Quantcast
Channel: Gay Haber
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live

AB sapkınları fonluyor

$
0
0
Kendilerini LGBTİ olarak tanımlayan eşcinsel sapkınların hızla dernekleştikleri ortaya çıktı. Türk aile yapısının bozulmasını arzu eden Batılı ülkelerin ve Alman Vakıfları’nın fonlarıyla beslenen homoların, AB’ye uyum müktesebatı adı altında yapılan düzenlemelerdeki yasal boşluklardan faydalandıkları bildirildi. Sapkınların bugün 18 adet dernek kurdukları öğrenildi.


Yasal hiçbir geçerliliği olmayan platform gibi oluşumlarla bir araya gelen sapkın homoların, AB ülkelerinden ve Alman Vakıfları’ndan aldıkları paralarla Türkiye’nin her bölgesinde dernekleşmeye gittikleri ortaya çıktı. AB’ye uyum süreci kapsamında çıkartılan yasalardaki boşlukları iyi değerlendiren eşcinsel sapkınların, bugün 18 adet dernek kurduğu bildirildi. Türk aile yapısını hedef alan eşcinsel ahlaksızların söz konusu dernekler vasıtasıyla homoluğu normalleştirici ve yaygınlaştırıcı provokatif faaliyetlere imza attıkları öğrenildi.

HOMOLAR HIZLA DERNEKLEŞİYOR

Müslümanların en kutsal ayı Ramazan-ı Şerif’te düzenledikleri sözde onur yürüyüşüyle İslam’ın her türlü kutsalına dil uzatan, ahlaksızlıklarını topluma dayatmak için her türlü rezalete imza atan, üniversitelerde öğrenci kulübü adı altında örgütlenerek sapkınlıklarını akademik camiaya bulaştırmaya çalışan ve liselere de el atmak için hummalı bir çalışma yürüten homoların, Türkiye çapında büyük bir dernekleşme faaliyeti yürütüyor. Özellikle AB ve Alman Vakıfları’ndan aldıkları devasa rakamlarla harekete geçen eşcinsellerin, Türkiye’deki yasal boşluklardan faydalanarak, platform adı altında bir araya geldikleri oluşumları dernek haline getiriyor. LGBTİ’li sapkınlar, bugün 18 adet dernekle ülkemiz aleyhinde büyük bir ifsad faaliyeti yürütüyor.

PROVOKASYON YAPIYORLAR

2005 yılında AB’ye uyum müktesebatınca çıkarılan yasaların boşluklarından faydalanan homolar, süreç içerisinde akıl almaz bir dernekleşme içerisine girdi. Yasal hiçbir yönü olmayan platformlarını derneklere çevirerek hukuki bir hüviyet kazanan homolar, böylece her türlü rezalete imza atacak yasal bir dayanak elde ediyor. Türk aile yapısını hedef alan AB ülkelerinin, Alman Vakıfları’nın ve Soros’un kirli paralarından nemalanan homolar, sapkınlıklarını ve ahlaksızlıklarını normalleştiren provokatif faaliyetlere imza atıyor.

İŞTE SAPKINLARIN DERNEKLERİ

Türkiye’de faaliyet gösteren ve fitne tohumları eken o dernekler; Lezbiyen Gey Biseksüel Trans İnterseks Bireylerin Aileleri ve Yakınları Derneği (LİSTAG), Kaos Gay ve Lezbiyen Kültürel Araştırmalar ve Dayanışma Derneği (KAOS GL), Pembe Hayat Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Travesti, Transseksüel Dayanışma Derneği (Pembe Hayat), Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD), İstanbul LGBTT Derneği, Lambda İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği, Siyah Pembe Üçgen, Özgür Renkler Derneği, Mersin LGBTİ 7 Renk, Kırmızı Şemsiye, Bursa Gökkuşağı Derneği, Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği, Sosyal Değişim Derneği, Aktör LGBT Hareketi, Hebûn Diyarbakır LGBT Oluşumu, MorEl Eskişehir LGBT Oluşumu.

TAKSİM’DE SAPKIN YÜRÜYÜŞE YASAK!

Akit’in kamuoyunun gündemine getirdiği ve ısrarlı yayınlarıyla takip ettiği LGBTİ’li sapkınların bugün Taksim’de düzenleyeceği sözde onur yürüyüşü İstanbul Valiliği’nce yasaklandı. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, “oluşabilecek muhtemel olumsuzluklar” gerekçe gösterilerek sapkın etkinliğin yasaklandığı bildirildi. Daha önce de Ankara Valiliği LGBTİ’li sapkınların ahlaksız etkinliklerini yasakladığını ifade etmişti. İstanbul ve Ankara Valiliklerinin kamuoyunun huzurunu gözetici tavrı taktirle karşılandı.

KAMUOYU TAKDİRLE KARŞILADI

Her ortamda ve fırsatta toplumun sinir uçlarıyla oynayan LGBTİ’li sapkın eşcinsellere devlet dur dedi. Daha önce düzenledikleri sözde onur yürüyüşlerinde anadan üryan soyunma dahil her türlü rezalete imza atan LGBTİ’li sapkın homoların, aynı ahlaksızlıkları sergilemesine bu defa müsaade edilmedi. Bugün saat 17:00’de Taksim’de gerçekleştirilecek sözde onur yürüyüşü İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklamayla yasaklandığı bildirildi. “Yaşanması muhtemel olumsuzluklar” gerekçe gösterildiği karar, toplumdaki huzur ortamını bozmak isteyen şer odaklarının suratına tokat gibi indi. Daha önce de Ankara Valiliği, LGBTİ’li gruplarca gerçekleştirilecek olan “Onur” isimli filmin gösterimini yasaklamıştı. Valiliklerin sağduyulu tavırları kamuoyunda taktirle karşılandı.

HARUN SEKMEN/İSTANBUL

https://www.yeniakit.com.tr/haber/ab-sapkinlari-fonluyor-487686.html

Onur Yürüyüşü valilik engeline rağmen yapılacak

$
0
0
Onur Yürüyüşü'ne valilik izni çıkmaması üzerine Onur Haftası Komitesi'nden açıklama geldi. Komite, yarınki yürüyüşün düzenleneceğini açıkladı.

İstanbul'da valiliğin güvenlik gerekçesiyle Pazar günü düzenlenecek Onur Yürüyüşüne izin vermemesi üzerine, Onur Haftası Komitesi'nden bir açıklama geldi. Komite, yürüyüşün yapılacağını duyurdu.

İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası adlı Facebook sayfasından yapılan açıklamada yürüyüşün şiddet ve ayrımcılıkla mücadele için düzenlendiğine dikkat çekildi. Açıklamada şu ifadeye yer verildi:

"Vali kendisine verilen yetkiyi toplumun bir kesimine ayrımcılık yapmak üzere kullanarak bir suç işlemektedir. Bir suç niteliği taşıyan ve bizlere yöneltilen nefreti körüklemekten başka hiçbir şeye hizmet etmeyen bu karar meşru değildir. (...) Yirmi altı yıldır olduğu gibi bu yıl da aynı azimle Onurlu Yürüyüşümüzü gerçekleştireceğimizi basına ve kamuoyuna duyurur."

İstanbul Valiliği, son üç yıldır lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks bireylerin Onur Yürüyüşü düzenlemesine izin vermiyor. Bu yılki yürüyüşün İstiklal Caddesi'nde saat 18.00'de yapılacağı açıklanmıştı.

https://www.dw.com/tr/onur-y%C3%BCr%C3%BCy%C3%BC%C5%9F%C3%BC-valilik-engeline-ra%C4%9Fmen-yap%C4%B1lacak/a-44469024

Dış finanslı LGBTİ ahlaksızlığı!

$
0
0
Masamın üstünde bir kitapçık..

Tanıtım amaçlı yollanmış.

