Quantcast
Channel: Gay Haber
Viewing all 15059 articles
Browse latest View live

Star ‘gay' kelimesini sansürledi!

$
0
0

Geçtiğimiz günlerde TV8 'sevişme' kelimesini sansürlemişti

Star TV'de bu akşam yayınlanan Delibal filminde geçen "Gay" kelimesi sansürlendi. Geçtiğimiz günlerde TV8 kanalında yayınlanan "O Ses Türkiye" yarışmasında, jüri üyelerinden şarkıcı Gökhan Özoğuz’un söylediği "sevişme" kelimesi kanal tarafından sansürlenmişti.
Sosyal medyada Star’a tepkiler büyürken Twitter’da #EşcinsellikSansürlenemez etiketiyle binlerce mesaj paylaşıldı.

http://t24.com.tr/haber/star-gay-kelimesini-sansurledi,363233

Abdurrahman bey kim bu gizli iyiliksever gay'ler?

$
0
0
AKİT gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak çok eğlenceli bir yazar...

Dünkü köşesinde iddialı bir laf attı ortaya.

*

İddiası da şu:

Abdurrahman bey kim bu gizli iyilikseverler

“Dikkat ederseniz, hemen her dizide bir gay var, piercing’li, tattoo’lu, munis, iyiliksever, akıllı ve dürüst bir karakter olarak öne çıkan, haksızlığa uğrayan biri...”

*

Aklıma seyrettiğim diziler geldi...

Mesela “Jet Sosyete”nin küpeli “gizli gay”i kim diye düşündüm...

*

Yaşar Usta mı...

Ama ne küpesi var, ne piercing’i, ne de dövmesi...

Cengiz Özpamuk mu...

Yok ya... Ondan gay falan olmaz.

*

Ozan Özpamuk dersen, galiba küpe var ama adam durmadan kız peşinde...

*

Gündüz Şahin mi...

Yahu adam mahallenin, elinde tespihli maçosu...

Dizi işini bilen bir arkadaşa danıştım...

“Yanlış yerde arıyorsun” dedi...

Niye diye sordum

“Yazının başlığını dikkatle oku. Ne diyor Dilipak: Şeytan bizimkileri nasıl kandırıyor?”

*

Haa anladım, kendi mahallesindeki dizilerden söz ediyor...

Vallahi ben o tarafı bilmem...

“Payitaht Abdülhamid”de gizli gay kimdir? Ben baktım pek görmedim ama belki o görmüştür.

“Diriliş Ertuğrul”da küpeli, piercing’li karakterler aradım bulamadım...

*

O nedenle Dilipak kardeşimden rica ediyorum.

Aydınlatsın bizi...

Kim bu sizinkileri şeytanla kandıran...



AMAN DİKKAT

- DİZİ film yapımcılarının dikkatini çekerim.

Bu yazıdan sonra aman şeytana kanıp bir Yavuz Sultan Selim dizisi yapmaya kalkmayın.

Hem sultanı yakarsınız hem kendinizi...

Ertuğrul Özkök - Hürriyet

Havayolu şirketi, çiftler koltuğuna oturtulmayan eşcinsel çiftten özür diledi

$
0
0
"Biz de bir çiftiz" deyince uçakta neler oldu

New York ve Los Angeles arasından uçuş gerçekleştirecek olan uçakta eşcinsel çift krizi yaşandı.
 

Amerika Birleşik Devletleri'nde, bir uçakta yan yana oturan eşcinsel çift, uğradıkları ayrımcılık karşısında uçağı terk etti. Ayrımcılığa uğradığı belirtilen David Cooley, yaşananları kişisel Facebook hesabından paylaştı.

20 Minutes adlı Fransız gazetesinde, David Cooley ve erkek arkadaşının yaşadığı ayrımcılığa yer verildi. Eşcinsel çiftin, bir hostes tarafından yan yana oturdukları koltuktan kalkmaları gerektiğini, böylece bir çiftin yan yana oturabileceğini söylediği belirtildi. David Cooley, hostesin bu isteği üzerine "biz de bir çiftiz" yanıtını verdiği ifade edildi.

Hostes tarafından eşcinsel çiftten birinin, başka bir koltuğa geçmesi konusunda ısrarda bulunulduğunu ve çiftin uçağı terk ettiği belirtildi. David Cooley yaptığı açıklamada, uğradıkları ayrımcılık sonucunda Alaska Havayolları'nı kullanmayacıklarını duyurdu.

Alaska Havayolları yetkilileri ise Newsweek Dergisi'ne yaptığı açıklamada, her türlü ayrımcılığa karşı olduklarını, söz konusu olayda rezervasyon hatasının olduğunu ve konu hakkında iç soruşturma başlattıklarını belirtti.

