Quantcast
Channel: Gay Haber
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live

LGBT'li çalışanlar için yöneticilere eğitim veriliyor

$
0
0
Şirket yönetiminde yeni trend çeşitlilik ve kapsayıcılık. Bu, farklı cinsiyetlerin, tercihlerin, engeller ya da milliyetlerin aynı organizasyon içinde daha fazla temsil edilmesini hedefl eyen sistemin bir de endeksi oluşmuş: DiversityInc.

https://www.dunya.com/kose-yazisi/bu-sirkette-ceo-priminin-10u-cinsiyet-esitliginden-geliyor/404933



Uluslararası LGBT kuruluşlarıyla yakın temasları olan ve bu konuda çalışmalarıyla bilinen Dr. Anand’a Sodexo’nun farklı cinsel tercihleri de kapsayıp kapsamadığını sorduk. Anand’ın verdiği bilgilere göre şirket yönetmeliğinde LGBT’lileri kapsamakla ilgili birçok madde var. Öncelikle Amsterdam Deklarasyonu’nu imzaladıklarını aktaran Dr. Anand, bunun gereklerini yerine getirdiklerini söylüyor. Anand, “Şirket içinde LGBT forumları kurduk. Bir yöneticinin ekibinde LGBT’li çalışan varsa onunla iletişimi konusunda eğitimler veriyoruz. Bundan o çalışanın da haberi oluyor. İnsanların kendilerini daha rahat ifade etmelerini sağlayan araçlar geliştirdik. ABD’deki şirketimizde bir erkek çalışan, partnerinin vefat ettiğini, ancak yönetmelik kurallarına uymadığından ölüm izni kullanamadığını söyledi. Bunun üzerine ABD’de şirket prosedürünü değiştirdik. Hayat arkadaşı transseksüel de olsa aynı haklardan yararlanılmasını sağladık. Bu tüm haklar için geçerli. Örneğin transseksüel ameliyatları sağlık sigortası kapsamına alındı” dedi.

Tolga Güleç rol gereği bile olsa şiddete karşı

$
0
0

Büyük bir hayvansever olduğunu açıklayan Tolga Güleç, senaryo gereği de olsa şiddet ve tecavüz sahnesinde oynamayacağını ama onların dışındaki rolleri oynayabileceğini söyledi.


Kelebek

Supermodel River Viiperi

Yahudi bir ailenin kucak açtığı eşcinsel genç, artık sinagoga gidiyor!

God & Leo by Lëo Castro

ABD ordusu ilk kez resmi olarak transseksüel birinin orduda hizmet etmesine izin verdi!

Yeni Akit: Devlet "Osmanlı'da Oğlancılık" iftirasına "Dur" dedi!

$
0
0
Rıza Zelyut'un Batılı kaynakların fantezilerine dayanan ve ahlaksızlığı özendiren zihniyetin yalanlarıyla beslenen iftira kurgulu kitap, "çocukların safi zihinlerini kirletme tehlikesi" ve "Osmanlı milletinin geneline yönelik bir iftira olması" nedeniyle toplatıldı.

Hem ahlaksızlık ve LGBTİ sapkınlığını özendiren hem de "çocuklara cinsel istismar"ı toplumun tamamına mal ederek ahlaksızlığı istismar eden zihniyete "dur" denildi.

Araştırma olduğu iddia edilen fakat Batılıların fantezilerini Osmanlı'ya mal etmeye çalışan Rıza Zelyut'un iki yıl önce Kaynak Yayınları'ndan çıkan "Osmanlı'da Oğlancılık" adlı iftira kurgulu kitabı TC Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun 25 Ocak 2018 tarihli kararıyla muzır neşriyat kapsamına alındı.

Kurulun kararında “…doğruluğu şüpheli olan, yazarın kendine göre seçtiği çeşitli kaynaklardan alıntılar yaparak adeta Osmanlı toplumunun tümüne şamil bir yaşam biçimi gibi ortaya koyduğu müşahede edilmektedir” ifadeleri yer aldı.

