Quantcast
Channel: Gay Haber
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live

Kıvanç Tatlıtuğ profesör olacaktı!

$
0
0

Kıvanç Tatlıtuğ, 'Bedelli askerlikten yararlanamazsa profesör olacak, 8 yıldır okuyor diyorlar' yorumu üzerine gülerek 'Profesör olacağım' dedi.
Facebook'ta Paylaş

Kıvanç Tatlıtuğ ve Galatasaraylı futbolcu Wesley Sneijder , önceki gün Nişantaşı ’nda bir kafede buluştu, saatlerce sohbet etti.

Tatlıtuğ, “ Bedelli askerlikten yararlanamazsa profesör olacak, 8 yıldır okuyor diyorlar” yorumu üzerine gülerek “Profesör olacağım” dedi.

Radikal

9 yaşındaki öğrencisinden eşcinsel olduğunu açıklayan öğretmenine mektup: Siz harika, zeki ve cesursunuz

$
0
0
Britanya’da dokuz yaşındaki bir kız çocuğu, kendilerine eşcinsel olduğunu açıklayan öğretmenine bir mektup yazdı. Öğretmeninin bu sırrını kendileriyle paylaşmasının cesurca olduğunu söyleyen küçük kızın bu mektubu, ülkede günün konusu oldu.

mektup

Mektubu Pink News’le paylaşan ilkokul öğretmeni, sivil toplum kuruluşlarının düzenlediği ‘Zorbalık Karşıtı Hafta‘yı konu alan derste, öğrencilerine eşcinsel olduğunu açıklamaya nasıl karar verdiğini şu sözlerle anlattı: “Onlara ‘gey’ kelimesinin hakaret olarak kullanıldığını duyup duymadıklarını sordum. Sınıftaki neredeyse tüm öğrenciler ellerini kaldırdı. Afallamıştım.”

Öğrencilerinin bu tepkisinin ardından onlara “Gey ve lezbiyenlerin kötü ya da hatalı olduğunu düşünen var mı?” diye sorduğu ve yine herkesin el kaldırdığını söyleyen öğretmen, okul müdürüyle de görüşerek öğrencilerine eşcinsel olduğunu açıklamış.

“Tepkiler muhteşemdi” diyen öğretmen, “Uzun sessizlikler, şaşkın bakışlar ve bazı temel sorular oldu, erkek arkadaşınız var mı gibi ama birkaç dakika sonra her şey sona erdi ve biz de derse devam ettik” ifadelerini kullandı.

Bu dersten sonraysa öğrencilerinden birinin kendisine bir mektup yazdığını söyleyen öğretmen, mektubu okurken gözyaşlarını tutamadığını anlattı. Mektup şöyle:

“Sevgili Bay R,

Siz gey olsanız da, ben size her zaman davrandığım gibi davranacağım. Hala sizin hakkınızda önceden düşündüğüm gibi düşünüyorum. Siz harika bir öğretmensiniz ve sizi anlatırken şu sözcükleri kullanıyorum: Harika, şaşırtıcı, şahane, zeki, müthiş ve cesur.

Size cesur diyorum çünkü bir sırrınızı paylaşmanız çok cesurca.

Korkmanıza gerek yok, çünkü sınıftaki herkesin benimle aynı şekilde hissettiğini biliyorum.

A.

Not: Hepimiz sizinle gurur duyuyoruz.”

http://www.diken.com.tr/9-yasindaki-ogrencisinden-escinsel-oldugunu-aciklayan-ogretmenine-mektup-siz-harika-zeki-ve-cesursunuz/

Ünlü şarkıcı Rober Hatemo'yu rezil eden fotoğraf!

$
0
0
Ünlü şarkıcının patlak pantolonu sosyal medyayı salladı... 17 Aralık 2014 Ünlü şarkıcının rezil olduğu an

Popçu Rober Hatemo’nun ‘Pabucumun Dünyası’ şarkısının klip çekiminde dans ederken pantolonu ağ kısmından patladı.Ne Hatemo ne de yönetmen, pantolonun söküldüğünü fark etmedi. Klip yayına girince pantolondaki yırtık dikkatli izleyicilerin gözünden kaçmadı. Rober’in patlak pantolonu sosyal medyanın da diline düştü.(HT Magazin)

Erkekler Birbirini İlk Defa Çıplak Görünce...

$
0
0


First Kiss (İlk Öpücük) videosunun ardından, "Erkek arkadaşlar birbirlerini ilk defa çıplak görüyorlar” videosu çıktı.