Odatv.com

Manken Didem Soydan, İntizar'a böyle destek verdi

$
0
0
Manken Didem Soydan, Mustafa Ceceli'nin eski eşi Sinem Gedik ile eşcinsel ilişki görüntüleri ortaya çıkan şarkıcı İntizar'ın albüm kapağını instagram hikayesinde paylaştı.


Sinem Gedik- İntizar olayının durulduğu bugünlerde cesur modelden gündem yaratacak paylaşım geldi. Didem Soydan'ın Mustafa Ceceli'nin eski eşi Sinem Gedik'le eşcinsel ilişki yaşayan İntizar'ın son çıkan albümü "Konu sen olunca" yı instagram hesabındaki hikayesinde paylaşması dikkat çekti.

ALBÜM KAPAĞINI PAYLAŞTI

Şarkıcı İntizar'ın Mustafa Ceceli'nin boşandığı eşi Sinem Gedik'le eşcinsel ilişkisinin basına sızdırılmasından sonra toplumdan ve ünlü camiadan tepki ve destek mesajları gelmişti. Ünlü isimler , İntizar'a sosyal medya hesaplarından destek vermişlerdi. O ünlülerden biri de güzel model Didem Soydan dı. Soydan olayın geçmesinden sonra tekrar "İntizar"paylaşımı yaptı. Güzel model, İntizar'ın albüm kapağını bacaklarının üzerine koyup paylaştı.

İsveç’te her 3 LGBTİ bireyden 1'i işyerinde ayrımcılığa uğruyor

$
0
0
İsveç'te her 3 LGBTİ+ bireyden 1'inin işyerinde ayrımcılığa uğradığı ortaya çıktı. Sendikalar, homofobiye karşı eğitim çalışması başlatma kararı aldı.


Göteborg Belediyesi ve Göteborg Üniversitesi’nin işyerlerinde yaptığı araştırmanın sonuçları, her 3 LGBTİ+ bireyden 1'inin ayrımcılığa uğradığını gösterdi. LGBTİ+ bireylerin işyerlerinde aşağılanmasına ve dışlanmasına tepki gösteren İsveç İşçi Sendikaları (LO) ve üyesi federasyonlar, homofobiye karşı işyerlerinde eğitim çalışmaları başlatılması kararı aldı.

İsveç, LGBTİ+ bireylere hoşgörüde dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında sayılıyor. Bir liman ve işçi kenti olarak bilinen Göteborg, İsveç’in en hoşgörülü ili. Bu nedenle de 'dünyanın en LGBTİ+ dostu ili' olmaya aday gösterildi. Ancak Göteborg Üniversitesi ve Göteborg Belediyesinin hazırladığı rapor, LGBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılığın son bulması için daha çok şey yapılması gerektiğini gösteriyor. Rapora göre LGBTİ+ bireylerin işyerlerinde cinsel yönelimlerini açıklamaları durumunda dışlanma, tehdit edilme ve ayrımcılığa uğrama riski büyük. LGBTİ+ bireyler bu nedenle cinsel yönelimlerini gizlemek zorunda kalıyor.

EN FAZLA TRANSLAR DIŞLANIYOR
Her 3 LGBTİ+ bireyden 1'i, işyerinde ayrımcılık ve aşağılanmayla karşı karşıya kaldığını söylüyor. En fazla dışlananlar ise translar.

Raporda LGBTİ+ bireylerin yüzde 40’ının cinsel yönelimlerinin anlaşılmaması için iş arkadaşlarıyla sohbet etmekten kaçındıkları belirtiliyor. Bundan bir süre önce LO’nun hazırladığı “İşyerlerinde açıklık” başlıklı rapor geçici olarak çalışanların kadrolu olanlara kıyasla cinsel yönelimlerini gizlemeyi daha fazla tercih ettiklerini ortaya koymuştu.

Ortak bir açıklama yapan LO’nun 1. Başkan Yardımcısı Therese Guovelin ve Göteborg Belediyesi Yönetim Kurulu Başkanı Ann-Sofie Hermansson, işyerlerinde herkesin cinsel yönelimlerini açıkça dile getirme hakkına sahip olduğunu, bundan dolayı insanların dışlanmalarının kabul edilemeyeceğini söyledi.

ÖNLEM ALINMALI
LGBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılığın engellenmesi için şu önlemlerin alınmasının önemine dikkat çekildi

■ Bu konu sistematik olarak gündeme getirilmeli. Olumlu gelişme olmasının anahtarı bunu değişik bağlamlarda ele alınması. Bu konuda sendikalara merkezi bir görev düşüyor.