“Toplumsal cinsiyet odaklı habercilik” başlıklı bir kapakla çıkmış..

Daha ilk sayfanın çevrilmesi ile birlikte “LGBTİ”yi gördüm.

“Haa o mesele” dedim..

“Türkiye’nin 81 milyonunun tüm sorunları halloldu.. Şimdi 300 tane, ‘erkek mi, kadın mı’ belirsiz tiplerin, sabah akşam tartışılmasına sıra geldi” dedim..

Ama merakımı da dizginleyemedim:

“Acaba finansı kim sağlıyor?”

Öyle ya..

Bu işler, günlük hayatımızda sıklıkla karşılaşılan, toplumda gerçekten önemli bir sorun olsa..

Çözülmesi zorunlu bir problem olsa..

Bu işe kimsenin müdahil olması gerekmeden.

Dış ülkelerden finans falan aranmadan/yollanmadan.

Dış parmaklar olmadan..

Kendi içimizdeki dip dalgası ile..

Ülkenin bir şekilde gündemine kendiliğinden gelir zaten.

Ama..

“Sorun” değil iken, “sorun yapılmak isteniliyor” ise..

“Sorunu çözmek için mücadele ediyoruz” denilerek, olmayan “sorun”, toplumda yaygınlaştırılmaya çalışılıyorsa.

Kısacası, nihai amaç olarak, toplum ahlakının erezyona uğratılması hedefleniyor ise..

Dışarılardan bir yerlerden, hibe yollu para aktarımı gerekir..

Nitekim, merakımda yanılmamışım..

Kitabın finansını “Avrupa Birliği Demokrasi ve İnsan Hakları İçin Avrupa Aracı..”sağlamış..

Bakmayın siz isimdeki “İnsan Hakları” ifadesine..

O, işin etiketi..

Ne diyeceklerdi?

“Avrupa Birliği Demokrasi ve LGBTİ Hakları İçin” diyecek halleri yoktu herhalde..

Şimdilik..

“İnsan hakları” maskesi ile..

Hem gerçek niyetlerini gizlemiş oluyorlar..

Hem de..

Bir rahatsızlığı, insan hakkı gibi göstermiş oluyorlar..

Bunları test etmek için..

“İnsan hakları” başlığı altında, örneğin bir kıyafet hakkı için bunlara gitseniz..

Yardımcı olmalarını isteseniz..

“Bir dakika” derler..

“Biraz sizi bekletebilir miyiz?” derler..

“Aaa. Öyle mi? Çok şaşırdık, bunu mutlaka gündemimize alalım” derler..

Sonuç mu?

Sonuçta onlar değil, siz onların haline şaşırır, kendi sorununuzu kendiniz çözmek üzere, gerisin geriye dönersiniz..

Onlar, “İnsan hakları” derler ama..

“Suriye’de iç savaştan kaçan insanların barınma, yiyecek, giyecek; kısacası en temel hayati ihtiyaçları için ne yapabilirsiniz” diye sorduğunuzda..

“Ne yapsak ki acaba?” diye derin düşünmelere dalarlar..

LGBTİ’ler için hemen yolladıkları paracıkları, insanların hayatta kalmaları için zorunlu olan ilaçlarını alabilmeleri amacıyla dahi gözden çıkartmazlar..

Sonrasında..

Sizin muhtaç insanlara gösterdiğiniz şefkati gördüklerinde de..

“Aaa.. Ne güzel.. Siz dini hassasiyetlerinizi de canlı tutarak, bu insanlara kucak açıyormuşsunuz. Çok güzel.. Very very good.” derler..

“Eeee?” diye sorarsanız..

“Biz de size bu güzel ev sahipliğiniz için, maddi yardımda bulunulmasını bir görüşelim” diye eklerler..

Sonrası mı?

Bekler durursunuz..

Görüşmelerinin bitmesi için..

Amaaa.

Toplumun ahlakını bozmak söz konusu ise..

İnsanların aile yapısını tahrip etmek söz konusu ise..

İki tane psikolojik rahatsızlık yaşayan insanın “Ben erkek miyim.. Kadın mıyım.. Çok kestiremiyorum” diye bir tereddütü ile karşı karşıya iseniz..

Veya..

Toplum içinde dikkat çekmek için.. Muhaliflik yaparak, insanlarını ilgisini kazanmak için..

Siz buna.. Halk dilindeki tanımlaması ile, “Resmen kıllık yapmak için” deyin..

Bir psikolojik vaka ile karşı karşıya iseniz.

Veya veya..

“Ben erkek olarak doğmuşum ama.. Çocukluğumdan beri ben hep, kızlara değil, erkeklere ilgi gösteriyordum” diyen..

“Anne babamın erkek çocuk beklentisi varmış.. Doğduğumdan itibaren beni hep erkek gibi yetiştirdi” diyen..

Aslında toplumun yüz binde birisini bile teşkil etmeyen çok azınlık bir grubu halkın gözünün içine sokmak için..

Onları görünür kılmak için..

Onları yaymak, toplumun tamamına hakim kılmak, gündemi sürekli onların meşgul etmelerini sağlamak için..

Yemezler içmezler..

“LGBTİ hakları” diye söze girerler..

Finans sağlarlar..

Sözde bilim adamları ile, olayların ilmi analizlerini yaparlar..

Kendi ülkelerindeki bu kimlikten hasta insanları Türkiye’ye ihraç edip..

Kendi rahatsızlıklarını, buraya da bulaştırmak isterler..

Sonra da..

Bunların gerçek yüzlerini gösteren, hastalıklarını belirten birisi çıktığında..

“Nee? Hasta mı? Hasta sensin ayol.. Biz sapasağlamız” diyerek.

Ardından..

“Velev ki, i…yiz” şeklinde..

“Beden bizim değil mi, ister …, ister …” diyerek..

Ve daha nice gayrı ahlaki ifadelerle..

“Toplumsal intihar”ın zeminin hazırlarlar.



LGBTİ yürüyüşünü, Ankara Valiliği de, İstanbul Valiliği de yasakladı..

Malum medya, bu yasaklamayı, temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması gibi yorumluyor..

Oysa..

LGBTİ’lilerin yapmak istedikleri, toplumun ahlakını bozmak..

Yaratılış kurallarını çarpıtmak..

İnsanların akıllarındaki, aile mefhumunu tartışmaya açmak, hatta yok etmek..

Sonuçta da, kendi rahatsızlıklarını, topluma “normal” gibi tanıtmak..

Böyle bir propagandanın hak olduğunu söylemek mümkün mü?

Kitaplarını yayınlıyorlar, şu ekranda, bu ekranda kendilerini anlatıyorlar zaten..

Ama..

Halkın dini duygularını da rencide edecek şekilde..

Tarihteki bir kavmin, toptan felaketine sebebiyet veren yaradılışa aykırı bir fiilin“sıradan bir olay” gibi gösterilmesine..

Devletin “Hayır” demesinden daha doğal ne olabilir?

https://www.akittv.com.tr/yazarlar/2018/07/01/39836/

Onur Yürüyüşü İstanbul’da yine yasaklı

$
0
0

Onur Yürüyüşü İstanbul’da 4. kez yasaklandı. 1 Temmuz Pazar günü Taksim’de yapılacak LGBTİ+ Onur Yürüyüşü başvurusuna İstanbul Valiliği, “açık alan etkinliklerinin düzenlenmek istendiği İstiklal Caddesi ve Beşiktaş İskele Meydanı 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamında belirlenen toplantı ve gösteri yürüyüş alanları içerisinde yer almadığından ve oluşabilecek muhtemel olumsuzluklara karşı güvenlik nedeniyle açık alan etkinliklerinin düzenlenmesinin uygun görülmediği” şeklinde olumsuz yanıt verdi.