First Kiss (İlk Öpücük) videosunu hatırlarsınız, birbirini tanımayan insanlar ilk kez karşılaşıyor ve öpüşüyorlardı.

Peki erkekler için en yakın arkadaşını seneler sonra ilk defa çıplak görmek (ya da ilk defa penisini görmek) nasıl bir şey?

Buzzfeed web sitesi,  bu soruyu yanıtlamak üzere bir video çekti. “Erkek arkadaşlar birbirlerini ilk defa çıplak görüyorlar” başlıklı video, “erkeklik”, utangaçlık gibi konularda geleneksel beklentileri yıkıyor. (ÇT)

İstanbul - BİA Haber Merkezi


Transeksüelin şaşırtan isteği: "Kadın olmak zor geldi, ben tekrar erkek olmak istiyorum."

$
0
0
Yaklaşık 36 bin lira harcayıp kadın olan Chelsea Attonley'nin şaşırtan isteği; "Kadın olmak zor geldi, ben tekrar erkek olmak istiyorum."

İngiltere’de yaşayan 30 yaşındaki Chelsea Attonley, Matthew adında bir erkek çocuğu olarak dünyaya geldi. Ancak daha sonra erkek olmak istemediğini fark eden Matthew, yaklaşık 36 bin liralık ameliyat masraflarını da Ulusal Sağlık Servisine ödeterek kadın oldu ve adını değiştirdi.

İngiliz basınından The Daily Mail'in sitesinde yer alan habere göre; büyüdüğü Chesterfield bölgesinde, kimliğini saklayarak büyümenin zorluklarından bahseden Chelsea, hep, ameliyat olarak kadın olması gerektiğini hissettiği belirtti. Çocukken bile kadın elbiseleri giyiyordu. Ancak Chelsea Attonley, kadın olmaktan da vazgeçti. Her gün makyaj yapmanın, süslenmenin, yüksek topuklu ayakkabılarla yürümenin çok zor ve yorucu olduğunu söyleyen transseksüel kadın, şimdi yeniden ameliyatla erkek olmak istiyor. Yaklaşık 50 bin lira tutarındaki ameliyatı yine Ulusal Sağlık Servisine yaptırmak isteyen Chelsea testosteron iğnesi yaptırmaya başladı bile.

Vatan

Boğaziçi Üniversitesi’nde LGBTİ temalı Osmanlıca şiir dinletisi: ‘Osmanlıca’yı kaynağından öğreniniz’

$
0
0
Milli Eğitim Şurası’ndan sosyal bilimler ve imam hatip liselerinde Osmanlıca dersinin zorunlu olması yönünde tavsiye kararı alınması tartışılırken, Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenecek bir etkinlikte konuya farklı bir noktadan yaklaşılacak.

Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ Çalışmaları Kulübü, perşembe günü Osmanlıca yazılmış LGBTİ temalı şiirlerin okunacağı ‘Lisān-ı Osmānī ve Velev ki İbneyiz’ isimli bir dinleti düzenleyecek. Kulüp üyelerinden tarih öğrencilerinin seslendirdiği şiirlerin ardından, katılımcılara şerbet de ikram edilecek.

Etkinlik tanıtımında, “Osmanlıca tartışmaları süredursun “Osmanlıca” edebiyattaki LGBTİ temalı yazılmış sözleri sözümüz bilip sizleri dinletimize davet ediyoruz. LGBTİ aşklarla inleyen ve inleten “Osmanlıca”yı geliniz, dinleyiniz, içleniniz… Osmanlıca’yı kaynağından öğreniniz” deniliyor.

Etkinlik, basına kapalı ve sınırlı sayıda katılımcıyla, ücretsiz olarak yapılacak. Dinletiye katılmak isteyenlerin en geç 17 Aralık Çarşamba günü saat 17:00’ye kadar bogazicilgbti@gmail.com adresine “LGBTİ OSMANLICA DİNLETİ” konulu mail atmaları gerekiyor.

http://www.diken.com.tr/bogazici-universitesinde-lgbti-temali-osmanlica-siir-dinletisi-osmanlicayi-kaynagindan-ogreniniz/

Martina Navratilova dünyaevine girdi

$
0
0
Dünyaca ünlü Çekoslovak asıllı Amerikalı kadın tenisçi Martina Navratilova uzun zamandır birlikte olduğu Rusya eski güzeli 42 yaşındaki Lemigowa ile Florida'da evlendi.


