Quantcast
Channel: Gay Haber
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live

Mabel Matiz'den eşcinselliğ hakkında yapılan ağır yoruma yanıt

$
0
0
Şarkıcı Mabel Matiz, sosyal medya hesabından cinsel kimliği hakkında yorum yapan bir takipçisine uzun bir metinle cevap verdi.


Mabel Matiz, dün Konya’ya gitti ve Hz. Mevlana’nın türbesinin kapısı önünde bir hayranının isteğini kırmayarak onunla fotoğraf çektirdi. Ancak sonrasında ünlü şarkıcının canını sıkan bir gelişme yaşandı.

Hayranı, kendisiyle çektirdiği fotoğrafı, "Topsun falan ama birkaç şarkın güzel’ notuyla paylaştı. Bunun üzerine Mabel Matiz, sosyal medya hesabından uzun bir metin yayımladı.

"UZUN SÜREDİR İLK DEFA İÇİM CIZ ETTİ"

Mebel Matiz'in İnstagram paylaşımı şöyle:
"Merhabalar. bugün canımı sıkan bir şeyden bahsetmek istiyorum. Yukarıdaki post, dünkü Hz. Mevlana ziyaretimiz sırasında, türbe kapısı önünde, kibarca benle fotoğraf çekilmek istediğini belirten iki genç arkadaşımdan birine ait. Birlikte çekildiğimiz fotoğrafımızı bu metinle paylaşmış. Yer bildirimi ve hashtag yapmayı da ihmal etmemiş. Bir başka dinleyicimin yorumu sayesinde fark ettim. Tuhaf hissettirdi. Çocukluğumdan başlayıp şimdinin Youtube yorumlarımın yarısından fazlasını kaplayan bu tavır beni hiç şaşırtmadı aslına bakarsanız, alışığım her türlüsüne, sevgiye de sevgisizlik ürünü her türlü içeriğin tillahına da. Ama dün bulunduğumuz yerin özelinde düşündüğümde fazla düşüncesiz, kalpsiz ve tutarsız buldum bu hali. Belki çok uzun süredir ilk defa içim cız etti. Ben de buraya bir not düşmek istedim. Şu konuda bir anlaşalım istiyorum artık sevgili arkadaşlar: top! tüfek! ibne! dönme! ve benzeri hitap şekilleriyle insanları, beni, yaralayamazsınız; Bu kelimeler benim için herhangi bir hakaret / aşağılama / alay / ötekileştirme hissi asla asla asla içermiyor, içeremez. Üzüntüm de şunla ilgili zaten: isterim ki sizin için de içermesinler. İsterim ki öncelikle kendi benliğinizi sevip ona saygı duyun. İsterim ki dünyadaki yerinizi bulmak için daha faydalı kelimeler kullanın. İsterim ki hep bir sorunuz olsun. İsterim ki size ait olmayan ezbere bilgilerle yürümeyin. İsterim ki sevginin karşısında diliniz de kalbiniz gibi tertemiz kalsın. İsterim ki bilerek konuşun. İsterim ki Mevlana’nın kapısına neden gittiğinizi bilerek gidin. İsterim ki güzel olduğunu düşündüğünüz şarkılar varsa orada ne konuşulduğunu biraz olsun hissedin. İsterim ki kadın ya da erkek ya da herhangi bir kimlik ile herkes tek başına şapşahane bir birey olabilsin. İsterim ki bu cümleler bir işe yarasın. İsterim ki şarkılar şiirler kalbinize değsin. Çoğumuzun gözü bağlı şekilde Sabah akşam ben! ben! ben! diye şuursuzca bağırıp durduğu bu yeni çağ ortamında çok mu şey istiyorum? Bilmiyorum. bu aralar instagram’dan da çok sıkılıyorum. Söyleyeceklerim bu kadar. Sevgiyle.”


Eşcinsellere ücretsiz avukatlık hizmeti

$
0
0
Baro ve belediyeden şiddete karşı işbirliği protokolü 
      
Ankara Barosu ve Çankaya Belediyesi şiddet mağduru kadın, çocuk ve LGBTİ bireylere ücretsiz avukatlık hizmeti için protokol imzaladı.

Ankara Barosu ve Çankaya Belediyesi şiddet mağduru kadın, çocuk ve LGBTİ bireylere ücretsiz hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti sunabilmek amacıyla işbirliği protokolü imzaladı.

Çankaya Belediyesi'nde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde gerçekleştirilen protokol imza törenine, Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, Çankaya Belediyesi Başkanı Alper Taşdelen, Kadının İnsan Hakları Yeni Çözümler Derneği Koordinatörü Zelal Ayman, İsveç Büyükelçiliği Kadın Hakları Programı Yöneticisi Selin Yaşamış ile Ankara Barosu Gelincik Merkezi'nde görevli avukatlar katıldı.

Törende konuşan Baro Başkanı Canduran, baronun bu konuda oluşturduğu merkeze bugüne kadar 25 binden fazla kadının başvurduğunu, bir kısmının sığınma evlerine yerleştirildiğini söyledi. Böyle bir çalışmayı Baronun tek başına yürütmesinin zor olduğunu belirten Canduran, bu nedenle belediyeyle yapılan işbirliğinin büyük önem taşıdığını ifade etti.