OSMANLI'YA ATILAN AHLAKSIZ ÇAMUR İÇİN SKANDAL SAVUNMA

Kaynak Yayınları skandal bir savunma yaptı.

Kitabın, Osmanlı dönemi yazar ve şairlerinin eserlerinden yararlanılarak kaleme alındığını iddia eden Kaynak Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Tunca Arslan "Kitapta alıntılanan klasikleşmiş Osmanlı eserleri, halen kütüphanelerimizde koruma altındadır. Osmanlı padişahlarınınkiler de dahil çeşitli şairlerin divanları, şehrengizler, başta “Evliya Çelebi Seyahatnamesi” ve Gelibolulu Ali’nin “Ziyafet Sofraları” olmak üzere Osmanlı kültür ürünlerinin incelenmesiyle hazırlanan “Osmanlı’da Oğlancılık” kitabının “muzır neşriyat” ilan edilmesi, TC Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun, her şeyden önce Osmanlı kültüründen habersiz olduğunu göstermektedir." savunmasını yaptı.

FANTEZİ KİTABIYLA ÇOCUKLARI KORUYACAKLARMIŞ

Kitabın çocuklara yönelik tecavüzleri engelleyeceğini iddia eden Arslan "Çocuklara yönelik taciz ve tecavüz olaylarına dair haberlerin ne yazık ki arttığı son dönemde, söz konusu kitap küçüklere zarar vermek veya onların manevi yapılarını olumsuz etkilemeyi değil, tam aksine o yapıyı deşifre ederek çocuklarımızı bu eğilimden korumayı amaçlamıştır" ded.

https://www.yeniakit.com.tr/haber/devlet-osmanlida-oglancilik-iftirasina-dur-dedi-428942.html

TRT'den ünlü sanatçılara yasak!

$
0
0
TRT'den ünlü sanatçılara yasak! TRT'nin yasakladığı şarkıların tam listesi Facebook paylaş Twitter paylaş Google+ paylaş Yorum Yaz 28.02.2018 Saat: 17:33 Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), aralarında ünlü sanatçıların da bulunduğu yüzlerce şarkıyı yasaklama kararı aldı. İşte yasaklanan şarkıların listesi... 



12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesi ve sonrasında bestecisi Ermeni olduğu, halkı isyana teşvik ettiği, devlet memurunu yerdiği, Yassıada’yı çağrıştırdığı, erotik bulduğu, sözlerinde ‘Deniz’ adı geçtiği, halkı içmeye ve intihara teşvik ettiği gibi gerekçeyle çok sayıda şarkı ve sanatçı TRT’de uzun yıllar yasaklanmıştı. Aradan 40 yıla yakın süre geçmesine rağmen TRT’deki yasaklar yeniden hortladı ve 208 şarkı çeşitli gerekçelerle yasaklandı.

Bir süre önce Erzurum Türküsü “Hele Dadaş Hoşmusan”ın sözlerinin değiştirilmesiyle gündeme gelen TRT’de, aralarında ünlü sanatçıların da seslendirdiği 208 şarkı yasaklandı. TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı’nca yapılan denetimlerde, 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı, sözleri nedeniyle 6112 Sayılı Kanunu 8. Maddesi 1. fıkrasının ilgili bentleri gereğince TRT’nin 14 kanalında yayınlanmıyor.

KORAY AVCI, ONUR AKIN, SILA, NÜKHET DURU, BERKAY, DEMET AKALIN, BENGÜ VE NAZAN ÖNCEL’ E DE YASAK

1980 Darbe sürecini anımsatan yasaklamalardan Koray Avcı, Onur Akın, Sıla, Nükhet Duru, Berkay, Demet Akalın, Bengü, Nazan Öncel gibi ünlü sanatçıların seslendirdiği şarkılar da payını aldı. Diğer müzik kanalları ve internet ortamında çok sayıda kişinin dinlediği tanınmış ses sanatçısı Sıla’nın seslendirdiği beş şarkı TRT’den veto yedi. TRT’de 2016 yılında 32 bin 248 program denetlenirken, 2 televizyon programı, 30 televizyon reklamı spotu, 8 radyo reklamı spotu, 142 Türkçe şarkı sözü, 66 Kürtçe şarkı sözü olmak üzere toplamda 248 metaryal çeşitli gerekçelerle yayınlanamaz raporu aldı.