Uzun zamandır birlikte olan çift geçtiğimiz ay evlenmeye karar vermişler ve bu durumu yakınlarına açıklamışlardı. Kalabalık bir davetli huzurunda yapılan nikah töreninden sonra balayı için tören yerinden ayrılan çift nikahtan sonra mutlu olduklarını söylerken bu evliliğin uzun süreli olmasını temennisinde bulundular. (dha/ZAFER ATAMER)

Steven Edward Dehler by Tibor Golob


2014'ün en seksi erkekleri anketi

$
0
0
  Ali Yörenç
  Arda Turan
  Barış Kılıç
  Berk Oktay
  Berk Cankat
  Buğra Gürsoy
  Burak Özçivit
  Burak Yamantürk
  <Burak Yılmaz
  Çağatay Ulusoy
  Cem Yılmaz
  Engin Altan Düzyatan
  Engin Öztürk
  Erdal Beşikçioğlu
  Erkan Petekkaya
  Gürbey İleri
  Hakan Kurtaş
  İbrahim Çelikkol
  İlker Kaleli
  Kaan Yıldırım
  Kenan İmirzalıoğlu
  Kerem Bürsin
  Kıvanç Tatlıtuğ
  Mehmet Günsür
  Mert Fırat
  Murat Boz
  Murat Dalkılıç
  Özcan Deniz
  Sarp Levendoğlu
  Seçkin Özdemir
  Serhat Teoman
  Serkan Çayoğlu
  Şükrü Özyıldız
  Tarkan
  Tolgahan Sayışman

http://dosyalar.hurriyet.com.tr/anket/2014/seksiler/erkek/

Talat Bulut kilotcak

$
0
0

Mahsun Kırmızıgül’ün 1 Ocak’ta vizyona girecek olan “Mucize” filmi, usta oyuncu Talat Bulut’u bile zorladı. Filmde doğuya tayin olan Egeli bir öğretmeni canlandıran Bulut, Kars’taki çekimlerde rol gereği pantolonu çıkarıp nehre daldı. Elbiselerini ve valizini başının üzerinde taşıyarak nehri 17 kez geçmek zorunda kalan Bulut, “Son yıllarda okuduğum en güzel senaryoydu. Ve kanımca Mahsun’un en iyi filmi oldu” dedi. (Hürriyet)

Morrissey’in Dünyanın En Dobra Adamı Olduğunun 16 Kanıtı

$
0
0

1. 1984’te Margaret Thatcher’a suikast girişiminin başarısız olması üzerine Morrissey: “Brighton Otel bombalamasının en üzücü tarafı Thatcher’ın yaralanmadan kurtulmuş olması.”
morrisey1

2. Morrissey The Cure’a karşı: “Robert Smith tam bir mızmızdan başka bir şey değil.”
morrissey-thecure

3. Morrissey’in yardım kuruluşu Band Aid ve kurucusuna sataşması: “Bob Geldof mide bulandırıcı bir karakter. Band Aid ise popüler müzik tarihindeki en bencil platform.”
morrissey2

4. Morrissey dans müziğinden de nefret eder: “Dans müziği zeka geriliği olanlar için bir sığınak. Sıkıcı insanların sıkıcı insanlar için yaptığı bir müzikten başka bir şey değil.”
morrissey3

5. 1994’te Avustralyalı bir öğrencinin Galler Prensi’ne ateş açması üzerine Morrissey: “Keşke Prens Charles vurulmuş olsaydı; böylece dünya daha ilginç bir yer olabilirdi.”
morrissey4

6. Madonna’ya laf yetiştirmekten bıkmayan Morrissey 1997 yılındaki bir röportajında şöyle der: “Madonna absürd ve rahatsız edici her ne varsa bunların hepsini güçlendiriyor. Çaresiz bir kadınlık çabası. Madonna organize hayat kadınlığına bu dünyadaki her şeyden daha yakın.”
morrissey5

7. The Importance of Being Morrissey belgeselinde Morrissey’in hedefi bu sefer Elton John olur: “Bana Elton John’un kellesini getirin. Bu etin cinayet olarak kabul edilmeyeceği tek durum olabilir.”
morrissey6

8. Morrissey 2009’da Coachella’da sahneden inerken: “Yanan hayvanların kokusu beni iğrendiriyor. Şu an yanan et kokusu alıyorum ve umarım şu an yanan bir insandır.”
morrissey-animals

9. 2011’de 77 kişinin öldüğü Norveç katliamının ardından Morrissey: “Bu, her gün McDonald’s ve Kentucky Fried Chicken’da olanın yanında hiçbir şey.”
morrissey-meat-is-murder

10. Yine aynı sene Billboard’a verdiği bir röportajda Morrissey Lady Gaga’ya verir veriştirir ve tarzının “erotiğin tam tersi ve tam bir sahtekarlık örneği” olduğunu söyler.
morrissey8