■ Onur etkinliklerine katılıp bu konu hakkında insanları bilgilendirmek ve tartışma açmak, işyerlerinde insanların huzur içinde olmasını sağlamak sendikaların görevleri arasındadır.

■ Göteborg ili ülkede ilk kez LGBTİ+ bireyler için bir danışma bürosu açtı. Burada diyalogun işyerlerini de kapsayacak bir biçimde geliştirilmesine gereksinim var.

■ Herkese eşit muamale, güvence altına alınmalı. Bunun gerçekleşmesi için hem sendika hem de işverende önemli bir iyileştirme potansiyeli var.

SENDİKALAR EĞİTİM ÇALIŞMASI BAŞLATACAK
LO ve ona bağlı federasyonlar da, İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin LGBTİ+ grubuyla birlikte eğitim çalışmalarının başlatılmasını kararlaştırdı. Sendikalar, ayrıca LGBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılığın engellenmesi için işverenlerden de somut önlemler almalarını talep edecek. (Stockholm/EVRENSEL)

https://www.evrensel.net/haber/358358/isvecte-her-3-lgbti-bireyden-1i-isyerinde-ayrimciliga-ugruyor

Eşcinsel olduğunu açıklayan Bakan!

$
0
0

Biten evliliğindnen iki çocuğu bulunan Bakan, erkeklerden-hemcinslerinden de hoşlandığını söyledi. Sonrasında bir kaç hanımla da buluştum ve bu da iyi geldi bana diyen Tommy Ahlers, artık doğruyu söylemenin zamanı geldi diyerek saklanmaktan vazgeçtiğini söyledi.

Brezilya, Eşcinsel Olimpiyatları'na ilk defa futboll takımı gönderecek

$
0
0
Her kulvarda Samba!

Futbol denince akla gelen ülke olan Brezilya, Gay Olimpiyatları’na tarihte ilk kez takım gönderme kararı aldı. Paris’te 10’uncusu düzenlenecek organizasyon için takımın kurucuları “Bu, bizim tarihimizdeki en sembolik an. Brezilya’nın gay futbolunu dünyaya tanıtacağız” dediler.


Gay Olimpiyatları bu sene 10. kez düzenlenecek. İlk olarak 1982 yılında ABD’nin San Francisco kentinde organize edilen oyunlar, tıpkı Yaz Olimpiyatları gibi dört yılda bir düzenleniyor. İkincisi de San Francisco’da yapılan organizasyon sonra sırayla Kanada Vancouver, ABD New York, Hollanda Amsterdam, Avustralya Sidney, ABD Chicago, Köln Almanya, Cleveland ABD’de gerçekleştirildi. 2014 Cleveland’ın ardından 2018’deki heyecan Paris’te 4-12 Ağustos tarihleri arasında yaşanacak. Cinsel farklılıkları yaşanabilir kılmayı kendisine amaç edinen oyunlarda lezbiyen, gay, biseksüel ve trans sporcular yer alıyor. Paris’teki buluşmada 91 ülkeden 15 bin sporcu 36 spor branşında mücadele edecek.

Bir ilk gerçekleşti

Futbol, basketbol, voleybol, su topu gibi takım sporlarının yanı sıra tenis, yüzme, boks, dövüş sanatları, eskrim, masa tenisi gibi bireysel sporlarda ajandada yer alıyor. Futbol denince akla gelen ilk ülke olan Brezilya da bu seneki olimpiyatlara takım gönderme kararı aldı. Sambacılar’ın ilk kez organizasyona futbol takımı göndereceğine dikkat çekilen Brezilya basınındaki “Bir ilk gerçekleşiyor. Dünya Gay Olimpiyatları’nda Brezilya’nın homoseksüel futbol takımı olacak” ifadeleri kullanıldı.

Toplam 58 sporcudan oluşan bir kafileyle Fransa’ya giden Brezilya, voleybol, plaj voleybolu, yüzme, eskrim, atletizm, bisiklet ve maraton dallarında da temsil edilecek. Futbol takımının kurucusu Andre Machado “Bu, bizim tarihimizdeki en sembolik an. Brezilya’nın gay futbolunu dünyaya tanıtacağız” diyor. Bir sonraki Gay Olimpiyatları 2022’de Hong Kong’da düzenlenecek. 

