile katıldı.
Cumhuriyet Savcısı, dosyaya ilişkin esas hakkındaki görüşünü açıklarken çocukların eğitim hayatlarını Ereğli’de devam ettirmelerini istemeleri üzerine, sanık Muharrem Büyüktürk’ün, ders çalıştırma bahanesiyle Ereğli’de ev kiraladığı ve kirasını kendisinin karşıladığı, mağdur çocuğa da bu evde farklı zamanlarda iki kez cinsel istismarda bulunduğunu ve suçu zincirleme işlediğini belirtti. Muharrem Büyüktürk de suçlamaları kabul etmedi, mağdur çocuğa baba şefkatiyle yaklaştığını söyledi.
"OLAYI ANLATIRSAN ÜVEY BABAN EVDEN KOVAR DİYE KORKUTMUŞ"
Mağdur çocuğun annesi de, oğlunun olayın ardından bir çocuk esirgeme kurumuna yerleştirildiğini, eşinin cezaevinde olduğunu anlattı. Anne, oğlunun Ereğli’de Muharrem Büyüktürk’ün kiraladığı evde kaldığını ve oğlunun masraflarını da Büyüktürk’ün karşıladığını belirtti. Muharrem Büyüktürk ile Karaman’da iken bir kez görüştüğünü ve oğluna iyi baktığını söylediğini belirten mağdur çocuğun annesi, "Oğlum olaylardan bana hiç bahsetmedi. Olay açığa çıktıktan sonra, oğlum sanığın olayı anlatmaması için sürekli tehditte bulunduğunu söyledi. Muharrem Büyüktür, oğlumu ’Olayları anlatırsan, üvey baban ile annen seni evden kovarlar’ diyerek korkutmuş. Sanıktan şikayetçiyim" dedi.
84 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Mahkeme heyeti de Muharrem Büyüktür’ün, ’çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçunun sabit olduğunu ve iki kez gerçekleştiği için önce ayrı ayrı iki kez 20 yıl hapis cezası verdi. Heyet, Büyüktürk’ün suçu eğitici, öğreticisi sıfatıyla gerçekleştirdiği içinde cezayı ayrı ayrı iki kez 30 yıla toplamda 60 yıla çıkarttı. Heyet, ’kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçunun da cebir ve şiddet kullanarak cinsel amaçlı yapıldığına kanaat getirerek ayrı ayrı iki kez 12 yıl hapis cezası verdi. Büyüktürk’e, her iki suçtan da toplam 84 yıl hapis cezası verilmiş oldu.
http://www.gazetevatan.com/karaman-da-cinsel-istismar-sanigi-ogretmene-84-yil-daha-hapis--976598-yasam/
Karaman’da bir ilkokulda sınıf öğretmeni Muharrem Büyüktürk, Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde geçen 20 Nisan’da hakkında açılan davanın ilk duruşmasında 2012- 15 yılları arasında ’Gönüllü belletmenlik’ yaptığı Ensar Vakfı ve Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği’ne (KAİMDER) bağlı yurtlarda kalan 10 erkek öğrenciye ’Cinsel istismarda’ bulunduğu gerekçesiyle 508 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Ceza temyiz için Yargıtay’a gönderildi.
CAMİ LOJMANINI KİRALAMIŞ
Karaman’daki olayın soruşturma safhasında Muharrem Büyüktürk’ün, mağdur çocuklardan 6’sının okul kaydını 2015-16 eğitim yılı başında Ereğli’de bir imam hatip ortaokuluna aldırdığı ve burada tuttukları Yörükoğlu Camii’ne ait lojmandan çocuklardan birine de farklı zamanlarda iki kez cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı.
Ereğli Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan açılan ikinci davanın ikinci duruşması yapıldı. Duruşmaya Sincan Cezaevi’nde tutuklu olan Muharrem Büyüktürk, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile katıldı.