11. İngiliz kraliyet ailesinden hoşlanmadığını her seferinde belli eden Morrissey 2012’de bir konsere tüm grup üyeleri ile birlikte “We Hate William and Kate” yazan tişörtlerle çıkar.
morrissey-we-hate-kate-william

12. Popüler kültürün her türlüsünden anında nefret edebilen Morrissey bu sefer Beckham çiftine sataşır ve onları “The Peckhams” olarak nitelendirir. Bununla da kalmayan atarlı abimiz Morrissey Beckham’ların katlanılmaz olduğunu ve eşek sudan gelene kadar dövülmeleri gerektiğini söyler.
morrissey-beckhams

13. Bu sefer de kurban Beyonce olur: “Gergedanların soyunun tükenmesinin sebebi küresel ısınma falan değil; asıl sebep Beyonce’un çantaları.”
morrissey-beyonce

14. Ünlü aşçı Jamie Oliver da Morrissey’in hayvan sevgisinin kurbanlarından: “Jamie Oliver hayatta oldukça bu dünyada hayvanlar için hiçbir umut yok.”
morrissey-jamie-oliver

15. Müzik endüstrisi de Morrisey’in eleştiri oklarının hedefi olur: “İngiltere’de yapılan pop müzik artık sadece çocuklara hitap ediyor. Bir sanatçı iyi değilse onu neden sürekli yüzümüze vurup duruyorsunuz?”

16. En taze Morrissey atarlanması da Şükran Günü sebebiyle Barack Obama’ya. Thanksgiving’i Thankskilling olarak nitelendiren Morrissey: “Şükran Günü adına 45 milyon kuşun vahşi bir şekilde öldürülmesine izin veren Başkan Obama örneğini lütfen görmezden gelin. Milyonlarca kuş öldürülüyor; Obama gülüyor, haha gerçekten çok komik!”

http://listelist.com/morrissey-dobra-aciklamalar/

Engin Kaya'yı yakan tweet

Eşim eşcinsel ne yapmalıyım?

$
0
0
15 yıllık evli 2 çocuk annesi kadın Mustafa Karataş'a kocamın eşcinsel olduğunu öğrendim ne yapmalyım? diye sordu.

Show TV'de yayınlanan Mustafa Karataş ile Muhabbet Saati programında Mustafa Karataş Hoca'ya ilginç bir soru soruldu.

İki tane çocuğu olduğunu söyleyen bir kadın Mustafa Karataş Hoca'ya, 15 yıllık eşimin 8 yıl önce eşcinsel olduğunu öğrendim ne yapmalıyım? diye sordu.

Mustafa Karataş, kadına 'Ateşe odun atmakla ateş söner mi? daha da kızgınlaşır. Nefsin her istediğini yapan insan azıtır. Kimse bana karışamaz her istediğimi yaparım dediğin zaman kendini de yakarsın başkasını da yakarsın birincisi bu.

İkincisi internet ortamında o kadar sapıtanlar var ki Allah kimseyi bu duruma düşürmesin. Tuzağa düşen kolay kolay kurtulamıyor.

Üçüncüsü, eşcinsellik en büyük günahlardan biridir. Lutulik bir kavmin helak olmasına sebep olmuştur. Lut Aleyhisselam'ın hanımı bile bu işlere sessiz kaldığı için Lut kavmiyle birlikte helak olmuştur. Bir kavmin helak olmasına sebep olan bu günah en büyük boşanma sebebidir.

Sen biran önce ondan boşanırsan asla günaha girmezsin. Sen eşinin düzeleceği ümidiyle ona yardımcı oldun ama onun hiç böyle arayışı yoksa günahı vebali hep onundur. Senin burada bir günahın yok. Eşin sana beni böyle idare et der sen de onu böyle kabul edersen sen de o günaha ortak olursun' cevabını verdi.

http://beyazgazete.com/haber/2014/12/19/hocam-esim-escinsel-ne-yapmaliyim-2476272.html

Putin'e "Cinsel yöneliminiz nedir" diye sormak istediler

$
0
0
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bugün yaptığı basın toplantısında Rus lideri protesto etmek isteyenler gözaltına alındı.


Rusya ’nın eşcinsellere karşı katı politikalarını protesto etmek isteyen eylemciler, polise verdikleri ifadede, Putin’e çeşitli sorular sormak istediklerini belirtti.