Sayıştay raporuna yansıyan tespitleri TRT KİT Alt Komisyonu’na taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, yasaklanan program ve şarkıları sordu. TRT Yönetimi tarafından KİT Komisyonu üyelerine verilen yanıtta “Akıl Çıkmazı”, “Dört Duvar Özgürlük” isimli programların ve 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı sözünün 6112 Sayılı Yasanın 8. Maddesi 1.fıkrası ilgili bentleri çerçevesinde yasaklandığı belirtildi.

“GÜNÜMÜZ SANATÇILARINA DA İADE-İ İTİBAR OLACAK MI”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bir dönem çok sayıda şarkıyı yasaklayan TRT Müzik Denetleme Kurulu’nun bugün adı TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı olarak değiştirilmiş ancak anlayış da en ufak bir değişim olmamış. Geçmişte bestecisi Ermeni olduğu, halkı isyana teşvik ettiği, devlet memurunu yerdiği, Yassıada’yı çağrıştırdığı, erotik bulduğu, sözlerinde ‘Deniz’ adı geçtiği, halkı içmeye ve intihara teşvik ettiği gibi gerekçeyle çok sayıda şarkı ve sanatçı TRT’de yasaklanmıştı. Bu sanatçılar arasında kimisi ölmesine rağmen milyonların sevgilisi olmaya devam eden Barış Manço, Orhan Gencebay, Musa Eroğlu, Cem Karaca, Zülfü Livaneli, Adnan Şenses, Arif Sağ, Nurhan Damcıoğlu gibi çok sayıda sanatçımız vardı. TRT, 2013 yılında darbe döneminde ‘yayınlanamaz’ kararı verdiği ‘Yasaklı Şarkılar’a iade-i itibar yaparak, özel bir program hazırlamıştı. Peki bugün yasakladığı ses sanatçıları için ne yapacak? Usta sanatçı Orhan Gencebay 2010 yılında yaptığı bir açıklamada ‘Türk müziğinin gelişmesine en büyük darbeyi TRT'nin bu katı kuralları, tabuları vurmuştur. TRT'nin verdiği zararı kimse vermemiştir’ diyerek yasaklı dönemi özetlemişti. Darbe dönemi çok gerilerde kaldı ancak AKP iktidarında hemen her konuda darbe dönemini dahi aratan gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Teknolojik gelişmeler sayesinde insanların şarkılara ve sanatçılara ulaşması bu denli kolayken, internet üzerinden milyonlarca kez dinlenebiliyorken ‘TRT hala daha neyin peşindedir’ merak ediyorum. Bu ayıptan bir an önce dönülsün.

” ATATÜRK’E HAKARET EDEN PROGRAMLARA YASAK YOK

CHP Milletvekili Atila Sertel, özellikle TRT Müzik kanalında Saray’a giden sanatçıların şarkılarının, konserlerinin sıklıkla yayınlandığını belirterek, “Saray’a gidenlerin, Saray’a yakın olanların şarkıları, eserleri devletin kanallarında ardı ardına yayınlanırken, Atatürk düşmanları sıklıkla TRT ekranlarında boy gösterirken, Atatürk’e hakaret edilen dizi ve programlara herhangi bir yasak konulmazken, halkın parasıyla ayakta duran TRT’de halka malolmuş çok sayıda sanatçının ve seslendirdikleri şarkıların yasaklanması tam da AKP iktidarını yansıtmaktadır” diye konuştu.