Çankaya Belediye Başkanı Taşdelen de protokolü önemsediklerini belirterek, “Bir topluma demokrasi ve özgürlük gelecekse, o toplumda insan hakları olacaksa bu öncelikle kadının toplumdaki yerini sağlamlaştırmakla mümkün olabilir. Kadını sadece eve hapseden, sadece anne kimliğiyle tanımlayan anlayışa her zaman karşı çıkıyoruz. Çünkü bir toplum, kadının elleriyle yükselir” diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)

LGBTİ bayrağı ile yönetimi protesto etti

$
0
0
ODTÜ Rektörü öğrenciler karşısında zor anlar yaşadı
      
Üniversite yönetimi ile yapılan forumda bir araya gelen ODTÜ’lü öğrenciler, Rektör Verşan Kök'ü sorularıyla terletti.
Ekin Yoldaş KALI
Ankara


Üniversite yönetimi ile yapılan forumda bir araya gelen ODTÜ’lü öğrenciler, aylardır bekledikleri toplantıda rektörü soru yağmuruna tuttu. Yemek zamları, sıcak yemeğin neden kaldırıldığı, izin verilmeyen topluluklar gibi sorular karşısında zorlanan Rektör Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök “Stadyum eğer temiz tutulmazsa kapatırız” sözleri tepkiyle karşılaşınca “Sözümü geri alıyorum” dedi.

ODTÜ öğrencileri birinci dönemden bu yana yönetimden talep ettikleri forumu gerçekleştirdi. Rektörlüğün “Yönetim öğrenciyle buluşuyor” başlığıyla duyurduğu foruma katılan yüzlerce öğrenci ilgiyle tartışmalara katıldı. Etkinliğin ilk bir saati rektörün sunumu ve programla geçerken soru-cevap kısmında salon hareketlendi. Öğrenciler, kütüphaneden, yemekhane kalitesinin eksikliğine ve zammına;  yurt ve bölüm kantinlerinden, Devrim Stadyumu’nun, toplulukların durumuna ve bahar şenliğine yönelik sorular sordu, taleplerini aktardı. Öğrenciler rektörün yanıtlarıyla tatmin olmadığı zamanlarda alkışlarla tepki gösterdi.  Rektör Kök, yurtlarda kaldırılan sıcak yemeğin yeniden geleceği sözünü verdi.

‘21 YILDIR KURULMASINA İZİN VERİLMEYEN TOPLULUK’

Rektörün ODTÜ kampüsündeki meşhur Devrim Stadyumu’nun öğrencilere kapanmasına ilişkin sorulara “Stadyum eğer temiz tutulmazsa kapatırız” sözleri öğrenciler tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Öğrencilerin tepkisi üzerine Kök, stadyumu kesintisiz olarak açık tutma sözü verdi. Rektör topluluklarla ilgili gelen soruyu cevaplarken, 21 yıldır talebi geri çevrilen LGBTİ topluluğu ve kadın çalışmaları topluluğu kurulması ile ilgili öğrencilerin taleplerinin cevapsız kaldığına, çalışmalarının engellendiğe değinen bir öğrenci salondaki diğer öğrencilerden de destek aldı. Bir öğrenci ayağa kalkarak açtığı LGBTİ bayrağı ile yönetimi protesto etti. Alevi Kültür Araştırma Derneği’nin de topluluk olarak kabul edilmediğine değinen öğrenci, rektörden bu sene bu toplulukların kurulacağına dair söz istedi ve gelen tepkiler üzerine olumlu yanıt aldı.

‘HOCALARIMIZ İHRAÇ EDİLİRSE ARKASINDA DURACAK MISINIZ?’

ODTÜ’deki 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri için imzacı olan toplulukların çağrılarak “Okula polis girerse size sorarız”, “Topluluğunuz soruşturma ile kapanabilir” sözleriyle Kültür İşleri yetkilileri tarafından tehdit edildiklerini dile getiren bir öğrenci, 8 Mart  mitingi Ankara Valiliği tarafından izinliyken ODTÜ’de toplulukların neden polis ile tehdit edildiğini sordu. Rektör ise iddiayı reddederek böyle bir şey yaşandığını düşünmediğini söyledi. Başka bir öğrencinin “Bir KHK ile hocalarımız ihraç edilirse hocalarımızın arkasında duracak mısınız” sorusuna rektör, “Biz gerekli açıklamayı hocalarınıza yaptık” demekle yetindi.  Daha fazla açıklama yapılmasının istenmesi üzerine ise sessiz kaldı.

Emrah Karaduman saldırıya uğradı.. Hayati tehlikesi bulunuyor

$
0
0
Sanat dünyasının geçtiğimiz yıl en iyi çıkış yapan isimlerinden Emrah Karaduman, Eskişehir'de bıçaklı saldırıya uğradı. Meydana gelen saldırıda Emrah Karaduman'ın şoförü de yaralanırken, Karaduman'ın sağlık durumunun ciddi olduğu gelen ilk haberler arasında... Polis, olayla ilgili 1 kişiyi gözaltına aldı. Karaduman, Aleyna Tilki ile düet yaptığı 'Cevapsız Çınlama'şarkısıyla biliniyor.


Besteci ve aranjör Emrah Karaduman (30) ile şoförü, Eskişehir'de saat 00.30 sıralarında uğradıkları bıçaklı saldırıda yaralandı. Emrah Karaduman'ın hayati tehlikesi bulunduğu öğrenildi.

Bir eğlence merkezinde programa çıkmak için Eskişehir’e gelen Emrah Karaduman ile şoförü Volkan Karaca (37) kaldıkları otel girişinde bir kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Karnından ve sırtından bıçaklanarak ağır yaralanan Emrah Karaduman, ambulansa Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hastanesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne, kolundan ve elinden yaralanan şoförü Volkan Karaca ise Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

Emrah Karaduman'ın hayati tehlikesi bulunduğu öğrenildi.