Independent’ta yer alan habere göre, gözaltına alınan yaklaşık 20 eylemci basın toplantısından 1 saat önce toplantının yapılacağı mekanın önünde toplandı. Toplantı salonuna izinsiz girmeye çalışan eylemciler, polis tarafından engellenince Rus lidere soramadıkları soruları yüksek sesle okudu. Eylemci Nataliya Diodasina, Putin’e, sorulacak sorulardan birinin “Cinsel yöneliminiz nedir?” olduğunu ifade etti.

RADİKAL

Los Vivancos'dan 'Best Of' flamenko

$
0
0





Çocukluklarından bu yana hep birlikte dans eden yedi kardeşten oluşan ve Türkiye'de de çok sevilen flamenko topluluğu Los Vivancos, dünyada ilk kez '7 Hermanos' ve 'Aeternum'un en iyi bölümlerini sergiledikleri 'Best Of' gösterileriyle 17 Aralık'ta Ankara MEB Şura Salonu, 19-20 Aralık'ta ise İstanbul CRR sahnesinde.

Radikal

Salih Keçeci'den Kuşum Aydın'a: O Zaten Biseksüeldir, Davul Gibi Olmuş

$
0
0
Hafta içi her gün TV8 ekranlarına yayınlanan Funda Özkalyoncuoğlu, Jess Molho ve Gamze Karaman 'ın hazırlayıp sunduğu Salih Keçeci'nin magazin gündemini yorumladığı 'Aramızda Kalsın' programı haftanın son bölümü ile izleyicisinin karşını çıktı.

Estetik mağduru olan ünlü sanatçı Kuşum Aydın'ın son görüntüleri herkesi şaşırtmıştı.

''Kuşum Aydın Biseksüeldir''
Aramızda Kalsın'ın bugünkü bölümüne usta gazeteci Salih Keçeci'nin Kuşum Aydın hakkında yaptığı açıklamalar damgasını vurdu. Keçeci, 'Aydın'ın bu hali sadece estetikten dolayı değil. Hormon ilaçları da alıyor. Aydın biseksüel. Aksini iddia eden varsa buyursun' dedi.

Programın sunucusu Jess Molho, Keçeci'nin bu açıklamalarına karşın, ''Saygımız sonsuz, öyle bir açıklama yaptı mı kendisi'' diye sordu. Keçeci'de bu soruya 'Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar' diye cevap verdi.

'Davul Gibi Oldu' 

Keçeci açıklamalarına şöyle devam etti; Vücudunda küçük, tadında
tuzunda estetik vardı. Beş sene önceki hali çok kibar, zayıf, temiz, pırıl pırıl yüzü ve fiziği vardı. Davul gibi oldu davul...

http://beyazgazete.com/video/webtv/televizyon-40/salih-kececi-den-kusum-aydin-a-o-zaten-biseksueldir-davul-gibi-olmus-433388.html

Jess Molho Hakkında
1994 yılından beri TV sunuculuğu yapmaktadır. Sihirli Annem, Çocuklar Duymasın, Dadı, Çarli İş Başında, Yaprak Dökümü, Mahşer, Sardunya Sokak adlı dizilerde rol almış, Oryantal Star'ın da sunuculuğunu üstlenmiştir.Star TV'de yayınlanan Ünlüler Sirki adlı yarışma programında da trapez üzerinde gösteri yapmak üzere yarışmacı olarak bulunmaktadır.Son olarak Fox TV'de Prenses Perfinya adlı dizide oynamıştır. İtalyan Musevisi'dir. Babası İtalyandır ve...

Ayrıksı ve zarif bir melodram

$
0
0
Plastik evrenleri, asi karakterleri, alternatif müzik skalası, cinsel tabularla ilişkisi, anarşist yaklaşımı, punk kültürüyle bağı ve canlı rejisiyle bilinen biseksüel bir yönetmenin olgunlukla imtihanı… “Karda Bir Beyaz Kuş”, eşcinsel sinemanın “Yaşamın Dibi” ve “Kıyamet Kuşağı” gibi kilometre taşlarına imza atan Gregg Araki’nin “Tenin Gizemi”yle başlayan ikinci dönemine ait, gerilimle gizemin dengesini iyi ayarlayan zarif bir melodram... Matem, ölüm, aile, bekaret tabusu gibi temaları sömürüye kaymadan ele alınca, Almodóvar’ın bu türdeki katmanlı eserlerini hatırlatmak, “Annem Hakkında Her Şey”le bağ kurmak kolaylaşıyor.