BİR ARPA BOYU TRT

Uzun yıllar önce çok sayıda şarkı “Komik” gerekçelerle TRT’de yasaklanırken günümüzde ise yasaklanan şarkıların birçoğunda içki ve cinsellik çağrıştıran sözlerin yer alması dikkat çekti. Örneğin; Barış Manço’nun “Arkadaşım Eşşek” şarkısı; İnsanın arkadaşı eşek olamaz, “Lambaya Püf De” şarkısı erotik bulunduğu, Musa Eroğlu’nun “Yolun Sonu Görünüyor” türküsü intiharı özendiriyor gerekçesiyle, Orhan Gencebay’ın “Batsın Bu Dünya” isimli şarkısı düzene isyan var gibi komik gerekçelerle yasaklanmıştı.

https://www.a24.com.tr/trtden-unlu-sanatcilara-yasak-trtnin-yasakladigi-sarkilarin-tam-listesi-haberi-40118996h.html?h=50






Homofobik GAP’a açılan davanın altıncı duruşması görüldü

$
0
0
Türkiye’nin dört bir yanında cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimi nedeniyle işyerlerinde ayrımcılığa ve şiddete maruz bırakılan emekçiler hakları için mücadele ediyor.


Uluslararası tekstil firması GAP’ın Türkiye şubesinde eşcinsel bir çalışanın mobbinge maruz bırakılması ve istifaya zorlanması ile ilgili davaya dün devam edildi. İstanbul 9’uncu İş Mahkemesi’nde görülen altıncı duruşmada, davacı M.G. ile birlikte çalışan bir tanık, “Personel müdürünün davacıya eşcinsel olması nedeniyle aşağılayıcı tarzda bakışlarına şahit oldum” dedi. Davacı M.G. ise 10 yıl çalıştığı şirkette hiçbir sorun yaşamazken personel müdürü değişikliği ile birlikte mobbinge maruz bırakıldığını anlattı.

Dava, şirketin tanıklarının dinlenmesi için 7 Haziran’a ertelendi.

M.G.’nin avukatı Eren Keskin, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “LGBTİ bireylerin her alanda verdikleri mücadele son derece önemli. İşyerinde cinsel kimliği nedeniyle hak ihlaline uğrayan çok sayıda insan var. Bu davanın onlara örnek teşkil edeceğini düşünüyorum” diye konuştu.

https://www.birgun.net/haber-detay/homofobik-gap-a-acilan-davanin-altinci-durusmasi-goruldu-206268.html

Reklamlarında iki erkeği öpüştürünce 10 bin takipçi kaybettiler

$
0
0
Hollandalı erkek giyim firması SuitSupply, iki erkeğin öpüştüğü bir reklam yayınladı. Sırf bu yüzden, kampanyanın başlamasından bu yana şirket 10 binin üzerinde Instagram takipçisi kaybetti.

Reklamcılık hakkında pek bir şey bilmiyorum ama şöyle bir etrafıma baktığımda saçmasapan reklamlar gördüğümü söyleyebilirim. Özellikle moda ve parfüm reklamları bi' acayip oluyor. Hedef kitleye iyi olduğunuzu, sağlam olduğunuzu veya iyi kokuyor olduğunuzu söyleyebileceğiniz milyonlarca yaratıcı yol bulunabilir gibi geliyor.

En fenaları da, erkekleri hedefleyen reklamlar... Her türlü güzellik ve temizlik ürününü ultra maskülen göstermek istedikleri için aşırı saçmalıyorlar. Bu reklamların birkaç ortak özelliği var.

Birincisi, içlerinde ya cinsellik ya da romantizm öğeleri bulunuyor. Dior reklamını hatırlayın... Bir adam gözlerini dikmiş karşısındaki kadının yürüyüşünü izliyordu. Calvin Klein reklamına bakın... Bir erkek ve bir kadın çılgıncasına sarılıyorlardı. Yıl olmuş 2018, bırakın artık bu klişeleri! Erkeklere bir şey satabilmenin tek yolu, "Aldığınız bu ürün kadınları etkileyecek" mesajı vermek mi? Bu kadar mı sığsınız? Peki bu yolla, homoseksüelleri dışlamış olmuyor musunuz? Kadınlardan etkilenmeyen erkekler ne olacak?