BİR KİŞİ GÖZALTINDA

Emrah Karaduman ile şoförü Volkan Karaca’yı bıçakla yaralayan şüpheli kısa sürede polis ekipleri tarafından yakalandı. Adı açıklanmayan şüpheli, gözaltına alınarak Çarşı Polis Merkezi Amirliği’ne götürüldü.

KELEBEK/ESKİŞEHİR (DHA)

Şahsına münhasır bir insan: Öykü Serter

$
0
0

Aşırı para kazanmadım. Banka genel müdürü kadardır en fazla. Para peşinde koşan, ücreti yüksek biri değilim. Devamlılık ve kalite önemli. Uzun zaman işsizdim, birikimim de tükendi ama çıkıp fakir edebiyatı yapmadım. Yokluktan konuşamam, kol kırılır yen içinde kalır.
Köpeklerime kıyafet örüyordum. Bunu bir internet sitesi üzerinden ticarete dönüştürmeyi düşündüğüm anda, Bu Tarz Benim teklifi geldi. Her türlü iş bulurum kendime.
Şöhretle hiç alakam yok. Memur zihniyetiyle yaşarım. 1994’te radyo sayesinde bir yol açıldı. Akademik kariyeri isterdim ama biraz tanınınca olamadı. Akademi popüleri sevmez. Bir hocam, “Ne oldu, Brooke Shields’ın doktorası var, seninki eksik kalmasın diye mi geldin” dedi. Soğudum.
Şöhretle hiç alakam yok. Memur zihniyetiyle yaşarım. 1994’te radyo sayesinde bir yol açıldı. Akademik kariyeri isterdim ama biraz tanınınca olamadı. Akademi popüleri sevmez. Bir hocam, “Ne oldu, Brooke Shields’ın doktorası var, seninki eksik kalmasın diye mi geldin” dedi. Soğudum.

Nazenin Tokuşoğlu

Aleyna Tilkiye aşıkmışmış da, o yüzden bıçaklamışmış da; geçiniz bunları yaa!

$
0
0
Not: Yukarıdaki başlık alıntı yapılan habere değil, bana ait kişisel bir bakış açısıdır.
Emrah Karaduman'ın bıçaklanmasının nedeni Aleyna Tilki mi?

Besteci ve Aranjör Emrah Karaduman dün akşam şoförü ile birlikte bıçaklı saldırıya uğramış, ilk gelen haberlerde Karaduman'ın durumunun ağır olduğu belirtilmişti. Bu haberin ardından birlikte düet yaptığı Aleyna Tilki sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Karaduman'ı hastanede ziyaret eden Tilki, ünlü müzisyenin sağlık durumunun iyi olduğunu söyledi. Bu arada saldırgan kısa sürede yakalandı. Saldırganın, Aleyna Tilki'ye platonik olarak aşık olduğu ve bu nedenle Karaduman'ı bıçakladığını söylediği öne sürüldü.

Sanat dünyasının geçtiğimiz yıl en iyi çıkış yapan isimlerinden Emrah Karaduman (30), Eskişehir'de saat 00.30 sıralarında bıçaklı saldırıya uğradı. Bir eğlence merkezinde programa çıkmak için Eskişehir’e gelen Karaduman ile şoförü Volkan Karaca (37), kaldıkları otel girişinde bir kişinin bıçaklı saldırısına uğradı.

Saldırıda Emrah Karaduman'ın şoförü de yaralanırken, ilk gelen haberlerde Karnından ve sırtından bıçaklanan Karaduman'ın sağlık durumunun ciddi olduğu belirtildi.

Emrah Karaduman, ambulansa Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hastanesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne, kolundan ve elinden yaralanan şoförü Volkan Karaca ise Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

AMELİYATTAN ÇIKTI, DURUMU İYİYE GİDİYOR

Karaduman’ın kaldırıldığı ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ameliyata alındı. Karaduman’ın ameliyatının başarılı geçtiği ve sağlık durumunun iyiye gittiği belirtildi.

ALEYNA TİLKİ'DEN TWITTER'DA AÇIKLAMA

Karaduman ile 'Cevapsız Çınlama'şarkısında düet yapan Aleyna Tilki, hTilki, ayati tehlikesinin bulunduğu iddia edilen Karaduman'ın sağlık durumuna dair Twitter'da açıklama yaptı.

Aleyna Tilki‏, Emrah Karaduman hakkında gelen haberlere attığı tweet ile cevap verdi:
'Arkadaşlar her şey yolunda. Haberlerdeki abartılara inanmayın. Emrah'ın sağlık durumu gayet yerinde'

Emrah Karadumanın bıçaklanmasının nedeni Aleyna Tilki mi

ALEYNA TİLKİ HASTANEDE ZİYARET ETTİ, ÇIKIŞTA AÇIKLAMA YAPTI

Tilki, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavisi devam eden ünlü sanatçı Emrah Karaduman’ı ziyaret etti. Ziyaret sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Aleyna Tilki, çok üzücü bir olay yaşandığına dikkat çekti. Tilki, “Arkadaşlar çok üzücü bir olay yaşadık. Ama Allah’a şükürler olsun ki çok ucuz atlattık. Gayet iyiyiz. Kendisi çok iyi. Tabi ki de çok üzgünüz. Şuanda verebileceğim bilgi budur. Bir de adli bir olay olduğundan çok da fazla konuşmanın, irdelemenin uygun olmadığını düşünüyorum. Çok çok iyiyiz, hiçbir sorunu yok” dedi.

Bir gazetecinin, ‘görüşebildiniz mi?’ sorusuna ise Tilki, şöyle cevap verdi:
“İyi olduğunu onaylayan hareketleri vardı. Zaten şuuru, bilinci her şeyi açık. Çok iyi bir durumdayız, hiçbir şey yok.”