Cumhuriyet Savcısı, dosyaya ilişkin esas hakkındaki görüşünü açıklarken çocukların eğitim hayatlarını Ereğli’de devam ettirmelerini istemeleri üzerine, sanık Muharrem Büyüktürk’ün, ders çalıştırma bahanesiyle Ereğli’de ev kiraladığı ve kirasını kendisinin karşıladığı, mağdur çocuğa da bu evde farklı zamanlarda iki kez cinsel istismarda bulunduğunu ve suçu zincirleme işlediğini belirtti. Muharrem Büyüktürk de suçlamaları kabul etmedi, mağdur çocuğa baba şefkatiyle yaklaştığını söyledi.
"OLAYI ANLATIRSAN ÜVEY BABAN EVDEN KOVAR DİYE KORKUTMUŞ"
Mağdur çocuğun annesi de, oğlunun olayın ardından bir çocuk esirgeme kurumuna yerleştirildiğini, eşinin cezaevinde olduğunu anlattı. Anne, oğlunun Ereğli’de Muharrem Büyüktürk’ün kiraladığı evde kaldığını ve oğlunun masraflarını da Büyüktürk’ün karşıladığını belirtti. Muharrem Büyüktürk ile Karaman’da iken bir kez görüştüğünü ve oğluna iyi baktığını söylediğini belirten mağdur çocuğun annesi, "Oğlum olaylardan bana hiç bahsetmedi. Olay açığa çıktıktan sonra, oğlum sanığın olayı anlatmaması için sürekli tehditte bulunduğunu söyledi. Muharrem Büyüktür, oğlumu ’Olayları anlatırsan, üvey baban ile annen seni evden kovarlar’ diyerek korkutmuş. Sanıktan şikayetçiyim" dedi.
84 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Mahkeme heyeti de Muharrem Büyüktür’ün, ’çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçunun sabit olduğunu ve iki kez gerçekleştiği için önce ayrı ayrı iki kez 20 yıl hapis cezası verdi. Heyet, Büyüktürk’ün suçu eğitici, öğreticisi sıfatıyla gerçekleştirdiği içinde cezayı ayrı ayrı iki kez 30 yıla toplamda 60 yıla çıkarttı. Heyet, ’kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçunun da cebir ve şiddet kullanarak cinsel amaçlı yapıldığına kanaat getirerek ayrı ayrı iki kez 12 yıl hapis cezası verdi. Büyüktürk’e, her iki suçtan da toplam 84 yıl hapis cezası verilmiş oldu.
http://www.gazetevatan.com/karaman-da-cinsel-istismar-sanigi-ogretmene-84-yil-daha-hapis--976598-yasam/
↧
İdo'dan aşk acısı pozu!
↧
Gökçe Bahadır'ın yeni sevgilisi
↧
Leif Erik by Doug Inglish!
↧
↧
Kanada Başbakanı LGBTİ'lerden özür dileyecek
Dünyanın en sempatik Başkanı, Justin Trudeau, ülkesi Kanada’nın geçmişte LGBT bireylere uyguladığı zulüm sebebiyle özür dilemeye hazırlanıyor
Kanada Başkanı Justin Trudeau, ülkesinin geçmişte LGBT bireylere uyguladığı zulüm sebebiyle özür dilemeye hazırlanıyor. The Globe and Mail’in haberine göre, Kanada hükümeti, yaz sonunda yayınlanacak özür mektubuyla, ülkede eşcinselliğin yasa dışı sayıldığı yıllarda zulüm gören eşcinsel bireyler ve yakınlarına tazminat ödemeyi planlıyor.
Ülkenin önde gelen derneklerinden, cinsel yönelim azınlıkları hakkında önemli hareketlere imza atan Eagle’ın Kanada hükümetine uyguladığı baskılar sonucunda gerçekleşecek olan bu olay özür sayesinde Kanada geçmişteki anti demokratik hareketleri sebebiyle yapılan eleştirilerden de aklanacak.