Bir Hollandalı erkek giyim firması olan SuitSupply de benim gibi düşünüyor. Birkaç ay önce, iki erkeğin öpüştüğü bir reklam yayınladılar. Sırf bu yüzden, kampanyanın başlamasından bu yana şirket 10 binin üzerinde Instagram takipçisi kaybetti. (Neden reklamcı olmadığımı şu an anladım.)

SuitSupply'ın CEO'su Fokke De Jong şöyle demiş:

"İnsanlar arasındaki tutku, moda reklamcılığının önemli bir parçası. Erkekler arasındaki ilişkiyi anlatan bir kampanya yapmakta geciktik. Ciddi satışlar yaptığımız bazı ülkelerin bu konuda bizim gibi düşünmediğini, çelişen görüşlere sahip olduğunu ve bunun bize olumsuz etki edeceğini biliyordum."

CEO'nun bu açıklaması nedeniyle, öpüşen erkeklerin fotoğrafları bazı şirketler tarafından gösterimden kaldırıldı.

CEO Jong, Birleşik Arap Emirlikleri ve Rusya gibi LGBTİ hakları konusunda negatif bakış açısına sahip olan ülkelerin, bu görüntülere yasak getirmeleri durumunda imajlarının zorlanacağına inanıyor. Sizce de öyle mi? Bu fotoğrafların 2018 dünyasında ne gibi bir zararı olabilir ki?

http://www.milliyet.com.tr/bu-unlulerin-lise-donemlerinde-nasil-gorundugunu-merak-ediyor-musunuz--mola-3564/

Erkeklere Seslenen Bir Marka Gay Erkekleri de Odağına Alırsa

$
0
0
Takım elbise markası Suitsupply, son koleksiyonunu tanıtmak için iki erkeği gay bir ilişki içerisinde gösteriyor ve sosyal medyada pek çok olumsuz tepkiyi göze alıyor.


Erkekler için takım elbise tasarlayan Hollandalı Suitsupply; daha önce de bir çok kez gündeme gelmişti. Markanın ilk dikkat çeken işi, 2016 yılındaki dev kadın görüntüleri üzerine yerleştirilmiş minyatür erkekleri kullandığı reklam kampanyasıydı. Geçtiğimiz yıl ise markanın kardeş firması olan ve kadınlara seslenen Suistudio, çok konuşulan bir çalışma yaratarak ön plana güçlü kadınları koyarak erkekleri objeleştiren bir yaklaşımla geldi. Suistuido’nun moda dünyasının alışıldık kalıplarını zorlayan, sorgulayan bakış açısı; Suitsupply’ın İlkbahar-Yaz 2018 kampanyasında da devam ediyor ve marka koleksiyonu tanıtmak için gay erkekleri kullanıyor.

Avrupa’da fiyat, kalite ve tarz birleştiren bir marka olarak saygın bir yere sahip olan Suitsuppy, korkusuz bir marka. Tartışmadan, olumsuz tepkiden korkmadan kendi bakış açısını sunmaktan çekinmiyor. Bu son kampanyasında da aynı duruş var. Eşcinsel aşkı betimleyen görselleri saklamadan, ima etmeden gayet açık ve net bir şekilde yayınlayan Suitsupply, beklendiği üzere özellikle sosyal medyada feci tepkilere de hedef oldu. Markanın umrunda mı? Pek değil gibi.

Marka Moda Dünyasının Kalıplaşmış Algılarını Zorluyor
“Find your perfect fit” sloganıyla yayınlanan kampanya, şık Suitsupply takım elbiseleri içerisindeki yakışıklı adamları gösteriyor. Aslında sıradan moda reklamlarından tek farkı bu yakışıklı adamların fıstık gibi bir kadınla etkileşim içerisinde olmak yerine birbirlerine ilgi gösteriyor olmalı. Onun ötesinde aslında hiçbir şey yok. Ne aşırı bir erotizm, ne fazla bir seksapel. Heteroseksüel bir ilişki içerisinde görsek bir kez daha dönüp bakmayacağım bir moda görseli, bahsedilen çift gay olunca “cüretkar” bulunabiliyor. Suistudio nasıl ki moda dünyasında kalıplaşmış güçlü erkek-detaylaştırılmış kadın algısıyla oynadıysa bu kampanya da aynı şekilde homoseksüellik ve heteroseksüellik kalıplarını sorguluyor.