Başvuruyu yapan İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi ise yasağa karşı açıklamasında “Yirmi altı yıldır olduğu gibi bu yıl da aynı azimle Onurlu Yürüyüşümüzü gerçekleştireceğimizi basına ve kamuoyuna duyurur ve her lubunyanın bir Onur Yürüyüşü olduğunu tekrar hatırlatmak isteriz” diyerek planlanan yürüyüşün gerçekleşeceğini söyledi.

Açıklamada, valilikle görüşmeye de yer verildi: “Barışçıl olduğu sürece her türlü toplantı ve yürüyüşü düzenlemek önceden izin alınmaksızın her vatandaşın hakkıdır. Buna rağmen her yıl yaptığımız üzere bu yıl da valilikten yedi cihanın bilmekte olduğu yürüyüşümüz hakkında konuşmak üzere bir görüşme talep ettik. Vali yardımcısıyla yaptığımız görüşmede önceki yıllarda yürüyüşün Ramazan’a denk geldiği için yasaklandığı, bu yıl böyle bir durum olmadığı için yürüyüşün önünde bir engel olmadığı fakat son kararı yine de valinin vereceği cevabını aldık. Görüşmenin ardından komite tarafından yazılı olarak da haftanın ve yürüyüşün bildirimi valiliğe yapılmıştır. Üzülerek belirtiriz ki valilik verdiği cevapta aslında bizim protesto hakkımızı korumaya alması gereken Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nu göstererek bizim güvenliğimizi alamayacağını ve Onur Yürüyüşü’nün düzenlenmesini uygun bulmadığını söylemiştir.”

Yasağa tepki göstererek ortak bir açıklama yapan Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), Uluslararası Lezbiyen ve Gey Birliği Avrupa Şubesi (ILGA-Europe) ve All Out, Türkiye’deki LGBTİ+ topluluklarıyla dayanışma içerisinde olduklarını ifade ederek yetkililere seslendi.

UAÖ Avrupa Kampanyalar Direktörü Fotis Filippou, Yetkililerin sivil toplum, ifade özgürlüğü ve çeşitlilik üzerinde baskı uyguladığı mevcut korku ikliminde, LGBTİ+’ların görünür olması ve Onur Yürüyüşü’nü özgürce kutlaması her zamankinden daha önemli” derken, ILGA-Europe Programlar Direktörü Björn van Roozendaal da “İstanbul’daki Onur Yürüyüşü’nün görkemli geçmişi düşünüldüğünde bu durum hepten hayal kırıklığı yaratıyor. Maalesef, son yıllarda kamusal LGBTİ+ etkinliklerine getirilen sınırlandırmalar, sivil toplum örgütlenmesi ve insan haklarının aşındırılmasına yönelik çabalara işaret etmektedir. Tarih, tekerrür ediyor” dedi.

All Out İdari Direktörü Matt Beard ise “Yetkililer, insanları sindirmek ve bastırmak için barışçıl toplanmaları yasaklayabilir, muhalefeti susturabilir, fiziksel ve kaba güç kullanabilir. Fakat Onur Yürüyüşü’nün kalbinde yatan özgürlük, saygı ve onur arzusunu asla yok edemezler” sözleriyle destek çağrısında bulundu.

CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu da sosyal medyadan yasağa karşı tepkisini dile getirdi: “Cinsiyetçi ve ayrımcı yaklaşımların her türüne karşıyız” dememiş miydiniz? OHAL’de ‘İnsan Hakları İhlalleri’ hız kesmeden devam ediyor.”

İstanbul’daki ilk Onur Yürüyüşü 2003’te yapıldı. Son olarak 2014’te yapılan ve yaklaşık 90 bin kişinin katıldığı yürüyüş, o zamana kadar yapılanların en kalabalığıydı. 2015’ten bu yana yasaklı olan yürüyüşü yasağa rağmen gerçekleştirmek isteyenlere ise tazyikli su, göz yaşartıcı gaz ve biber gazı kapsülleri kullanılarak şiddet uygulandı.

http://susma24.com/onur-yuruyusu-istanbulda-yine-yasakli/

Öğretmenlerin çoğunluğu LGBTİ’yi hoş karşılamıyor

$
0
0
“LGBTİ öğrencilere bakış” başlıklı araştırmaya katılan öğretmenlerin  % 20’si LGBTİ’nin günah olduğunu, % 30.5’i LGBTİ olmanın öğrenilen bir durum olduğunu,  % 12.6’sı öğrencisinin LGBTİ olmasından rahatsız olduğunu ifade etti...


İstanbul’da görev yapan öğretmenlerin yaşadığı fiziksel ve psikolojik şiddete yönelik ilginç bir araştırma gerçekleştirildi. Psikolog Serkan Akman, Tülay Karagöz ve Havvane Şama tarafından gerçekleştirilen iki ayrı özel çalışmada, öğretmenlerin şiddet algısı ve öğretmene uygulanan veli, öğrenci şiddeti ile öğretmenlerin okullarda karşılaştıkları psiko şiddet türlerinin haritası çıkartıldı.

Psikolojik Danışman Havvane Şama ise, İstanbul’daki öğretmenlerin LGBTİ öğrencilere bakış açısını araştıran ilginç bir anket gerçekleştirdi. Ankete farklı ilçelerde görev yapan toplam 436 öğretmen katıldı. Çıkan sonuçlar, öğretmenlerin çoğunun LGBTİ öğrencilere karşı belirli bir duyarlılık düzeyleri olduğunu ortaya çıkardı. Öğretmenlerin yüzde 71.8’i LGBT’ye bir hastalık gözüyle bakmadıklarını ifade etti. Yüzde 20’si LGBTİ’nin günah olduğunu, yüzde 30.5’i LGBT olmanın öğrenilen bir durum olduğunu ifade etti. Yüzde 12.6’sı öğrencisinin LGBTİ olmasından rahatsızlık duyarken, sadece yüzde 3’ü LGBTİ olmanın notlarını etkileyeceğini söyledi. Ankete katılanlardan yüzde 19.3’ü öğretmenlerin LGBTİ olmaması gerektiğini, yüzde 23.1’i de kendi çocuklarına eğitim verecek ögretmenin LGBTİ olmamasını tercih ettiğini söyledi. Araştırmayı gerçekleştiren Şama ise, sonuçlar hakkında “Homofobik öğretmenlerin katılım sağlamayı tercih etmedikleri düşünülse de olumsuz ifadelere katılan öğretmen sayısı azımsanmayacak miktarda” ifadesini kullandı.

‘Veli şiddetine’ tepkililer

Aynı ekip tarafından İstanbul’da görev yapan öğretmenlerin yaşadığı fiziksel ve psikolojik şiddete yönelik anket sonuçlarına göre, öğretmenlerin yüzde 88.8’i öğrenciye vuran meslektaşının veli tarafından şidet uygulanmasını doğal karşılamıyor. Öğretmenlerin öğrenciler tarafından maruz kaldıkları şiddet oranları ise yüzde 8.8 fiziksel, yüzde 44.4 psikolojik, yüzde 7.5 cinsel şiddet olarak sıralandı. İstanbul’un farklı ilçelerinde görev yapan 160 öğretmen ile yapılan ankette, öğretmenlerin yüzde 30.6’sı sınıf yönetimi konusunda donanımlı olan meslektaşlarının şiddete maruz kalmayacağını düşünüyor. Öğretmenlerin yüzde 96.3’ü sınıf içerisinde öğrenci tarafından kötü söz söylenmesi durumunda yaptırım gerektiğine inanıyor. Araştırmada öğretmenlerin veliler tarafından maruz kaldıkları şiddet oranları da gün yüzüne çıktı. Buna göre öğretmenlerin yüzde 3.1’i fiziksel, yüzde 36.9’u psikolojik, yüzde 1.9’u da velilerin cinsel şiddetine maruz kaldığını söyledi.