Emrah Karadumanın bıçaklanmasının nedeni Aleyna Tilki mi

BİR KİŞİ GÖZALTINDA

Emrah Karaduman ile şoförü Volkan Karaca’yı bıçakla yaralayan şüpheli Enis D.(33), kısa sürede polis ekipleri tarafından yakalandı. Şüpheli, gözaltına alınarak Çarşı Polis Merkezi Amirliği’ne götürüldü.

SALDIRGAN: ALEYNA TİLKİ'YE AŞIĞIM. O YÜZDEN BIÇAKLADIM

Öte yandan saldırıyı gerçekleştiren Enis D. isimli şahsın da polisin yaptığı operasyonla yakalandığı öğrenildi. Saldırganın ilk ifadesinde, "Aleyna Tilki'ye platonik aşığım. O yüzden bıçakladım" dediği öne sürüldü. Enis D., şoför Volkan Karaca’nın ise araya girmesi nedeniyle yaralanmış olabileceğini belirtti.

Emrah Karaduman kimdir?

Emrah Karaduman, 4 Kasım 1987 tarihinde Samsun'da doğdu. Müzikal yeteneğini geliştirmek için konservatuvara yazılsa da parasal zorluklar yüzünden eğitime devam edemedi. Bir dönem Samsun'da barlarda çalıştıktan sonra hayalindeki müzikal kariyerin peşine düşmek için İstanbul'a taşındı. Kadıköy'de bir barda çalışırken Hande Yener'in sahne ekibi Emrah'a ulaşarak Yener'in orkestrasına katılma teklifi yaptı. Bu teklifle birlikte yıllarca Hande Yener ile çalıştı. Daha sonra Hande Yener'in çeşitli şarkılarının yanı sıra Demet Akalın, İrem Derici, Emir, Bengü, Mustafa Ceceli, Murat Boz ve Hadise dahil olmak üzere çeşitli şarkıcıların şarkıları besteledi veya düzenlemelerini yaptı.

Kendisinin ilk stüdyo albümü Toz Duman, 12 Haziran 2015'te DMC tarafından piyasaya sürüldü. Albümdeki "İntikam", "Nerden Bilecekmiş" ve "Kırk Yılda Bir Gibisin"şarkılarına klip çekildi; şarkıları sırasıyla Demet Akalın, İrem Derici ve Murat Dalkılıç seslendirdi.

İlk single çalışması olan Cevapsız Çınlama isimli albümünde parçayı Aleyna Tilki seslendirdi.

Eyüp KELEBEK/ESKİŞEHİR (DHA) - İHA

İçişleri Bakanı olduğunuz günden beri kaç "nonoş" cinayeti işlenmiştir haberiniz var mı?

$
0
0
İçişleri Bakanı Soylu’nun homofobik söylemi için soru önergesi

Soylu, Ertuğrul Özkök’ü hedef alarak homofobik söylemde bulunmuştu

Bakan Soylu'dan Ertuğrul Özkök'e skandal sözler: Bilmediğin işlere karışma, git nonoşlarla birlikte ol!


HDP Mardin Milletvekili Prof. Dr. Mithat Sancar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’ü hedef alarak söylediği homofobik sözleri Meclis gündemine taşıdı ve soru önergesi verdi.

Sancar, Soylu’nun Özkök için söylediği “Nonoşlarla birlikte ol” sözleri için verdiği soru önergesinde Türkiye'de lezbiyen, gay, biseksüel, transeksüel, interseks (LGBTİ) bireylerin nefret cinayetine kurban gittiğini hatırlatırken "Nonoş kelimesini aşağılayıcı bir biçimde kullanmanın bu şiddete nasıl etki edeceğini düşünüyorsunuz?” diye sordu.

Soylu'nun homofobik söylemine dikkat çeken Sancar, "Bakan olduğunuz günden bugüne kaç LGBTİ cinayeti işlenmiştir?" sorusunun cevabını istedi.

Prof. Sancar’ın verdiği soru önergesi şöyle:

7 Mart 2017 günü Trabzon’un Akçaabat ilçesinde gerçekleştirilen “Referandum İstişare Toplantısı”nda  Ertuğrul Özkök'e hitaben "Kimin sözcülüğünü yapıyorsun Ertuğrul Özkök? Bilmediğin işlere karışma git Amerika’da, Avrupa’da nonoşlarla mı olacaksın, kimlerle birlikte olacaksan onlarla birlikte ol." sözlerini sarf ettiğiniz basına yansımıştır. 1997 yılında  Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında nefret söylemi, "Irkçı nefret, yabancı düşmanlığı, antisemitizm veya hoşgörüsüzlük ifade eden saldırgan milliyetçilik de dahil olmak üzere, hoşgörüsüzlüğe dayalı diğer nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her türlü ifade biçimidir."şeklinde tanımlanmıştır. Nefret söylemi her zaman tek başına suç teşkil etmese de, güçlü olandan  toplumsal olarak güçsüzleştirilen kesimlere dönük kuvvetli bir saldırı ve susturma eylemidir ve nefret suçlarının önünü açmaktadır. Telaffuz edilen kelimelerle yaratılan klişeler, belirli grupların ötekileşmesine, onlara yönelik şiddetin tetiklenmesine veya görünmez hale gelmesine neden olabilir.

TDK'nin Türkçe sözlüğünde "homoseksüel erkek" olarak tanımlanan nonoş kelimesinin aşağılama amaçlı kullanımının cinsiyetçi ve ayrımcı bir söylem olduğu açıktır. İşaret ettiğiniz 'nonoşlara' yönelik şiddet, milliyetçiliğin de tırmandırılmasıyla her zamankinden daha yoğun haldedir. KaosGL'nin raporuna göre her 4 nefret söyleminden 1'i siyasiler tarafından sarf edilmiş, LGBTİ'leri hedef gösteren afiş veya haberlere yönelik hiçbir önlem alınmamıştır.