Eşcinsel İki Erkek Mi? Olamaz!
Kampanyayı takdir edenler yok değil elbet ama kampanyayı yerden yere vuranlar da çok. Özellikle de öpüşen iki erkeğin görüldüğü fotoğrafın altında en iyisi “iğreenç” ile başlayan “Bu nedir, sırada keçiler ve adamlar mı var?”a seyreden bir yelpazede hakaret, homofobi ve hoşgörüsüzlük farklı sosyal medya platformları üzerinde gırla gidiyor.  Çarşamba günü Instagram üzerinde yayına giren kampanyanın ertesi günü 12 bin takipçi kaybettiklerini de belirtiyor. Sadece sosyal medyada takipten çıkmakla yetinmeyenler de markaya boykot çağrıları yapıyor.

http://www.milliyet.com.tr/bu-unlulerin-lise-donemlerinde-nasil-gorundugunu-merak-ediyor-musunuz--mola-3564/

Asaf Avidan 2. kez İstanbul'da

$
0
0
İsrail doğumlu müzisyen Asaf Avidan, The Study Of Falling Solo turu kapsamında İstanbul’a geliyor. 13-14 Mart’ta Zorlu PSM Stüdyo’da sahne alacak 


Altın ses George Perris: Tarkan'la şarkı söylemek isterdim

$
0
0

Annesi Fransız, babası Yunan George Perris’in. Dünya basını tarafından “altın ses” olarak anılıyor. 40’tan fazla ülkede sahneye çıkan Perris, 28 Şubat’ta İstanbul’da müzikseverlerle buluşacak. “Tarkan ve Sertab Erener ile çalışmayı çok isterim” diyen şarkıcıyla müziğini ve İstanbul’da vereceği konseri...

http://www.haberturk.com/george-perris-istanbul-da-1850397

İranlı kadın şef Nezhat Amiri tabuları yıktı

$
0
0
İran’ın ilk ve tek kadın orkestra şefi Nezhat Amiri, 71 üyeli orkestrayı yönetti


İran’ın ilk ve tek kadın orkestra şefi Nezhat Amiri, hafta sonunda Tahran’ın en büyük opera salonunda 71 üyeli orkestrayı yönetti.

Gazete Habertürk'te yer alan habere göre 57 yaşındaki Amiri böylece 38 yıllık müzik kariyerini en üst seviyeye taşıdı. Amiri, “Başarımın tanınması için 38 yıldır mücadele verdim. Baştan beri akıntıya karşı yüzüyordum” dedi.

http://www.haberturk.com/iranin-ilk-ve-tek-kadin-orkestra-sefi-nezhat-amiri-1846854

Supermodel Kit Butler


Saadet Aksoy ışıl-ışıl!

Burcu Güneş'ten etnik bir deneme!

Sertab Erener - Alem

Yeni bir cinsel kimlik: Trans-tür!

$
0
0
Ameliyatlarla kendini ejderhaya çeviren transseksüel kadın

Dünyanın tuhaflıkları saymakla bitmiyor. ABD’li bu transseksüel kadın – ejderha, şimdiki haline dönebilmek için 45.000 dolar harcamış!


Gerçekten tuhaf bir insanlık hikayesi ile karşı karşıyayız. Fotoğrafta gördüğünüz garip arkadaşın ismi Eva Tiamat Medusa. Kendisini bu şekle sokmadan önce aslına ABD’deki büyük bir bankada genel müdür yardımcılığı yapıyordu. Ancak söylediğine göre AİDS olduğunu öğrenince her şey değişti. Çünkü Eva bir insan olarak ölme fikrine hiç sıcak bakmıyordu…

İşini bırakan Eva, her zaman hayalini kurduğu “sürüngene dönme” hazırlıklarına başladı. “Peki neden illa sürüngen?” diye merak ediyorsunuz muhtemelen. Şöyle ki Eva daha beş yaşındayken ailesi tarafından terk edilmiş. O tarihten sonra ana babasını çıngıraklı yılanlar olarak bellemiş. Anlayacağınız aslında ortada bir dram var.