Yarısından çoğu psiko şiddet görmüş

Psikolog Serkan Akman, Tülay Karagöz ve Havvane Şama tarafından İstanbul’un farklı ilçelerindeki okullarda hizmet veren 167 öğretmen ile gerçekleştirilen anketten de oldukça ilginç sonuçlar çıktı. İstanbul’daki öğretmenlerin yüzde 69.5’i meslek yaşamında en az bir kez psiko-şiddete maruz kaldığını söyledi. Öğretmenlerin yüzde 66.7’si öğretmenler arası ayrımcılık yapılmasından, yüzde 65’i yapılan olumlu işlerin takdir edilmemesinden ve yüzde 50’si de saygı kurallarını aşacak şekilde hitap edilmesinden rahatsızlık duyuyor.

http://www.milliyet.com.tr/ogretmenlerin-cogunlugu-lgbti-yi-gundem-2698254/

Yasağa rağmen Onur Yürüyüşü olacak

$
0
0
İstanbul Valiliği, bugün İstiklal Caddesi’nde yapılması planlanan LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nü ‘güvenlik gerekçesiyle’ 4. kez yasakladı. Onur Haftası Komitesi bir açıklama yaparak, yasağa rağmen yürüyüşü gerçekleştireceklerini duyurdu.


Bir hafta önce başlayan ve çeşitli etkinliklerle devam eden 26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nın, bugün saat 18.00’da, Taksim’de gerçekleştirilecek yürüyüşle sonlandırılması planlanıyordu. İstanbul Valiliği LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nü, “Oluşabilecek muhtemel olumsuzluklara karşı güvenlik nedeniyle açık alan etkinliklerinin düzenlenmesinin uygun görülmediği” gerekçesiyle yasakladı. Valilik 2015 yılından bu yana LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nü her yıl yasaklıyor. Geçtiğimiz yıllarda da polis, yürüyüş için sokağa çıkanlara saldırdı, çok sayıda kişi darp edilerek gözaltına alındı.

‘Yasak nefretin parçası’

İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi’nin yürüyüş başvurusuna yanıt veren Valilik, “…açık alan etkinliklerinin düzenlenmek istendiği İstiklal Caddesi ve Beşiktaş İskele Meydanı 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamında belirlenen toplantı ve gösteri yürüyüş alanları içerisinde yer almadığından ve oluşabilecek muhtemel olumsuzluklara karşı güvenlik nedeniyle açık alan etkinliklerinin düzenlenmesinin uygun görülmediği” ni söyledi. Yasak karı üzerine Onur Haftası Komitesi, bir açıklama yaparak, “İstanbul Valiliği son iki yıldır Ramazan’a denk gelmeyen ve bu yıl hiçbir tehdit almamış olan yürüyüşümüzü yasaklayarak gösterdiği gerekçelerin sadece birer bahane olduğunu ve aslında valilik kararının bizlere yöneltilen nefretin bir parçası olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır” dedi.

‘Bu yürüyüş şiddete karşı’

Yürüyüşün planlandığı gibi bugün yapılacağını söyleyen komite, yasağı eleştirdiği açıklamasında şu sözlere yer verdi, “Bu karar her gün kendisine yöneltilmekte olan nefretle yaşamaya çalışan biz LGBTİ+’lar için Onur Yürüyüşü’nün ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Evet, Valilik kararında denildiği üzere bir güvenlik sorunumuz vardır fakat bu sorunun sebebi bizzat bunu diyen Valiliğin kendisi ve her yıl en demokratik hakkımız olan yürüyüşümüze saldıran polis güçleridir. Bu yürüyüş tam da Valilik kararının daha da körüklediği şiddete ve ayrımcılığa karşı mücadele etmek için yapılmaktadır. Yirmi altı yıldır olduğu gibi bu yıl da aynı azimle Onurlu Yürüyüşümüzü gerçekleştireceğimizi basına ve kamuoyuna duyururuz.”

Topluluğa göre yasak

On altı yıldır düzenlenen Onur Yürüyüşü, polis saldırıları başlamadan önce, on üç yıl boyunca aralıksız olarak gerçekleştirilmişti. Ramazana denk geldiği gerekçesiyle yasaklanan ve sonraki yıllarda da devam eden yasak kararı İstanbul Valiliği’nce bu yıl da alındı. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 3. Maddesi’nde, “Barışçıl olduğu sürece her türlü toplantı ve yürüyüşü düzenlemek önceden izin alınmaksızın her vatandaşın hakkıdır” denilmesine rağmen, yasak kararları alınmaya devam ediyor. Alınan yasak kararları da etkinlik ve eylem yapan topluluklara göre değişkenlik gösterebiliyor.

Taksim Meydanı’nda festival

İstanbul Valiliği’nin ‘güvenlik’ gerekçesiyle Onur Yürüyüşü’ne yönelik aldığı yasak kararı, Taksim ve İstiklal Caddesi’nde gerçekleştirilen etkinlik ve eylemlerle ilgili tartışmaları da beraberinde getirdi. İstiklal Caddesi’nde neredeyse her gün yapılan birçok eylemin yanı sıra, Beyoğlu Belediyesi’nin şu anda da devam eden, her yıl mayıs ayında başlattığı festival ‘güvenlik’ kaygısı olmadan neredeyse yılın yarısını kapsayacak bir şekilde yapılıyor. Diğer yandan; Galatasaray ve Taksim Meydanı’nda zırhlı araçlarla, onlarca güvenlik görevlisi bulunuyor ve uzun süredir İstiklal Caddesi’nin neredeyse her sokağında ‘güvenlik operasyonu’ adı altında polislerce titiz aramalar uygulanıyor.

Onur Yürüyüşü nedir?

LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nün tarihi 1969 yılına dayanmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York kentinin Greenwich Village bölgesinde yer alan Stonewall Inn adlı bara 28 Haziran 1969’da bir polis baskını yapıldı ve buna karşı çıkan eşcinseller bir dizi gösteri ve eylem gerçekleştirdi. Yürüyüşün adı kişinin kendi onurundan gelmektedir. İnsanların kendi varoluşundan utanmamasının yansımasıdır.

http://yeniyasamgazetesi.com/yasaga-ragmen-onur-yuruyusu-olacak/

Yasağa rağmen Onur Yürüyüşü için yüzlerce kişi Taksim’de!

$
0
0
İstanbul Valiliğince yasaklanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü için Taksim’deki Mis Sokak’ta bir araya gelen yüzlerce kişi ‘Onurumuzla buradayız, yasakları tanımıyoruz’ dedi. 26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenmesi planlanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur...


İstanbul Valiliğince yasaklanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü için Taksim’deki Mis Sokak’ta bir araya gelen yüzlerce kişi ‘Onurumuzla buradayız, yasakları tanımıyoruz’ dedi.

26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenmesi planlanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü öncesinde, polis Taksim’i TOMA ve barikatlarla adeta abluka altına aldı.