4 Mart 2016'da Buse adlı trans kadın, kesici aletle yaralama ve darp sonucu hayatını kaybetmiş, evinde ölü bulunmuştur. 21 Mart günü Çorlu'da seks işçisi trans kadın Aleda bıçaklanarak öldürülmüştür. 2015 Haziran'ında engellenen Onur Yürüyüşü'nde polise direnirken çekilen fotoğrafları basına yansıyan Hande Kader'in cenazesi, 8 Ağustos 2016 günü Zekeriyaköy'de tamamen yakılmış halde bulunmuştur. Aynı tarihlerde, yaklaşık 1 yıldır İstanbul'da yaşayan Suriyeli eşcinsel bir mülteci olan Muhammed Wisam Sankari, tehdit edilmiş, kaçırılarak tecavüze uğradıktan sonra kafası kesilerek feci bir biçimde öldürülmüştür.

LGBTİ'lere yönelik şiddetin her zaman görünür olmadığı açıktır, ancak basına yansıyan verilere göre 2008-2015 arası en az 41 transın nefret cinayetine kurban gittiği kesin olarak tespit etmiştir. 2009'dan bugüne ise 100'ü aşkın 'nonoşun' nefret cinayeti nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Taciz, tecavüz ve diğer şiddet vakaları rapor bile edilmemektedir. Polis teşkilatı bu vakalara ya tamamen duyarsız kalmakta, ya da bizzat bu şiddetin uygulayıcısı olmaktadır.

Bu çerçevede;

1. Nonoş derken tam olarak kimleri kastettiniz?

2. Bakan olduğunuz ülkede LGBTİ'ler her gün şiddete uğrarken, nonoş kelimesini aşağılayıcı bir biçimde kullanmanın bu şiddete nasıl etki edeceğini düşünüyorsunuz?

3. Bakan olduğunuz günden bugüne kaç LGBTİ cinayeti işlenmiştir?

4. Bakan olduğunuz günden bugüne LGBTİ'lere yönelik kaç şiddet eylemi rapor edilmiştir?

3. ve 4. sorularda yer alan vakalardan kaç tanesinin failine ulaşılabilmiştir?

Failleri bulunmayan nefret cinayetlerinin aydınlatılması için bakanlığınızın ne tür girişimleri olmuştur?

http://t24.com.tr/haber/icisleri-bakani-soylunun-homofobik-soylemi-icin-soru-onergesi,393187

İlk Lezbiyen Bilimkurgu Romanı: Anglo-Amerikan İttifakı

$
0
0
Popüler edebiyatın diğer dallarında olduğu gibi, bilimkurgu türünde verilen eserlerde de lezbiyenlerin olumlu bir karakter olarak sunulmaları zaman aldı. 19.yy’ın sonlarında ve 20.yy’ın başlarında bilimkurguda lezbiyenlerin adı da kendileri de yoktu. Eşcinsellik temasının yer aldığı eserler bile lezbiyen kadınlardan bahsetmiyor, konuyu sadece “yozlaşmış” erkeklerin “düşük” bir fiili olarak işliyordu. Bu sebeple, Gregory Casparian’ın 1906’da basılan ve merkezinde lezbiyen bir aşkı ele alan “Anglo-Amerikan İttifakı: Güldürürken Düşündüren Bir Aşk ve Geleceğe Dair Tahminler” (*) adlı romanı dikkate alınmayı hak etmektedir.

1855-1947 yılları arasında yaşamış olan Casparian, bir süre orduda görev aldıktan sonra 1877’de ABD’ye göç etmiş bir Osmanlı Ermenisiydi. New York’a yerleşerek sanatçı ve ressam olmuş ve bir mühendislik firmasında fotoğraf baskıcılığı yapmıştı. Casparian’a dair fazla bir bilgiye erişemiyoruz, fakat Anglo-Amerikan İttifakı gibi cinsel bakımdan gününe göre hayli ileri bir kitabı kaleme almasına bakılırsa son derece ilginç ve düşünce sahibi biri olmalı.

Gregory Casparian

1960 kurgusal geleceğinde geçen Anglo-Amerikan İttifakı iki ana hikâye bölümünden oluşmaktadır. İlk bölümde, ABD ve İngiltere’nin federasyon halinde birleşip dünyadaki en güçlü ülke olduğu 20. yy’ın detaylı bir tarihinden bahsedilmektedir. Bu gelecekte dünyada sömürgecilik devam etmektedir. (Romanda İngiltere’nin 1920 yılında Orta Afrika’yı sömürgeleştirmeyi tamamladığına yer verilmektedir.) Bu ilk bölümde birtakım teknolojik gelişmeler de öngörülmektedir.

Örneğin bebeklerin cinsiyetinin doğumdan önce belirlenmesi (1906’da henüz ultrasonun olmadığını hatırlayalım!), geçici ölüm hali (vücut fonksiyonlarını kişiyi öldürmeyecek derecede durdurarak diri tutmak), tembellik tedavisi (Romanda bu tedavi Güney ABD’deki siyahîler için kullanılmaktadır!), inşa edilen dev bir teleskop sayesinde Mars’ta ve Venüs’te tarım alanlarının ve hareket eden nesnelerin keşfedilmesi gibi. Romanda ayrıca Ebu Şimşek adlı İranlı bir astronom, icat ettiği “buz lensi” aracılığıyla üzerinde gelişmiş bir uzaylı uygarlığın yaşadığı yeni bir gezegeni bulmaktadır. Telepatik yeteneklere sahip bu uzaylı uygarlığın canlılarının kürkleri vardır ve ulaşım araçlarında elektrikle çalışan tekerlekleri kullanmaktadırlar.