G-Zone'daki habere göre, Eagle derneğinin yöneticilerinden Helen Kennedy, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, ”Bu uzun zamandır beklediğimiz bir gelişme. Hükümetin 1969 öncesinde yaşananların binlerce Kanadalı’ya verdiği zararı tanıyacak olması çok önemli bir gelişmedir. Umarım hatalarımızdan ders almaya devam edeceğiz” dedi.
http://habergunce.com/haber/Kanada-Basbakani-LGBTI39lerden-ozur-dileyecek-329932.html
Kanada Başkanı Justin Trudeau, ülkesinin geçmişte LGBT bireylere uyguladığı zulüm sebebiyle özür dilemeye hazırlanıyor. The Globe and Mail’in haberine göre, Kanada hükümeti, yaz sonunda yayınlanacak özür mektubuyla, ülkede eşcinselliğin yasa dışı sayıldığı yıllarda zulüm gören eşcinsel bireyler ve yakınlarına tazminat ödemeyi planlıyor.
Ülkenin önde gelen derneklerinden, cinsel yönelim azınlıkları hakkında önemli hareketlere imza atan Eagle’ın Kanada hükümetine uyguladığı baskılar sonucunda gerçekleşecek olan bu olay özür sayesinde Kanada geçmişteki anti demokratik hareketleri sebebiyle yapılan eleştirilerden de aklanacak.
G-Zone'daki habere göre, Eagle derneğinin yöneticilerinden Helen Kennedy, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, ”Bu uzun zamandır beklediğimiz bir gelişme. Hükümetin 1969 öncesinde yaşananların binlerce Kanadalı’ya verdiği zararı tanıyacak olması çok önemli bir gelişmedir. Umarım hatalarımızdan ders almaya devam edeceğiz” dedi.
http://habergunce.com/haber/Kanada-Basbakani-LGBTI39lerden-ozur-dileyecek-329932.html
↧
Sarıhan'dan trans cinayetine tepki
CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan'ın (LGBTİ) Trans Kadın Hande Kader'in yakılarak öldürülmesine yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi.
İşte o açıklama:
"Bu denli yoğun ölümlerin yaşandığı ülkemizde, her yeni ölümü sıradan bir vak’a olarak, karşılamaya başlamak, tam da canilerin tuzağına düşmek olacaktır.Bir terör saldırısının, eş kurşununun ya da öteki ve düşman sayılanın katledilmesi, özünde toplumsal şiddetin sonucudur. Buna dur demek, bir güvenlik sorunu olduğu ölçüde aynı zamanda bir zihniyet sorunudur. Daha dün basına yansıyan Trans Kadın Hande Kader’in yakılarak öldürüldüğü haberi de bunlardan biridir. Kendisi gibi olmayan, kendisi gibi görünmeyen ve doğal olarak kendisi gibi düşünmeyen herkese düşman olan anlayışlarla yaşama hakkının korunması giderek daha da zorlaşıyor. Her öldürüm, yeni bir nefret cinayeti için kapı açıyor. Ağır bir darbe girişiminin travmasını henüz üzerinden atamamış ve bir yıldan bu yana yaşanan acılara direnerek karşı koymaya çalışan bir toplumda, düşünce, inanç, ırk, din, dil, cinsiyet ayırımına izin vermemek kadar cinsel yönelim tercihleri yönünden insanlar arasında düşmanlık ve nefreti körüklememek, toplumun birliği için önem taşıyor. Nefreti değil, insanlar arasındaki birliği geliştirerek uygar bir toplumu var edebiliriz."