Yeni Eşcinsel Sineması akımının nevi şahsına münhasır isimlerinden Gregg Araki, sinemaya 80’lerin sonunda girse de 90’ların başındaki tartışmalı eserleriyle anılmıştır. Başyapıt seviyesindeki “Yaşamın Dibi” (“The Living End”, 1991) ve “Kıyamet Kuşağı” (“The Doom Generation”, 1995) ile şöhrete kavuşmuştur. Kendi jenerasyonunda Gus Van Sant ve Todd Haynes’le birlikte ‘en önemli üç isimden biri’ olarak kabul görmüştür. Böylece ABD’de karşıt kültürün ayakları üzerinde duran bir temsilcisi olmuştur.

EŞCİNSEL SİNEMANIN AUTEUR YÖNETMENLERİNDEN

Yönetmen, camp (bilinçli bayağılık estetiği) dünyası, alternatif müziklere (shoegazing türü gibi) ilgisi, anarşist tavrı, cinsel tabuları yıkma arzusu, punk kültürüne yakınlığı, canlı rejisi ve ilişkilere getirdiği eşcinsel/biseksüel yorumuyla bir kimlik oluşturmuştur. Sinemasında her daim bir plastik doku öne çıkarken, buna John Waters kaynaklı, iğneleme kaygılı ince bir mizah da eşlik eder. En azından 1999’da çektiği en piyasa işi filmi “İkisini de Sevdim”e (“Splendor”) kadar süren asi ilk döneminde, homofobik ve muhafazakar kesimleri çaktırmadan eleştiri yağmuruna tutmuştur Araki.

Fransız Yeni Dalgası’nın metotlarını ‘karşıt kültür’ün gözünden yorumlayan Yeni Eşcinsel Sineması’nda yönetmenin bu yıllarını Jean-Luc Godard’a veya Louis Malle’e yakın bulabiliriz. Ama Godard’ın deneyleri ile Malle’in cinsellikle ilişkisini, Rainer Werner Fassbinder’in renkli ve plastik döneminin dokusuyla ve ruhuyla sarmalamak esaslı hedefe dönüşmüştür.

Rengarenk bir dünyada deneyci ve cinsel tabularla haşır neşir Fransız Yeni Dalgası temsilleri görürüz sanki. Tüm bunlar homoerotizmi öne çıkaran bir cinsel özgürlük/fantezi arayışıyla ele alınır. Eşcinsel, heteroseksüel veya biseksüel arzulara hitap etmesi fark etmeksizin, cinsellik Araki’nin sinemasının her daim bir parçası olmuştur. 2004 tarihli “Tenin Gizemi” (“Mysterious Skin”) onun için kilit bir eserdir. Zira orada geçmişinde cinsel tacize uğramış, biri jigololuk yapmaya başlarken, diğeri herkes tarafından dışlanan iki gencin dostluğu anlatılır. Joseph Gordon-Levitt ile Brady Corbet, Araki’yi en ciddi ve dramatik filmine yönlendirmiştir.

MELODRAMI SÜSLEYEN PLASTİK BİR GİZEM


Bu onun olgunlukla ve doğal renklerle imtihanı anlamına gelmiştir aslında. Anna Faris’li karton ve ticari komedi filmi “Smiley Face” (2007) ise yönetmenin iş kazalarından biridir. “Karda Bir Beyaz Kuş” (“White Bird in a Blizzard”, 2014) Araki ciddiyetiyle nefes alan bir film. “Tenin Gizemi” ile birlikte onun kariyerinin nadir edebiyat uyarlamalarından. Araki’nin asi ve dinamik karakterlerinden bir gıdım, cinsellik ve tutku sevgisinden ise fazlaca barındıran eser, temelde ‘matem’ duygusunu keşfe çıkıyor. Ancak karşımızda, ‘ölüm’ ve ‘kayıplar’ üzerinden akan en sıra dışı anne-kız ilişkilerinden biri beliriyor. Laura Kasischke uyarlaması “Bir Nefeste Hayat”ta (“Life Before Her Eyes”, 2006) Uma Thurman-Evan Rachel Wood arasında canlanan, gizem ve gerilim yüklü etkileşimin bir benzeri, edebiyatçının ikinci başarılı sinema uyarlamasında da mevcut.

Yeni Eşcinsel Sineması’nın ikinci kuşağından eşcinsel John Cameron Mitchell’in “Mutluluğun Peşinde”de (“Rabbit Hole”, 2010) ‘matem’le duygusallaşma zafiyetini tekrarlamayan yönetmen, sömürüden kaçmak için her şeyi yapıyor. Adeta “Annem Hakkında Her Şey”in (“Todo Sobre Mi Madre”, 1999) yeğeni olarak anılabilecek bir esere imza atıyor. 17 yaşındaki bir kızın cinsellikle tanışmasını, tutku dolu seks arayışını perdeye taşırken, bu eyleminde Edith Carlmar’ın cesaretiyle klasikleşen “Asi Kız”ı (“Ung Flukt”, 1956) kadar net durmuyor. Aksine arka fonda beliren acıdan, sürpriz finalleri seven bir Araki gizemi çıkarmak istiyor.