İstiklal Caddesi’ne giriş yapan her sokak polis tarafından kapatıldı. LGBTİ+ bireylerin İstiklal caddesine girişlerine izin verilmedi. Polisle yapılan görüşmeler sonucunda Mis Sokak’ta basın açıklaması yapılmasına izin verildi.  basın açıklamasının ardından çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Evrensel’in haberine göre, Mis Sokak’ta okunan açıklamada Valiliğin yasağına tepki vardı. “Valilik kendisine verilen yetkiyi bir kez daha toplumun belli bir kesimine karşı ayrımcılık uygulayarak suç işledi.” denilen açıklamada “Ankara Valiliğinin getirdiği süresiz yasak ve yıllardır Onur Yürüyüşlerine yönelik engeller göstermiştir ki, bu yasaklar eylemlere değil, varoluş biçimlerine yöneliktir. Valiliğin kararı var olan nefretin bir parçasıdır ve meşru değildir. Onur yürüyüşleri tam da bu sebeplerle önemlidir ve yapılmalıdır. Bizleri engellemeye yönelik tüm beyhude çabalara rağmen onurumuzla buradayız ve bu yasakları tanımıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

http://cagdasses.com/yasaga-ragmen-onur-yuruyusu-icin-yuzlerce-kisi-taksimde-11144.html

İstanbul'da LGBTİ üyelerinin 'Onur Yürüyüşü'ne polis müdahalesi

$
0
0
LGBTİ üyeleri, sosyal medyada yapılan çağrılarla Beyoğlu Mis Sokak'ta bir araya geldi. Şarkılar, sloganlar eşliğinde burada eylem yapan gruptan bazı kişiler, daha sonra İstiklal Caddesi'ne girmek istedi. Uyarılara rağmen dağılmayan gruba polis müdahale etti.


Uyarılara rağmen dağılmayan gruba polis müdahale etti. Bazı şüphelilerin gözaltına alındığı bildirildi.

http://www.mynet.com/haber/guncel/istanbul-da-lgbti-uyelerinin-onur-yuruyusu-ne-polis-mudahalesi-4237968-1

‘Onur Yürüyüşü’ yapmak isteyen gruba polis müdahalesi

Beyoğlu'nda, İstiklal Caddesi'ne çıkarak "Onur Yürüyüşü" yapmak isteyen gruplara polis müdahale etti. Polis, ara sokakta kovaladığı eylemcileri plastik mermi atarak ve gaz sıkarak dağıttı.

Taksim İstiklal Caddesi’nde saat 18.00’da yapılması planlanan ve İstanbul Valiliği’nin yasakladığı “Onur Yürüyüşü” öncesinde Taksim Meydanı’nda ve Galatasaray Lisesi önünde çevikkuvvet polisleri ve TOMA araçları konuşlandırıldı.

İstiklal Caddesi’ne çıkan ara sokaklar ise polisler tarafından kapatıldı. Önlemlere rağmen, İstiklal Caddesi’ne çıkarak “Onur Yürüyüşü” yapmak isteyen gruplar ile polis arasında gerginlikler yaşandı. Polis müdahale ederek ara sokaklarda kovaladığı eylemcileri, plastik mermi atarak ve gaz sıkarak dağıttı.

LGBTİ üyesi bir grup, Taksim Mis Sokak’ta toplandı. Gruptan bazıları sloganlar attı, bazıları ise dans edip, halay çekti.  Bir süre sonra basın açıklaması yapan grup olaysız şekilde dağıldı.

DHA

https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/onur-yuruyusu-yapmak-isteyen-gruba-polis-mudahalesi-2497133/

'Yasak ne ayol' dediler; Taksim'e çıktılar

$
0
0
LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenmesi planlanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü öncesinde polis Taksim'de polis Taksim’de TOMA'lar ile beklemeye başladı.


İstiklal caddesine giriş yapan her sokak polis tarafından kapatıldı. LGBTİ+'ların İstiklal caddesine girişlerine izin verilmedi.

YÜZLERCE KİŞİ TOPLANDI

Polisin sokakları kapatma ve tüm engellemelerine rağmen yüzlerce kişi Mis Sokak’ta toplandı. Onur Haftası Komitesi, basın açıklamasını Mis Sokak’ta okudu.

Açıklamada “Sadece bizler değil, tüm coğrafya tek adamın iradesi altında sınırlandırılmışken bütün coşkumuzla ve enerjimizle buradayız ve herkese güç oluyoruz. Tek adam rejimine karşı verilen mücadelenin bizler olmadan başarıya ulaşamayacağını toplumun tüm kesimlerine hatırlatıyoruz” denildi.

POLİSTEN MÜDAHALE

Basın açıklamasının ardından Onur Yürüyüşü ara sokaklarda devam etti. Polis ara sokaklardan yürüyen eylemcilere Nevizade girişinde biber gazı ile müdahalede bulundu.

http://www.yurtgazetesi.com.tr/turkiye/yasak-ne-ayol-dediler-taksim-e-ciktilar-h99846.html

“İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü” polis kuşatmasıyla engellenmeye çalışılıyor

$
0
0
İstanbul Valiliği “İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü”ne izin vermeyerek Taksimi ablukaya aldı


İstiklal Caddesi’ne çıkan sokaklar, saat 18.00’de yapılması planlanan yürüyüş öncesi kapatıldı.

Komitenin, saat 18.00’de Mis Sokak’ta basın açıklaması okunacağını, katılımcılarından da Taksim’deki bütün sokaklarda açıklamayı okumasını istendi.

https://www.gazetepatika8.com/istanbul-lgbti-onur-yuruyusu-polis-kusatmasiyla-engellenmeye-calisiliyor-18897.html

Travesti dehşeti! Genç adamı camdan attılar…

$
0
0
Antalya’da fuhuş pazarlığı yaptığı iddia edilen iki travestinin anlaşamadığı genç adamı camdan attığı ileri sürüldü.


Antalya Kışla Mahallesi’nde fuhuş pazarlığı yaptığı travestinin aynı mahallede bulunan evine giden B.S., 2’nci katın camından aşağı düştü. Sabaha karşı 04.00 sularında gerçekleşen olay mahalledeki güvenlik kameralarına yansıdı.

YERE DÜŞÜP KIVRANDI

Olayın yaşandığı binanın altında bulunan internet kafeyi işleten O., “Sabah işe geldiğimde olayı öğrendim. Güvenlik kamerası görüntülerine baktığımda genç bir adamın yere düşüp kıvrandığını gördüm. Görüntüyü polise teslim ettim” dedi.

ANLAŞMAZLIK İDDİASI

Mahalle sakini M.T., “Burada yaşanan olaylara artık alıştık. Bu olay da sabaha karşı oldu. Pazarlıkta sorun çıkınca evin içindeki iki travesti genç adamı camdan atmış. Neyse ki çocuk ağır yaralanmadı” dedi.

MUHTAR TEPKİLİ

Kışla Mahallesi Muhtarı Fahrettin Ceylan, şöyle dedi: “Tüm tedbirlere rağmen mahallemizdeki fuhuş sorununu bir türlü çözemedik. Son yaşanan olay da herkesin dilinde. Tabi korku da var. Konuyu Emniyet güçlerine bildirdim."

Heteroseksizmi travesti kimliğiyle balkondan atarsak, bu heteroseksizmi öldürmez, daha da haklı hale getirir! Bizi balkon noktasına getirn de zaten travestilik...

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/travesti-dehseti-genc-adami-camdan-attilar-40883417

"Önce hayvandan başlıyorlar sonra insana yöneliyorlar"

$
0
0
Eylül cinayetinde kan donduran detay! Hakim bu sözlerle anlattı...

Zonguldak Seçim Kurulu Başkanı ve Ağır Ceza Mahkemesi üyesi hakim Huriye Gülen, Eylül cinayeti ile ilgili çok çarpıcı sözler söyledi. Hakim Gülen açıklamasında “Adam daha önce de köpeğe tecavüz etmiş düşünün. Önce hayvandan başlıyorlar sonra insana yöneliyorlar. Bu kadar ahlaksızlar” dedi.

Zonguldak Seçim Kurulu Başkanı ve Ağır Ceza Mahkemesi üyesi hakim Huriye Gülen, Ankara'da 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara'nın öldürülmesiyle ilgili, "Önce hayvandan başlıyorlar sonra insana yöneliyorlar. Bu kadar ahlaksızlar. Her canın önemli olduğu çocuklara öğretilmiş olsa bu sancılar yaşanmaz" dedi.