Kendisi dönüşümüne ilk başta sadece dövmelerle başlamış. Ancak zamanla işler ciddileşmeye başlamış. Önce burnunu yeniden dizayn etmiş. Sonra kulaklarını kökünden kestirmiş. Gözlerinin beyazını yeşile boyatarak da sürüngenlere benzer bir görünüm kazanmış. Tüm bunların toplam maliyeti ise 40,000 avrodan fazla olmuş.

Dünyada kendisinden daha modifiyeli başka kimse olmadığını iddia eden Eva, 53 yaşına kadar eşcinsel bir adam olarak yaşadığı hayatına artık transseksüel bir kadın ve kendi tanımlamasıyla bir ejderha olarak devam ediyor. Ayrıca ana amaçlarından birinin de insanken başka bir canlıya dönüş yapan insanları, yani trans-tür kavramını da dünyaya tanıtmak olduğunu belirtiyor.

https://storia.me/tr/@Nactrem/ameliyatlarla-kendini-ejderhaya-ceviren-1bepqd

Transseksüellere zihinsel sağlık problemi teşhisi

$
0
0
ABD'de Cinsiyet Değiştirme Ameliyatları Giderek Artıyor

ABD'de eşcinsel evliliğin 2015 yılında yaygınlaşmasından bu yana her şey düzeliyormuş gibi görünse de hala bu eşcinsel sağlığının iyileştirilmesi için uzun bir yol görünüyor. 2000 ile 2014 yılları arasında toplamda 4.118 cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleşti. Hastaların yüzde 40'ında zihinsel sağlık teşhisi de vardı.

Bilim insanlarının Amerika'daki cinsiyet değiştirme ameliyatı bilgilerinde büyük boşluklar bulunuyor. Her yıl büyük oranda artan cinsiyet değiştirme ameliyatları ne kadar yaygın? Kimler yaptırıyor ve sigorta karşılıyor mu?

ABD'de yapılan yeni araştırmalar, her zamankinden daha fazla kişinin cinsiyet değiştirme ameliyatı olduğunu ve bu operasyonların büyük bir kısmının sigortalar aracılığıyla açığa çıktığını ortaya koydu. ABD'de eşcinsel evliliğin 2015 yılında yaygınlaşmasından bu yana her şey düzeliyormuş gibi görünse de hala bu eşcinsel sağlığının iyileştirilmesi için uzun bir yol görünüyor.

Harvard ve Johns Hopkins üniversitelerinden bilim insanları tarafından Journal of the American Medical Association'da yayınlanan makaleye göre, sağlık hizmetlerinde cinsiyet kimliğinin artık bir rutin haline gelerek standartlaşması ve rapor edilmemesinden dolayı ABD'de cinsiyet değiştirme ameliyatı sayısının tahmin edilmesi yönündeki çabalarda metodolojik zorluklar ortaya çıkıyor.

Bu yeni araştırma, bir hastaneyi ziyaret eden ve uygun olmayan cinsel kimlikle ilgili bir teşhis koduna sahip yaklaşık 38.000 yetişkin hastadan gelen verilerin analizi sonucu ortaya çıktı. Araştırmada genel olarak şu bulgulara rastlandı:

Hastaneleri herhangi bir nedenle ziyaret eden ve transseksüel olarak nitelendirilen hastaların sayısı ve oranı, 2000 yılı ile 2014 yılı kıyaslandığında üç kat arttı.

2000 ile 2014 yılları arasında toplamda 4.118 cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleşti. Hastaların yüzde 40'ında zihinsel sağlık teşhisi de vardı.

http://www.webtekno.com/abd-de-cinsiyet-degistirme-ameliyatlari-giderek-artiyor-h41748.html
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>