http://www.gercekgundem.com/siyaset/226063/sarihandan-trans-cinayetine-tepki
İşte o açıklama:
"Bu denli yoğun ölümlerin yaşandığı ülkemizde, her yeni ölümü sıradan bir vak’a olarak, karşılamaya başlamak, tam da canilerin tuzağına düşmek olacaktır.Bir terör saldırısının, eş kurşununun ya da öteki ve düşman sayılanın katledilmesi, özünde toplumsal şiddetin sonucudur. Buna dur demek, bir güvenlik sorunu olduğu ölçüde aynı zamanda bir zihniyet sorunudur. Daha dün basına yansıyan Trans Kadın Hande Kader’in yakılarak öldürüldüğü haberi de bunlardan biridir. Kendisi gibi olmayan, kendisi gibi görünmeyen ve doğal olarak kendisi gibi düşünmeyen herkese düşman olan anlayışlarla yaşama hakkının korunması giderek daha da zorlaşıyor. Her öldürüm, yeni bir nefret cinayeti için kapı açıyor. Ağır bir darbe girişiminin travmasını henüz üzerinden atamamış ve bir yıldan bu yana yaşanan acılara direnerek karşı koymaya çalışan bir toplumda, düşünce, inanç, ırk, din, dil, cinsiyet ayırımına izin vermemek kadar cinsel yönelim tercihleri yönünden insanlar arasında düşmanlık ve nefreti körüklememek, toplumun birliği için önem taşıyor. Nefreti değil, insanlar arasındaki birliği geliştirerek uygar bir toplumu var edebiliriz."
http://www.gercekgundem.com/siyaset/226063/sarihandan-trans-cinayetine-tepki
↧
Zayn Malik
↧
Rüzgar Erkoçlar kız arkadaşıyla gezmede
↧
↧
Madonna 58 yaşında
↧
İHD: Nefret cinayetlerine karşı mücadele sürecek
İstanbul Zekeriyaköy'de yakılarak öldürülmüş halde bulunan trans kadın Hande Kader'in ölümüne ilişkin basın açıklaması düzenlendi.
İHD İstanbul şubesinde gerçekleştirilen açıklamaya İstanbul LGBTi Derneği ve LGBTİ aktivistleri katıldı. İstanbul LGBTİ adına konuşan Çelik Özdemir, LGBTİ bireylere karşı işlenen cinayetlerin Hande Kader ile sınırlı olmadığını belirterek şunları söyledi: “LGBTİ bireylerine karşı işlenen cinayetler her gün şiddetini artırarak devam etmektedir. Bu cinayetler cezasız kaldıkça cinayetleri yapanlar ceza almadıkça cinayetlerin önüne geçilememektedir.”
LGBTİ aktivisti Rosida Koyuncu da Hande Kader'in katilinin bulunmadığını söyledi. Koyuncu, “Hande Kader'in katili yok. Transları katledenler yok. Transları katledenler ceza almazken translar kendilerini korumak zorunda kaldıkları zaman ağır cezalar alıyorlar” dedi .
İHD adına basın açıklamasını okuyan Derya Gazioğlu, nefret cinayetlerinin faillerinin yargılanması için mücadele yürüteceklerinin altını çizdi. Gazioğlu, “İnsan hakları savunucuları olarak Hande Kader'in ve tüm nefret cinayetlerinin ortaya çıkarılması için bundan sorumlu devlete çağrımızı yapacak, faillerin ve destekçilerin yargılaması için mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)
https://www.evrensel.net/haber/287843/ihd-nefret-cinayetlerine-karsi-mucadele-surecek
İHD İstanbul şubesinde gerçekleştirilen açıklamaya İstanbul LGBTi Derneği ve LGBTİ aktivistleri katıldı. İstanbul LGBTİ adına konuşan Çelik Özdemir, LGBTİ bireylere karşı işlenen cinayetlerin Hande Kader ile sınırlı olmadığını belirterek şunları söyledi: “LGBTİ bireylerine karşı işlenen cinayetler her gün şiddetini artırarak devam etmektedir. Bu cinayetler cezasız kaldıkça cinayetleri yapanlar ceza almadıkça cinayetlerin önüne geçilememektedir.”