24 Haziran seçimlerinde CHP'den Zonguldak'tan milletvekili seçilen Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz mazbatalarını almak için Zonguldak Adliyesi'ne geldi. İl Seçim Kurulu Başkanı Hakim Huriye Gülen, hayırlı olmasını dileyerek Demirtaş ve Yavuzyılmaz'a mazbatalarını verdi. Aynı zamanda Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olan Gülen, Ankara'nın Polatlı ilçesinde kaybolduktan bir hafta sonra cesedi bulunan Eylül Yağlıkara olayına çok üzüldüğünü söyledi. Hakim Gülen her canın önemli olduğunun çocuklara öğretilmesi gerektiğini belirterek, şöyle dedi:

"Gerçekten çok kötü durum Eylül kızımızın başına gelen. Adam daha önce de köpeğe tecavüz etmiş düşünün. Önce hayvandan başlıyorlar sonra insana yöneliyorlar. Bu kadar ahlaksızlar. Her canın önemli olduğu çocuklara öğretilmiş olsa bu sancılar yaşanmaz. Her canlı, bitkiler, insanlar, hayvanlar birini diğerinden üstün kılmayacaksın. Biri diğerine hizmet ediyor. Doğal dengeyi sağlamak için herkes elinden geleni yapmalı."

Milletvekili Demirtaş ise TBMM'nin açılmasının ardından cinsel istismar konusunun öncelikli olarak ele alınacak konular arasında olduğunu ifade etti.

Cüneyt ÖZFİDAN/DHA

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/hakimin-eylul-isyani-adam-daha-once-de-kopege-tecavuz-etmis-40883982

Yeni Akit: O yayınevinden homolara destek! (Dikkat Homofobi!)

$
0
0
Kariyer sitelerine verdiği, “Türbanlı adayların başvuruları dikkate alınmayacaktır” ilanıyla kamuoyunda büyük tepki çeken Destek Yayınevi’nin eşcinsel sapkınlara ise kucak açtığı ortaya çıktı. Destek Yayınevi daha önce de zoofiliye (hayvana tecavüz) özendiren kitapları basmış ve tepkilerin odağı haline gelmişti.


Eski Türkiye’den kalma bir alışkanlıkla, tesettür düşmanlığı yapan daha sonra da çalakalem yaptıkları açıklamayla durumu düzeltmeye çalışan Destek Yayınevi’nin LGBTİ’li eşcinsel sapkınlara sahip çıktığı ortaya çıktı. Kamuoyundan gelen tepkiler sonrası bir açıklama yapan yayınevi “Kurumumuz hiçbir konuda (siyasi görüş, dinsel inanç, cinsiyet, cinsel tercih, felsefi görüş vb.) ayrımcılık kabul etmeyen bir anlayışa, pratikte de uygulamaya sahip bir kurumdur” sözleriyle adeta homolara destek verdi. Söz konusu yayınevi daha öncede zoofiliye özendiren kitaplar bastığı için büyük tepki toplamıştı.

LGBTİ’Lİ SAPKINLARA DESTEK

Geçtiğimiz günlerde bir kariyer sitesine verdiği iş ilanında, “Türbanlı adayların başvurusu dikkate alınmayacaktır” maddesi ekleyen ve kamuoyunda büyük infiale neden olan Destek Yayınevi’nde skandalların ardı arkası kesilmiyor. 28 Şubat kafasını andıran ilan sonrası bir açıklama yayımlayan Destek Yayınevi’nin sahibi Yelda Cumalıoğlu’nun, “Kurumumuz hiçbir konuda siyasi görüş, dinsel inanç, cinsiyet, cinsel tercih, felsefi görüş vb. ayrımcılık kabul etmeyen bir anlayışa, pratikte de uygulamaya sahip bir kurumdur” sözleri özrü kabahatinden büyük yorumlarına neden oldu. İş ilanında başörtülü aday istemeyen Destek Yayınevi’nin, “Cinsel tercihlere karışmıyoruz” diyerek aleni bir şekilde LGBTİ’li sapkınlara destek çıkması zihniyetlerinin kirliliğini gözler önüne serdi.

SAPKINLIĞI SAVUNMUŞLARDI

Söz konusu yayın evi daha öncede zoofiliyi özendiren kitaplar basmıştı. Gazetemiz Akit, yayınevinin imza atığı skandalı kamuoyunun gündemine taşımıştı. Destek Yayınları’ndan Hüseyin Cengiz imzasıyla çıkan “Ve Yol Bitti” isimli kitapta hayvanlara tecavüzü özendiren ve meşru gösteren ifadelere yer verilmişti. Toplatılması için imza kampanyalarının düzenlendiği skandal kitabı savunan yayınevi, “Zoofiliyle ilgili bir tasvirin hayvan dostları okurlarımız tarafından şiddetle eleştiriliyor olmasını anlayışla karşılamak isterdik ancak edebiyat ne yazık ki kendi kendini sansür etmeye imtina ederek gerçekleştirilebilecek bir mecra değildir” gibi skandal bir açıklama yapmıştı.

https://www.yeniakit.com.tr/haber/o-yayinevinden-homolara-destek-487956.html

İspanya’da bir ilk… Transseksüel kadın güzellik yarışmasını kazandı

$
0
0
İspanya'da önceki gün bir ilk yaşandı... İspanya'nın en popüler güzellik yarışmasını bir trans birey kazandı. Yarışmada Cadiz kentini temsil eden Angela Ponce, birinci olarak güzellik tacının sahibi oldu. Angela Ponce, İspanya'yı Kainat Güzellik Yarışması'nda temsil edecek. 2012'de değişen kuralla birlikte trans bireyler Kainat Güzellik Yarışması'nda yer alabiliyor ama organizatörler kuralları değiştirmezse Ponce bir ilk olacak.



İspanya’da gündem Angela Ponce… Cadiz kentinde yaşayan ve önceki gün gerçekleşen İspanya Güzellik Yarışması’nda birinci olarak tacı alan 25 yaşındaki Ponce’un özelliği ise İspanya’da tacı alan ilk trans birey olması.


Daha önce de yarışmaya katılan fakat kazanamayan Angela Ponce, bu sefer katıldığı yarışmada jüriyi etkilemeyi başardı. Ponce, “Bütün Cadis halkının desteğini hissettim ve şimdi bu tacı onlar için kafamda taşıyorum” demişti. Ponce, bu yıl yapılacak Kainat Güzellik Yarışması’nda İspanya’yı temsil etme hakkı kazandı.


2012 yılında Kainat Güzellik Yarışması’nda trans bireylerin yarışmasına izin verilmişti.


https://www.sozcu.com.tr/2018/dunya/ispanyada-bir-ilk-transseksuel-kadin-guzellik-yarismasini-kazandi-2498346/

Eşcinsel Üreticilere Sorun Yaşatan YouTube, LGBTİ Topluluğundan Özür Diledi

$
0
0
Google, eşcinselliğe bakış açısı söz konusu olduğunda günümüzün en çağdaş şirketlerinden birisi olarak imaj çiziyor. İş bu konuda yönetilen itibara gelince, şirketin YouTube kolunda LGBTİ üyesi olan içerik üreticilerine çok da adil davranmadığı görülüyordu, ancak beklenen özür geldi.
Eğer YouTube üzerinde yayın yapan, diğer insanlardan farklı bir içerik üreticisi görürseniz, muhtemelen platform o ve onun gibi olanlara sorun çıkarıyordur. YouTube; gelir adaletsizliğinin, algoritmalardaki videoları öne çıkarma alışkanlıklarının günden güne kötüye gitti bir mecra olarak, üreticilerini eşit şekilde memnun edemiyor.


Reklam ve gelir kaynağı söz konusu olduğunda son zamanlarda sıkıntılar yaşayan LGBTİ üyesi içerik üreticileri, durum üzerine şirkete bildirimlerde bulundular. Eşcinsellerin her yıl kutladıkları Onur Ayı kapsamında Google, YouTube kolundan bir özür açıklaması yaptı. Firma, söz konusu adaletsizliğin ortadan kaldırılması için çalışmalar yapacağını söyledi.