Aurora_and_Margaret

Romanın ikinci bölümünde, üst sınıfa ait iki genç kadının, İngiliz Dışişleri Bakanı’nın kızı Aurora Cunningham ve Amerikalı bir senatörün kızı Margaret MacDonald’ın aşklarının öyküsü anlatılmaktadır. Aurora sarışın, mavi gözlü, kibar ve güzel bir kadındır ve peltek konuşmaktadır. Bu özellikleriyle tipik bir İngiliz leydisi olarak tasvir edilmiştir. Margaret ise fiziksel olarak Aurora’nın anti-tezi gibidir; boyu daha uzundur, ışıl ışıl parlayan siyah gözlere ve kapkara saçlara sahiptir. Margaret’ın da Aurora gibi ağırbaşlı bir duruşu vardır ve ek olarak onunla benzer yetenekleri ve başarıları elde etmiştir. Fakat Margaret Aurora’ya göre daha dominant ve erkeksi bir karaktere sahip olup yer yer oldukça agresif davranabilmektedir. Ayrıca o dönemde kadınlar için uygun görülen spor dallarında da Aurora’yla kıyaslanınca daha başarılıdır.

İkisi, Cornwall’daki Diana Kadınlar Üniversitesi’nde tanışıp ilk görüşte âşık olmuştur. Yakınlıkları ve birbirlerinden hiç ayrılmamaları zamanla etraftaki diğer insanların dikkatini çekmeye başlar. Sınıfta veya toplum içinde tedbirsizce duygularını açık ederlerse, okul yönetiminin buna tolerans göstermeyerek onları atabileceğini ve diğer öğrenciler tarafından dışlanabileceklerinin farkına varmaları uzun sürmez. Bundan daha feci olarak, ilişkileri basının ilgisini çekerse beraberlikleri manşetlere taşınabilirdi. Bu yüzden sınıf ortamında ve dışarıda duygularını bastırmaya karar verirler. Casparian romanında, Aurora ve Margaret’ın okulda diğer kızlardan farklı olarak kibar delikanlılarla birliktelik kurmaktan kaçındıklarını da açıklar.

angloamerican1

Casparian Anglo-Amerikan İttifakı’nı yazdığında kadınlar arasındaki tutkulu beraberlikler bilinmiyor değildi. Viktoryen dönemde Amerikalı ve İngiliz kadınlar arasında “Boston Evliliği” adı verilen “romantik ve tutkulu arkadaşlıklar” kurma geleneği baş göstermişti. Boston evliliğinde ekonomik bağımsızlığa sahip kadınlar beraber aynı evi paylaşıyordu. Geç-Viktoryen dönem kurgularında bu tarz birlikteliklere edebi eserlerde sıklıkla rastlanıyordu ama bu eserlerde lezbiyenlik ya hiç yer almıyordu ya da metindeki öylesine bir unsurdu. Casparian ise bilimkurgu romanında bu konuyu çok ileri boyutlarda ele almıştı.

Aurora ve Margaret mezuniyetleri yaklaşırken birbirlerinden ayrılmak zorunda kalacaklarından endişe duymaya başlamışlardı. Bu sebeple birbirlerine hiç ayrılmayacaklarına, başka kimseyle evlenmeyeceklerine ve ölüm onları ayırıncaya dek ruhlarında her zaman beraber olacaklarına dair ant içtiler. Aurora, bir de Margaret’a dair hissettiği derin tutkuyu ve aşkı yansıtan bir mektup yazmıştı. Bu mektuptaki satırlarda birbirlerine duydukları lezbiyen aşkın boyutu anlaşılmaktadır.

angloamerican

Aurora mezun olduktan sonra evine döner ve Margaret dayanamayarak bayılır. Meşhur Hindu şifacı Dr. Hyder Ben Raaba’ya sağlığına geri kavuşması için götürülür. Margaret’ın esas derdini anlayan Raaba, iyileşmesine yardım eder. Birkaç ay sonra babasının ölümü üzerine Margaret’a yüklü bir miras kalır. Bu esnada Dr. Ben Raaba Margaret’a sağlığının durumunu soran bir kart atmıştır. Kartı okuduğunda Margaret’ın aklına dahiyane bir fikir gelir ve bu konuda Dr. Ben Raaba’yı da ikna eder: “Ruhsal ve fiziksel bir metamorfoz” geçirerek bir erkeğe dönüşecektir. Operasyon başarılı geçer ve Margaret (artık yeni ismi Spencer Hamilton’dur) meşhur bir müzisyen olur, kur yaparak Aurora’nın sevgisini kazanır ve ikisi sonsuza dek mutlu yaşarlar.

Anglo-Amerikan İttifakı’nın, eğer Margaret cinsiyet değiştirmeyip Aurora ile iki kadın olarak sonsuza dek mutlu yaşasalardı daha iyi (ve elbette dönemine kıyasla olağanüstü ilerici) bir roman olacağı haklı olarak iddia edilebilir. Fakat bu olası eksikliğine rağmen, roman bilimkurgu edebiyatında iki lezbiyen aşığın kadın karakter oldukları ve hatta birinin de cinsiyet değiştirme ameliyatı geçirerek aslında bilimkurgunun ilk transseksüel karakteri olduğu ilk eser olarak önemli bir yere sahiptir. Kişisel kanaatim, yazarının eski bir Osmanlı Ermenisi olması da bu esere Türkiye özelinde ayrı bir değer katmaktadır.

http://www.bilimkurgukulubu.com/edebiyat/ilk-lezbiyen-bilimkurgu-romani-anglo-amerikan-ittifaki/

Muhafazakârlığa en kararlı karşı çıkış kadınlar ve LGBTİ+’lerden

6-1'lik malubiyetin sebebi Rihanna olabilir mi sizce?