ANNE İLE KIZ SAÇ SAÇA BAŞ BAŞA

Amerikan banliyösünde bir ‘hagsploitation’ ya da ‘psycho-biddy’ atmosferi canlanıyor. Sanki “Strait-Jacket” (1964) veya “Mommie Dearest” (1981) kıvamında delilikten beslenen bir anne-kız çekişmesi izliyoruz. Bu kadınların arasındaki kavgaları merkezine alan psikolojik-gerilim şablonu, çıtır sevgili rekabetine kadar uzanırken, Green’in Woodley’nin karşısında sürekli arıza çıkması ve saçlarını bozması tedirgin edici Joan Crawford siluetini akla getiriyor.
Araki, aslında kitsch öğelerden beslenme ezberini sürdürüyor. “Tenin Gizemi”nden itibaren başlayan baskın plastik dünyayı çocukların/gençlerin hayalinde, rüyasındaymış gibi gösterme arzusu bir kez daha açığa çıkıyor. “Gümmm”de (“Kaboom”, 2010) kıyamet filmine kaykılan bu yorum, aslında “Karda Bir Beyaz Kuş”ta sürekli uyanırken çekilen Kat’in etrafında dönüyor. En nihayetinde de onun gerçeküstücü tablolarla sarılmış, ultra camp beyaz kabus sahnelerine kadar uzanıyor.

80’LERDE GEÇEN BİR DOUGLAS SIRK FİLMİ GİBİ


Karların altında yatan anne bedeni filmin ana imajı olarak zihnimize kazınıyor. Aslında 1988’de annesini kaybeden karakterimiz, uzun süre bu olayın gerçekliğini sorgulasa da esas mesele farklı gelişiyor. Dramatik yapı, pembe dizilere yakın bir omurgaya kavuşurken, bu plastiklik avantaja dönüşüyor.

Araki, seyirciye istediğini vermiyor. Aksine çıplak bir Shailene Woodley, seks sahneleri, gerçeküstücü kabus sahneleri ve sürekli uyanan bir karakterle, flashback anlatılarını anlamlandırıyor. 1988-1991 arasında, tam gününü bilmediğimiz havada kalan akış ilgi çekici... ‘Parlak renkler’ arka plandan her daim içeri sızarken, 80’lerde geçen bir Douglas Sirk filmi izlenimi de yaratılıyor.

İŞLEVSİZ AİLE YAPAYLIKTAN BESLENİYOR

Sheryl Lee’nin varlığı David Lynch malzemesine dönüşürken, eşcinsel arkadaş ekibi de ayrı bir katkı yapıyor. Meselenin özü temelde banliyödeki yan komşuyla ilişkinin yarattığı cinsel arayış, cinsellikle tanışma klişesi... Annenin rekabete girmesi de bir zalimlik getiriyor. Ama asla gerçek bir anne duygusu, bir evlilik iradesi hissedemiyoruz.

Araki kendi gençlik dönemine denk gelen bir periyoda odaklanırken, bir bakıma yaşadığı sıkıntıları da öne çıkarıyor. Ergenleri ele alma arzusunu bir kez daha gösteriyor. Ama cinsel fantezi adına net adımlar atmıyor. “Tenin Gizemi” geleneğini izleyip onu “Annem Hakkında Her Şey” yoluna sokuyor. Sürekli yapay bir kostümün, plastik set tasarımının, parlak renklerin anlamını kavramamız istenirken, arkadan ‘eşcinsel yorumu’ çıkıyor.

ÜÇ FORMÜLDEN BESLENEN ARAKI MELODRAMI

Araki geleneğinden bir melodram böylece beliriyor. Ölüm, matem, kayıplar, intikam, sadakat gibi kavramlar, dramatik yapıda çok farklı yerlere yerleştiriliyor. Böylece “Karda Bir Beyaz Kuş”, “Annem Hakkında Her Şey”, “Mommie Dearest” ve “Asi Kız”ın, üç ayrı köşeye itilmiş formülün bir karışımı olarak canlanıyor. 50 yaşını geçen biseksüel bir yönetmenin Almodóvar’ın olgunluk yıllarındaki geleneğine tutunma arayışı bu temelde…

Melodramatik öğelerle bezeli bir şablon denenirken, aslında hüzünle, kayıplarla, aileyle, evlilikle, başarıyla dalga geçmek hedef... “Kıyamet Kuşağı” kadar sert olmamak bu noktada anlam kazanıyor. Ergen kızın cinsel arayışı, çekişme kurallı anne-kız ilişkisi ve banliyöde geçen plastik melodram her türlü incelemeye açık hale geliyor. Amerikan orta sınıf ailesinin sıradan dünyasından birçok şey bu sayede önümüze dökülüyor.