Twitter üzerinden yapılan açıklamada, “LGBTİ topluluğunu uygunsuz reklamlar ve gelir politikamızı nasıl uygulayacağımıza dair endişelerimiz ile hayal kırıklığına uğrattık” şeklinde samimi ifadelere de yer verildi.

Bir süredir YouTube üzerinde eşçinsellik karşıtlığı ya da düşmanlığı güden reklamların olması, eşcinsellerin çektikleri videolardaki reklamların kaldırılması gibi durumlar içerik üreticilerinin canını sıkıyordu. Google’ın reklam algoritmalarında “trans - transgender” kelimelerinin göz ardı edilmelerinden kaynaklanan gelir adaletsizliği şirket tarafından düzeltilecek.  YouTube, “LGBTİ topluluğunun, YouTube’da güvende, eşit, desteklendiğini ve hoş karşılandığını hissetmesi bizim için oldukça önemli. Yaptığınız iş oldukça değerli ve bu hakkı elde etmek için sizinle çalışmaya kararlıyız.” şeklinde topluluğun üyelerine ve diğer eşcinsel üreticilere seslendi:

Google ve yan şirketleri, firmanın itibar kaygısı ile aldığı toplumsal pozisyonlara karşı, tutarsız imajlar çizerek itibarı zedelemek istemiyor. Bu nedenle söz konusu özürün, YouTube açısından bazı değişimlerin işaretçisi olarak değerlendirilmeleri normaldir.

http://www.webtekno.com/escinsel-ureticilere-sorun-yasatan-youtube-lgbti-toplulugundan-ozur-diledi-h48949.html

SBÜ Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktoru Ali Edizer: Ortaokul ve liselere mezhepsizler, üniversitelere dinsizler hakim

$
0
0
SBÜ Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktoru Ali Edizer'in, sosyal medya hesabından tartışma yaratan paylaşımlarda bulunduğu ortaya çıktı.


Edizer, dün 26. İstanbul LGBTİ + Onur Haftası kapsamında düzenlenen yürüyüş için, kişisel Twitter hesabından, "LGBT (yani bildiğin çeşit çeşit ibneler teşkilatı) bugün İstanbul'da yürüyüş yapmak istemiş. Vali izin vermedi diye sol kesim veryansın edesiymiş. Şimdi bir genelleme yapsam, bana yakışmaz!" diye yazdı.

"ÜNİVERSİTELERE DİNSİZLER HAKİM"

Edizer'in yine, "Ne alkollü içecekleri özgürlük sembolü olarak gören soytarı enteller, ne eşcinsellik gibi sapkınlıklara 'tercih' diyen psikologlar, ne Gezi provokatörleri... Demokrasinin renkleri değildir. Demokrasiyi kokutup pis bir bataklığa çeviren muzır akımlardır..." ifadelerini kullandığı görüldü.

Edizer, bir başka paylaşımında ise, "Ortaokul ve liselere mezhepsizler üniversitelere dinsizler hakim" diye yazdı.

Edizer'in sosyal medya hesabındaki arka kapak fotoğrafında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafı olması da dikkat çekti.

https://odatv.com/ortaokul-ve-liselere-mezhepsizler-universitelere-dinsizler-hakim-02071829.html

Onur Yürüyüşü sonrası gözaltına alınanlar serbest bırakıldı

$
0
0
“Sınır” temasıyla 16’ncısı düzenlenen LGBT+ Onur Yürüyüşü sonrasında gözaltına alınan 11 kişi serbest bırakıldı.


Bu yıl “Sınır” temasıyla 16’ncısı düzenlenen LGBT+ Onur Yürüyüşü sonrasında gözaltına alınan 11 kişi, gece saatlerinde serbest bırakıldı. Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde ifadeleri alınan 11 kişiden ikisinin darp edildiği belirtildi.

https://www.demokrathaber.org/lgbti/onur-yuruyusu-sonrasi-gozaltina-alinanlar-serbest-birakildi-h104077.html

Eşcinsel büyükBüyük sanatçı Freddie Mecury

$
0
0

Freddie Mercury Kimdir?

Freddie Mercury, 5 Eylül 1946 tarihinde Zanzibar’da doğmuştur. Gerçek ismi Farrokh Bulsara’dır. Pek çok insan onu Queen’deki başarısı, sahne şovları ve güçlü sesi ile bilmektedir. Mercury’nin diğer rock efsanelerinden farkı ise müzik türlerini karıştırıp yeni bir tarz elde etmesidir. Genelde opera ve rock tarzlarını karıştırarak kullanır. “Bohemian Rhapsody”, “Somebody to Love”, “Don’t Stop Me Now” insanlar tarafından en çok bilinen parçalarındandır.
Güçlü bir özgüvene ve çok fazla cesarete sahip olan Mercury, dış görünüşü ile de adından söz ettirmiştir. Hem grup hem de solo çalışmaları yapmıştır. Mercury’nin kazandığı sıfatlardan birisi de İlk Asyalı Rock Star olmasıdır.
O dönemin en çok okunan müzik dergileri tarafından defalarca en iyi erkek sanatçı olarak seçilmiş ve listelerde hep ilk sıralarda yer almıştır. Freddie Mercury’nin Queen ile 300 milyon satış başarısı bulunmaktadır.

Freddie Mercury

Freddie Mercury’nin Hayatı
Freddie Mercury, başarılarla dolu ve parlayan bir hayata sahipti. Buna rağmen cinsel tercihi ile dönemin şartlarında fazlasıyla sansasyonel olmuştur. Açık sözlülüğü ile de bilinen Freddie Mercury’nin dolu dolu yaşadığı bir hayatı olmuştur.

Freddie Mercury’nin Çocukluk Yılları
Freddie Mercury, Paris kökenli bir aileye sahiptir. Şu an Tanzanya’ya bağlı olan Zanzibar adasında hayata gözlerini açmıştır. Bir tane kız kardeşi bulunmaktadır.
Mercury, Hindistan Bombay bölgesinde yatılı okula gönderildi. Burada piyano çalmayı öğrendi ve ilk grubu olan The Hectics’e katıldı. Çocukluğunun çoğu kısmını Hindistan’da geçirdi. Ardından 1964 yılında gerçekleşen Zanzibar devrimi dolayısıyla 17 yaşındayken ailesiyle İngiltere’ye yerleştiler. Sonrasında Art College adlı bir okulda Sanat ve Grafik Tasarım bölümünden diploma kazandı.

Freddie Mercury hayatı

Freddie Mercury’nin Özel Hayatı
Mercury, çok uzun bir süre boyunda Mary Austin adlı kadınla birlikte oldu. Tüm bu ilişkisinde, basına karşı her daim açık sözlü oldu. Ardından 70’li yıllarda verdiği bir röportajla eşcinsel olduğunu açıkladı. Sonrasında ise Austin ile arkadaş kalmayı başardılar.
Freddie Mercury, 1983 yılında Jim Hutton’a aşık olduğunu açıkladı. Hutton, Mercury’nin ölümüne 6 sene kala onunla birlikteydi. Hastalığında ona bakmış ve ölümünde ise yanında kalmıştır. Mercury onu kocası olarak görmekteydi.

Freddie Mercury’nin Ölümü

Freddie Mercury, 1987’nin baharında AİDS hastalığı olduğunu öğrendi. Ancak o sene verdiği röportajlarda aksini iddia etti. Buna rağmen basın, bu olayın peşini bırakmadı. Yaşamının son senelerinde ise cılız görünüşü adeta hastalığını belli ediyordu.
22 Kasım 1991 yılında Mercury, vokalist olduğu grubu Queen’in menajeri olan Jim Beach’i evine çağırdı ve ertesi gün için bir basın açıklaması için hazırlandılar ve yapılan açıklamada resmen AİDS taşıdığını itiraf etti.
Bu açıklamanın 24 saat sonrasında ise erkek arkadaşının kollarında hayatını kaybetti. O sırada 45 yaşındaydı.