$
0
0
PSG'li oyuncular ve Rihanna iddiası!


Fransa ekibi Paris Saint-Germain'in İspanya ekibi Barcelona'ya 6-1 yenilerek Şampiyonlar Ligi'nden elenmesinin ardından şok bir iddia ortaya atıldı.

PSG'nin yıldızları Blaise Matuidi ve Marco Verratti'nin, Barcelona maçından iki önce ünlü şarkıcı Rihanna ile birlikte olduğu iddia edildi.

Blaise Matuidi ve Marco Verratti'nin, Barcelona'ya 6-1 yenilerek Şampiyonlar Ligi'nden elendiği maçtan yalnızca iki gün önce Rihanna ile Paris'teki özel bir gece kulübünde oldukları söyleniyor.

Rihanna o tarihlerde Fransa'nın başkentinde, bir spor giyim firması tarafından yapılan yeni giyim ürün serisini başlatmak için bir moda şovunda yer almıştı.

L'Equipe'e göre, İtalyan oyuncu Verratti ve Fransız yıldız Matuidi de yıldızlarla dolu partideydi.
Bu iddia İspanyol ekibine yenilerek elenen Fransızları kızdırdı.

Marco Verratti'nin menajeri Di Campli: Barcelona maçından 48 saat önce Rihanna ile birlikte olduğu yalan.

Hürriyet

Mehmet Ali Erbil: Cihangir’de eğlenceli arkadaşlarım var

Tolga Ciğerci sosyal medyayı ayağa kaldırdı

$
0
0
Galatasaray'ın 3-2 galip geldiği Gençlerbirliği maçında ceza sahası içinde topa eliyle müdahale eden Tolga Ciğerci sosyal medyayı salladı.




Arda Turan'ın mal varlığı dudak uçuklattı

$
0
0
Arda Turan'ın mal varlığı dudak uçuklattıBugüne kadar hep gayrimenkul, otomobil ve saate yatırım yapan, lüks markalarla ortaklık işine giren Arda Turan, yeni bir alana daha el attı. Ünlü futbolcu, Türkiye’nin ilk sporcu kariyer yönetimi ajansını kurdu.Hürriyet Haber11 Mart 2017 - 15:00:00Arda Turanın mal varlığı dudak uçuklattı


 Arda Turan, Instagram hesabında, yeni şirketiyle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Possible, yeni çocuğumuz; Türkiye’nin ilk sporcu kariyer yönetimi ajansı. Profesyonel sporcuların tüm pazarlama, marka değeri, iletişim, kariyer planlaması gibi konuları, Okan Can Yantır liderliğinde canavar gibi bir ekibe emanet.”

◊ Londra’da ev: 1.5 milyon pound
◊ Sütlüce’de arsa: 4 milyon dolar
◊ Bahçeköy’de villa: 5 milyon dolar
◊ Ataköy Selenium Evleri’nde 2 daire: 2 milyon 200 bin TL
◊ Levent Kanyon’da daire: 4.5 milyon TL
◊ Büyükçekmece’de villa: 600 bin TL
◊ Bayrampaşa’da arazi: 870 bin dolar
◊ Bayrampaşa’da ailesi için aldığı daire: 400 bin TL
◊ 2015 model Ferrari F12 Berlinetta: 700 bin euro
◊ Saat koleksiyonu: Patek Philippe, Rolex, Vacheron Constantin, Franck Muller ve Audemars Piguet...
◊ Şişli’de mülk sahibi de olduğu Arşiv adlı esnaf lokanta
◊ Etiler Sarıhan ve Lidyana.com’un ortağı

http://www.hurriyet.com.tr/arda-turanin-mal-varligi-dudak-ucuklatti-40391971

"Düşünsenize, başkan ile yardımcısı aynı yatakta. Tövbe ya Rabbim!" diyen Murat Güloğlu kanaldan kovuldu

$
0
0

Fox TV’de yayınlanan 'Çalar Saat' programının sunucusu Murat Güloğlu, canlı yayında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in, eşini başkan yardımcısı olarak atamasını eleştirmek isterken, "Düşünsenize, başkan ile yardımcısı aynı yatakta. Tövbe ya Rabbim!" ifadelerini kullanmış ve büyük tepki çekmişti.

Bu sözler kanal yönetimi tarafından affedilmedi. Fox Türkiye Yönetim Kurulu üyesi Engin Güner, sosyal medya hesabı üzerinden sunucunun Çalar Saat programından gönderildiğini duyurdu. Güner, programı artık İlker Karagöz’ün sunacağını açıkladı.

Milliyet

Tugay Kerimoğlu'na büyük ayıp


Saim Karakale: Ankara bana birçok deneyim yaşattı

$
0
0
http://www.milliyet.com.tr/-ankara-ozel-bir-deneyim--magazin-2411849/







Luke Bryan kendi heykeliyle selfie çekti

$
0
0
ABD’li country müzik sanatçısı Luke Bryan, hafta içinde New York’taki Madame Tussauds Müzesi’ndeydi.


Burada kendi balmumu heykelinin açılışını yapan sanatçı, heykelle selfie çekmeyi de ihmal etmedi.

Milliyet

Emrah Karaduman’ı bıçaklayan serbest kaldı

$
0
0
Üncü DJ ve besteci Emrah Karaduman ve şoförüne bıçaklı saldırıyı gerçekleştiren saldırgan mahkemece serbest bırakıldı. Zanlı 'Aleyna Tilki'ye platonik aşığım' demişti.