Araki, kendi jenerasyonundan Todd Haynes’in bir Douglas Sirk filminden esinlenerek Technicolor renkleriyle çektiği melodram başyapıtı “Cennetten Çok Uzakta”ya (“Far From Heaven”, 2002) selam çakmış burada sanki. Oradaki 50’ler atmosferini 80’lere taşımış. Bu da kendine en uygun rolü bulan Shailene Woodley’nin fiziksel özelliklerini de kullanmasını iyi bilen başarılı performansına alan açıp, “Aynı Yıldızın Altında”da (“The Fault in Our Stars”, 2014) düştüğü gülünç durumu unutturmasını sağlıyor.

Kerem Akça - habertürk

Usher'a cinsel teklif: "Cep telefonunu içimde şarj etmek ister misin?"

$
0
0
ABD'li R&B şarkıcısı Usher, Miami'deki bir gece kulübünde şok bir teklifle karşılaştı.


Eğlenmek için gittiği kulüpte Usher'ın etrafını saran kadın hayranlarından biri, 36 yaşındaki şarkıcıya, "Cinsel organımın içinde cep telefonunu şarj etmek ister misin?" diye sordu.

İsmi açıklanmayan kadının sorusu, Usher ve masasının etrafındaki korumalar dahil çevredekileri hem şaşırttı hem de güldürdü.

Usher yaklaşık iki hafta önce Miami'deki "Art Basel" fuarındaki bir sanat çalışması kapsamında bir kadının cinsel organında cep telefonunu şarj etmişti.

Hürriyet

İngiliz şarkıcı Elton John erkek sevgilisiyle evleniyor

$
0
0
Dünyaca ünlü İngiliz şarkıcı Elton John, 2005 yılında "medeni ortaklık" yoluyla hayatını birleştirdiği David Furnish ile bu hafta sonu evlenecek

İngiliz basınında yer alan haberlere göre, 21 Aralık 2005'te "medeni ortaklık" adı altında eşcinsel çiftlerin hayatlarını birleştirebildiği uygulamaya dahil olan John ve Furnish'in, "medeni ortaklıklarının" 9'uncu yıldönümlerinde resmi olarak evlenecekleri bildirildi.

Ünlü şarkıcı, İngiltere'de geçen mart ayında eşcinsel evliliğin resmi ve yasal olarak kabul edilmesinin ardından evleneceğini duyurmuştu.

 ELTON JOHN SANDALYEYE OTURMAYA ÇALIŞIRKEN DÜŞTÜ

67 yaşındaki Elton John ve 52 yaşındaki David Furnish'in aile üyeleri ile David Beckham ve Elizabeth Hurley gibi ünlülerin davetli listesinde yer aldığı nikah töreninde, çiftin yüzüklerini evlat edindikleri çocuklarının taşıyacağı belirtildi. Nikah töreninin, İngiltere kraliyet ailesinin resmi konutunun da bulunduğu başkent Londra yakınlarındaki Windsor kasabasındaki evlerinde yapılması bekleniyor.

İngiltere'de ve Galler'de bu yıl çok sayıda eşcinsel çift evlendi. İngiltere'deki tüm siyasi partilerin desteklediği "eşcinsel evliliğin resmi olarak kabul edilmesini"öngören yasa tasarısı, geçen yıl temmuz ayında Kraliçe 2. Elizabeth tarafından onaylanmıştı. Yasanın onaylanmasıyla ülkede eşcinsel çiftler artık resmi törenlerin yanı sıra onay almaları durumunda dini törenlerle de evlenebiliyor. Ayrıca daha önce "medeni ortaklık" yoluyla hayatını birleştirmiş eşcinsel çiftler, bunu "evliliğe"çevirebiliyor.

İngiltere'de "medeni ortaklık" adı altında eşcinsel çiftler 2005 yılından bu yana hayatını birleştirebiliyordu. Ancak eşcinsel çiftler kiliselerde ve dini kurumlarda evlenemiyor ve "evli" olarak adlandırılmıyordu.

AA

Adam Boguta by Piotr Serafin

Viewing all 15059 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>