LGBTİ aktivisti Rosida Koyuncu da Hande Kader'in katilinin bulunmadığını söyledi. Koyuncu, “Hande Kader'in katili yok. Transları katledenler yok. Transları katledenler ceza almazken translar kendilerini korumak zorunda kaldıkları zaman ağır cezalar alıyorlar” dedi .
İHD adına basın açıklamasını okuyan Derya Gazioğlu, nefret cinayetlerinin faillerinin yargılanması için mücadele yürüteceklerinin altını çizdi. Gazioğlu, “İnsan hakları savunucuları olarak Hande Kader'in ve tüm nefret cinayetlerinin ortaya çıkarılması için bundan sorumlu devlete çağrımızı yapacak, faillerin ve destekçilerin yargılaması için mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)
https://www.evrensel.net/haber/287843/ihd-nefret-cinayetlerine-karsi-mucadele-surecek
↧
New York’un LGBTİ Belleği Haritalandırılarak Korunacak
“NYC LGBT Historic Sites Project” (New York LGBT Tarihi Yerler Projesi), New York’ta yaşayan LGBTİ’lerin kent belleğindeki yerinin, LGBTİ hareketinin önde gelen figürlerinin yaşadıkları ve faaliyetlerde bulundukları mekanların haritasını çıkararak, kent tarihine LGBTİ perspektifinden bir not düşme çabası.
New York LGBT Tarihi Yerler Projesi web sitesinde, proje hakkında şöyle deniliyor: “Lezbiyen, gay, biseksüel ve transgender (LGBT) birey ve topluluklar, başta New York olmak üzere ABD’nin genelinde kültür ve kent yaşamında derin etki ve izler bıraktı. Ancak LGBTİ tarihinin ve kültürünün ilişkili olduğu spesifik alan ve mekanlar, büyük ölçüde bilinmiyor, belgelenmiyor ve maalesef takdir görmüyor. “New York LGBT Tarihi Yerler Projesi”, bir ilki gerçekleştirerek, kentin beş farklı bölgesinde, LGBTİ hareketinden izler taşıyan bu alanları kapsamlı bir biçimde araştırıyor, belgeliyor ve değer atfediyor.”
CityLab’de yer alan makaleye göre, bir “koruma projesi” olan proje kapsamında yaklaşık 1000 alanda belgeleme yapılması planlanıyor. Mimari tarihçisi Andrew S. Dolkart, kent tarihçileri Ken Lustbader ve Jay Shockley’den oluşan New Yorklu bir ekip tarafından geliştirilen ve yönetilen proje kapsamında, yapılı çevrenin (built environment), LGBTİ toplumunun gözünden yeniden yorumlandığı bir kent haritası oluşturularak, hareketin adının henüz ağza bile alınamadığı zamanlardan çok öncesine uzanan dönemlere dek LGBTİ tarihinin izinin sürülmesi amaçlanıyor. Henüz başlangıç aşamasında olan New York LGBT Tarihi Yerler Projesi kapsamında hazırlanan, New York’un çeşitli yerlerinden 1000 farklı noktayı gösteren çevrimiçi arşiv ve etkileşimli harita üzerinde Walt Whitman ve Audre Lorde gibi önde gelen isimlerin yaşadığı yerlerin yanı sıra, Apollo Theater ve Batı Yakası Tenis Kulübü gibi kültürel rabıtalar ve hatta New York Borsası gibi, (hareketin düzenlediği) protestolara sahne olmuş yerleri de görüntülemek mümkün. Her bir alanı tanımlayan içerikler, yeni ve eski arşiv fotoğraflarıyla destekleniyor.
Haritada işaretlenen pek çok yer, kültür ve sanat mekanları; çünkü LGBT’ler aynı zamanda tiyatro, müzik, sanat, edebiyat, moda ve mimari gibi konularda, kent kültüründeki öncülükleriyle biliniyor. İşaretlenen yerler arasında ayrıca, LGBTİ’lerin uğrak yeri olan barlar, kulüpler, restoranlar, önde gelen figürlerin evleri, hak temelli LGBT örgütlerinin mekanları gibi noktalar da var.