Dün gece bir gece kulübünde sahne almak için Eskişehir'e gelen ünlü Dj ve besteci Emrah Karaduman ile şoförü Volkan K., konakladıkların otelin önünde Enis D. isimli şahsın bıçaklı saldırısına uğramıştı.

Emrah Karaduman ve Volkan K.'nin Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavileri devam ederken, zanlı Enis D. ise öğle saatlerinde Yunus Emre Devlet Hastanesinde alınan sağlık raporunun ardından adliyeye sevk edilmişti. Enis D.'nin çıkarıldığı mahkemece, adli kontrol ve yurt dışı yasağı şartı ile serbest bırakıldığı öğrenildi.

Milliyet

Afiyetle sergilenen ikiyüzlü haller

$
0
0
Önce olayı aktarayım. Yer Konya, Mevlana Türbesi.
Mabel Matiz’in yanına iki genç gelir.
Kibarca “Beraber fotoğraf çektirebilir miyiz?” diye sorarlar.
Fotoğraflar çekilir ve herkes kendi yoluna gider.
Derken Mabel Matiz, bir başka hayranı sayesinde, çekilen bu fotoğrafın Instagram’da nasıl bir cümleyle paylaşıldığını görür:
“Topsun falan ama birkaç şarkın güzel.”
Cümlenin sonundaki kahkaha emojilerini de unutmayalım...
Mabel Matiz işte bunun üzerine hafta içi Instagram hesabında bir yazı kaleme aldı.
Çok okunan ve paylaşılan bu yazı elbette medyada bir Cem Yılmaz’ın takipçisine ettiği küfür kadar haber olamadı.
Önce Mabel’in yazısından bir kuple:
“Çocukluğumdan başlayıp şimdinin YouTube yorumlarının yarısından fazlasını kaplayan bu tavır beni hiç şaşırtmadı.
Ama bulunduğumuz yerin özelinde düşündüğümde fazla kalpsiz, düşüncesiz ve tutarsız buldum bu hali.
Şu konuda bir anlaşalım: Top, tüfek, ibne, dönme ve benzeri hitap şekilleriyle insanları, beni yaralayamazsınız.
Bu kelimeler benim için herhangi bir hakaret, aşağılama, alay, ötekileştirme hissi içermiyor, içeremez.
Üzüntüm de şununla ilgili zaten: İsterim ki sizin için de içermesinler.”

Afiyetle sergilenen ikiyüzlü haller

SOSYAL MEDYA  PERDEYİ YIRTTI

Kendimizi kandırmayalım, bu topraklar aslında hep böyleydi: İkiyüzlü.
Birine hayran olur, konserine gider ya da televizyonda ayıla bayıla izler.
Tıpkı Mabel örneğinde olduğu gibi yakaladığı anda yanına gidip fotoğraf da çektirir.
Ama sonra kendince onu küçümsemeye, ötekileştirmeye, alay etmeye çalışır.
Sosyal medyayla beraber sadece aradaki perde yırtıldı.
İkiyüzlülüğünü afiyetle sergilemekten kaçınmıyor kimse.
Üstelik bu tavır her kesimde var. Şık bir ofisin kolejli çalışanlarında yahut çok medeni sanıp iletişime geçtiğin havalı arkadaş grubunda da...
Çünkü tam olarak içselleştirmiyoruz biz bir şeyleri. Her şey lafta.
Misal:
Kadınlara ya da Atatürk’e ne kadar çok değer verdiğimizi anlamamız için arada bir reklam filmi desteği gerekiyor.
Ki o da bana yalan geliyor.
Çünkü o reklamı izleyip duygulanan bir kadın ya da erkek, azıcık dekolte giyen komşusunu görünce “Bu da yollu” diyerek iki dakikalığına sahip olduğu medeni ambalajını söküp atıveriyor.
Vaziyet bu. Üzülmeye, kahrolmaya da gerek yok.
Böyle yaşayacağız işte.
Azala azala.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/onur-basturk/afiyetle-sergilenen-ikiyuzlu-haller-40392009

‘Kocam başka erkeklere ilgi duyuyor’

$
0
0
İstanbul’da üç yıllık evli kadın, kocasının erkeklere ilgi duyduğunu iddia ederek boşanma davası açtı

Hayriye A. adlı genç kadın, 3 yıllık eşi  Kenan A’ ile ilgili ilginç bir iddia ortaya atarak boşanma davası açtı.  İstanbul Aile Hukuk Mahkemesi’ne başvuran genç kadın, “Eşim evlendikten kısa süre sonra bana internette, tv, gazete, dergilerde çıkan erkeklerden bahsetmeye başladı. Önceleri şüphelenmedim. Yaklaşık 1 yıl önce ortak kullandığımız laptopu açık bırakıp unutmuştu. Sosyal medya hesaplarını karıştırırken hepsinin erkek profili olması dikkatimi çekti. Takip ettiği kişilerin bazıları ise profilinde erkek cinsel organı fotosu kullanıyordu. Şoke oldum hemen kapattım. Eşime bu durumu defalarca sordum. Her defasında tepkisiz kalarak, ‘zevkler tartışılmaz, herkesin özel hayatı’ gibi cevaplar verdi. Boşanacağımı söylediğimde de ‘sen bilirsin’ dedi. Eşimin bana ilgi göstermemesi, erkeklere ilgi duyması ve internet ortamındaki davranışları nedeniyle boşanmak istiyorum” dedi.

TOLGA ATAR İSTİHBARAT/ ÖZEL
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>