Freddie mercury kız arkadaşı

Freddie Mercury Hakkında İlginç Gerçekler
1. Freddie Mercury aslında bir Zerdüşt’tür.
2. Queen grubuna ise sonradan katıldı.
3. Mercury, çenesinin yapısından çok rahatsızdı. Buna rağmen estetik ameliyatı reddetti. Çünkü bu ameliyatın sesini etkileyeceğini düşünüyordu.
4. Mercury, lamasını stüdyoya sokmak istediği için Michael Jackson ile tartıştı.
5. Prenses Diana ile beraber gay bara gittiler.
6. Kedisi için çıkardığı bir solo albümü vardır. İsmi ise Bad Guy.
7. Queen’in albümünü o tasarladı.
8. Tüm varlığını kız arkadaşı Mary Austin’e bıraktı.
9. Okuduğu dönemlerde modellik yaparak para kazanıyordu.
10. Mercury’nin mezarının yeri bilinmemektedir.

https://www.aktuelbilgiler.com/freddie-mercury-kimdir/

İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşünün Fotoğraflarla Hikayesi

$
0
0
Fotomuhabiri Hüseyin Aldemir’in kamerasından yasaklanan İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü günü...

İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü bu sene yine yasaklandı ancak LGBTİ+ aktivistleri Mis Sokak’ta okunan basın açıklaması için biraraya geldi.

Fotomuhabiri Hüseyin Aldemir’in kamerasından İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü:

26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nın bu sene 1 Temmuz saat 18.00’da düzenlenecek 16. İstanbul Onur Yürüyüşü’yle son bulması planlanıyordu.

İstanbul Valiliği, 29 Haziran Cuma akşamüstü saatlerinde İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nü “oluşabilecek muhtemel olumsuzlukları” gerekçe göstererek yasakladı.

Onur Haftası Komitesi, Valiliğin yasak kararının ardından yaptığı açıklamada “İstanbul Valiliği son iki yıldır Ramazan’a denk gelmeyen ve bu yıl hiçbir tehdit almamış yürüyüşümüzü yasaklayarak gösterdiği gerekçelerin sadece birer bahane olduğunu ve aslında Valilik kararının bizlere yöneltilen nefretin bir parçası olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır” derken, Onur Yürüyüşü’nün planlandığı gibi gerçekleşeceğini duyurdu.

Aktvistler 1 Temmuz’da öğlen saatlerinde Mis Sokak’ta toplanmaya başladı.

Polisle yapılan görüşmeler sonucunda Mis Sokak'ta 100 kişilik grubun basın açıklamasına izin verildiği duyuruldu.

Basın açıklaması planlandığı gibi Mis Sokak'ta gerçekleşti.

Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

"Valiliğin yasak kararında gösterdiği güvenlik bahanesi tek kelime ile komiktir. Yürüyüşlerimiz yasaklanmadan önce on üç yıl boyunca barışçıl bir şekilde düzenlendi."

"Bu yürüyüşler her geçen sene daha da kalabalıklaştı ve varoluşundan itibaren nefretle yüz yüze yaşayan biz LGBTİ+’lar için kendimizi güvende hissedeceğimiz ve sesimizi duyurabileceğimiz alanlar açılmasına aracılık etti. Bu barışcıl yürüyüşlerin aksine devletin işlediği nefret suçları, polis şiddeti ile yadsınamaz bir biçimde görünür hale geldi."

"Bizler her yıl olduğu gibi bu yıl da burada, bu sokaklardayız. Kahkahalarımız, bağırışlarımız ve sloganlarımız hala bu sokaklarda yankılanıyor."

"Binlerce insanın katıldığı ve görünürlüğümüzü kutladığımız yürüyüşlerimizi çok özlüyoruz. Bugün burada varoluşumuzun verdiği onurla ve onurumuzun verdiği güçle bizlere sınırlar çekmeye çalışanlarla alay ediyoruz."

"Sizleri de hepimize kimliklerimiz, yönelimlerimiz, varoluşlarımız, bedenlerimiz, dilimiz, arzularımız ve bizi biz yapan her şey üzerinden sınırlar çekmeye çalışanlarla alay etmeye çağırıyoruz."

"Bizler, kendi sınırlarımızı aşarken ve özgürleşirken, büyüyoruz. Sınırsız, cinsiyetsiz alanlarımızı sokaklara genişletiyoruz. Bizi önce sınırlar içerisine hapsedip gettolaştıran, ardından kendi alanlarıımızdan bizi uzaklaştırmaya, dönüştürmeye çalışanlara karşı geliyoruz: Taksim’den vazgeçmiyoruz."

Basın açıklamasının ardından, polisin "Sokağı boşaltın" anonslarıyla, aktivistler Beyoğlu'na dağıldı.

Aktivistler Beyoğlu'nda çeşitli noktalarda yapılan basın açıklamalarına ve Onur Haftası'nın kapanış partisine doğru yola çıktı.

Saat 19.00 sularında Odakule'de toplanan bir grup aktivist, ikinci bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Aktivistler, polis gelmeden sloganlarla oradan ayrıldı.

Polis, Galatasaray gibi ana alterlerde gördüğü LGBTİ aktivistlerini ara sokaklara sürdü.

Saat 20.00'de de Cihangir'de okunması planlanan basın açıklaması öncesi, polis Cihangir'deki kafelerde oturanları dağıttı.

Polis Cihangir'de de gözaltı işlemi yaptı.

Toplam 11 kişi gözaltına alındı.

26. Onur Haftası, Mis Sokak'ta okunan izinli basın açıklaması ve Odakule'de gerçekleştirilen gerilla eylemle sonlandı.

İstanbul Onur Yürüyüşü'nün gerçekleştirilmesine 2015'ten bu yana izin verilmiyor.

Onur Haftası Türkiye’de ilk kez 1993 yılında “Cinsel Özgürlük Haftası" adıyla düzenlendi. İlk İstanbul Onur Yürüyüşü ise 2003'te, Onur Haftası gerçekleştirilmeye başlandıktan tam on yıl sonra yapıldı. (ÇT)

https://bianet.org/bianet/lgbti/198811-istanbul-lgbti-onur-yuruyusunun-fotograflarla-hikayesi

























Gökyüzünde bir Onur Ayı kutlaması

$
0
0
Intel'in drone'ları bu kez LGBTQ topluluğu için havalandı.


Bu yıl Onur Ayı etkinlikleri kapsamında Intel, LGBTQ topluluğunu onurlandırmak adına gökyüzünü drone’larla renklendirdi.

Intel’in merkezinin bulunduğu Kaliforniya Folsom’da gerçekleştirilen görsel şölende Shooting Star drone’ları gökyüzünde LGBTQ bayrağının yanı sıra LGBTQ cinsiyet simgeleri de oluşturdu. Intel bünyesindeki LGBTQ çalışanlarının ve partnerlerinin katkılarıyla gerçekleştirilen gösteride gökyüzüne yükselen 300 drone, Intel logosu formunu almadan önce de iki anne ve bir çocuktan oluşan bir ailenin şemasını oluşturdu.

Daha önce Super Bowl’da Lady Gaga’ya eşlik eden ve PyeongChang 2018 Kış Olimpiyat Oyunları’nın açılışında boy gösteren Intel drone’ları, geçtiğimiz günlerde de TIME dergisinin kapağı için havalanmıştı.

http://www.mediacatonline.com/gokyuzunde-bir-onur-ayi-kutlamasi/
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>