Sonuç olarak proje, LGBTİ topluluğunun hafıza mekanlarını ve LGBTİ’lerin Amerikan tarihi ve kültürüne yaptığı etki ve katkılara belge olabilecek yerleri vurgulayarak, büyük ölçüde görünmezleştirilen LGBTİ topluluğunun tarihini görünür kılarak toplumsal farkındalığı arttırmayı hedefliyor.
http://www.kadikoyakademi.org/new-yorkun-lgbti-bellegi-haritalandirilarak-korunacak/
New York LGBT Tarihi Yerler Projesi web sitesinde, proje hakkında şöyle deniliyor: “Lezbiyen, gay, biseksüel ve transgender (LGBT) birey ve topluluklar, başta New York olmak üzere ABD’nin genelinde kültür ve kent yaşamında derin etki ve izler bıraktı. Ancak LGBTİ tarihinin ve kültürünün ilişkili olduğu spesifik alan ve mekanlar, büyük ölçüde bilinmiyor, belgelenmiyor ve maalesef takdir görmüyor. “New York LGBT Tarihi Yerler Projesi”, bir ilki gerçekleştirerek, kentin beş farklı bölgesinde, LGBTİ hareketinden izler taşıyan bu alanları kapsamlı bir biçimde araştırıyor, belgeliyor ve değer atfediyor.”
CityLab’de yer alan makaleye göre, bir “koruma projesi” olan proje kapsamında yaklaşık 1000 alanda belgeleme yapılması planlanıyor. Mimari tarihçisi Andrew S. Dolkart, kent tarihçileri Ken Lustbader ve Jay Shockley’den oluşan New Yorklu bir ekip tarafından geliştirilen ve yönetilen proje kapsamında, yapılı çevrenin (built environment), LGBTİ toplumunun gözünden yeniden yorumlandığı bir kent haritası oluşturularak, hareketin adının henüz ağza bile alınamadığı zamanlardan çok öncesine uzanan dönemlere dek LGBTİ tarihinin izinin sürülmesi amaçlanıyor. Henüz başlangıç aşamasında olan New York LGBT Tarihi Yerler Projesi kapsamında hazırlanan, New York’un çeşitli yerlerinden 1000 farklı noktayı gösteren çevrimiçi arşiv ve etkileşimli harita üzerinde Walt Whitman ve Audre Lorde gibi önde gelen isimlerin yaşadığı yerlerin yanı sıra, Apollo Theater ve Batı Yakası Tenis Kulübü gibi kültürel rabıtalar ve hatta New York Borsası gibi, (hareketin düzenlediği) protestolara sahne olmuş yerleri de görüntülemek mümkün. Her bir alanı tanımlayan içerikler, yeni ve eski arşiv fotoğraflarıyla destekleniyor.
Haritada işaretlenen pek çok yer, kültür ve sanat mekanları; çünkü LGBT’ler aynı zamanda tiyatro, müzik, sanat, edebiyat, moda ve mimari gibi konularda, kent kültüründeki öncülükleriyle biliniyor. İşaretlenen yerler arasında ayrıca, LGBTİ’lerin uğrak yeri olan barlar, kulüpler, restoranlar, önde gelen figürlerin evleri, hak temelli LGBT örgütlerinin mekanları gibi noktalar da var.
Sonuç olarak proje, LGBTİ topluluğunun hafıza mekanlarını ve LGBTİ’lerin Amerikan tarihi ve kültürüne yaptığı etki ve katkılara belge olabilecek yerleri vurgulayarak, büyük ölçüde görünmezleştirilen LGBTİ topluluğunun tarihini görünür kılarak toplumsal farkındalığı arttırmayı hedefliyor.
http://www.kadikoyakademi.org/new-yorkun-lgbti-bellegi-haritalandirilarak-korunacak/
↧