SPONSORLA GİDİYORLAR

Yaz Olimpiyatları’ndan farklı olarak katılımcılar genelde bir eleme sürecinden geçmiyor. Ülkelerden organizasyon komitesine giden bildirimlerle katılımcılar oluşturuluyor. Brezilya’nın gönderdiği futbol takımının kendisine sponsor bulabilen yegane ekip olduğu bu nedenle bu ekibin öne çıktığı vurgulanıyor. Futbolda ABD, İngiltere, Cezayir, Fransa, Meksika, Çekya’nın da bulunduğu 16 takım mücadele edecek. Maçlarda FIFA oyun kurallarına büyük ölçüde riayet ediliyor.

http://www.milliyet.com.tr/her-kulvarda-samba--dunya-2717950/

ABD'de Trump'a "The Handmaid's Tale" kostümlü protesto

$
0
0
Amerikan yapımı The Handmaid's Tale (Damızlık Kızın Öyküsü) adlı dizinin kostümlerini giyen bir grup gösterici, ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı Mike Pence'in göçmen politikasını New York'taki Alexander Hamilton Customs House'nin önünde protesto etti.


ABD’nin Washington şehrinde toplanan yüzlerce kadın, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in ABD İç Güvenlik Bakanlığı Konferansı’ndaki konuşmasından önce Bowling Green 4/5 Metro İstasyonu’nda toplandı.

Buradan Alexander Hamilton Customs House’a yürüyen kadınlar, ünlü distopik dizi The Handmaid’s Tale’deki damızlık karakterleri gibi kırmızı pelerin ve beyaz başlık giyerek eylem yaptı. Gösteriye katılan kadınlar hükümetin kadın ve göçmen politikalarına karşı çıkmak için bu şekilde bir eylem yaptıklarını söyledi.

Gösterinin organizatörlerinden Susan Taylor, yaptığı basın açıklamasında “Donald Trump ve Mike Pence, The Handmaid’s Tale’in model toplumundaki Hıristyan faşist teokratlar gibi davranıyorlar. Kadınların kendi iradesi dışında çocuk sahibi olmasını istiyorlar, göçmen çocukları annelerinden ayırıyorlar ve LGBTQ bireyleri cezalandırıyorlar” ifadelerini kullandı.

Taylor, “Gücünü baskıdan alan Trump/Pence rejimi ancak sürekli protesto yapılarak durdurulabilir” dedi.

THE HANDMAID'S TALE DİZİSİNİN KONUSU
Dizi, Türkiye’de ‘Damızlık Kızın Öyküsü’ adıyla yayımlanan Margaret Atwood’un 1985 yapımı gerilim türündeki romanından diziye uyarlandı.

Başrolde Elisabeth Moss’un yer aldığı The Handmaid’s Tale; kadınların neredeyse bütün haklarının elinden alındığı, sadece çocuk doğurmak ve hizmetçi olarak varlıklarını sürdürdükleri, erkeklerin egemen olduğu dindar bir kesim tarafından totaliter tarzda yönetilen bir ülkeyi anlatıyor.

Distopik bir gelecekte ABD’de rejimin değiştiği bu düzende, yakalanan muhalif kadınların bir kısmı ülkenin yüksek rütbeli kumandanlarına hizmetçi olarak verilir. Hizmetçi adı altında evlere dağıtılan bu kadınlardan beklenen asıl şey, evinde yaşadıkları kumandanlardan hamile kalıp mümkün olduğu kadar çok çocuk doğurmalarıdır.

Fakat son yıllarda neredeyse sıfıra düşen doğum oranları, hamile kalmanın iyice zorlaştığını ortaya koymaktadır. Dizi, hizmetçi kadınlardan biri olan Offred’in (Elisabeth Moss) hikayesinin etrafında şekilleniyor.

Offred; komutanlar, onların acımasız eşleri, evcil Martha’lar ve hizmetçi arkadaşları arasında gidip gelmektedir. Offred'in tek amacı hayatta kalmak ve kendisinden alınan kızını bulabilmektir.

https://www.ntv.com.tr/galeri/dunya/abdde-trumpa-the-handmaids-tale-kostumlu-protesto,zsxLcnl3d0SGQFxUJISLrw/irvWBeqI6U-WHpJISvQYDw

İngiltere'den Türkiye'ye 'LGBTİ ürünleri' boykotu

$
0
0
"Onur Yürüyüşü'nün yasa dışı sayıldığı Türkiye'den bu tişörtleri ithal etmek son derece etik dışı"


İngiltere, LGBTİ temalı ürünlerin Türkiye'den ithal edilmesini tartışıyor. Türkiye’de üretilen bir dizi ürünü, Onur Yürüyüşü'ne satmak üzere İngiltere’ye ithal eden eşcinsel hakları yardım derneği Stonewall ile ülkenin en büyük perakende giyim şirketlerinden Primark, ‘LGBTİ haklarının korunması konusunda zayıf olan ülkelerde ticaret yaptıkları’ için eleştirilerin hedefinde.

The Guardian'ın haberine göre, LGBTİ topluluğu, İngiltere'de satılan ürünlerin 'eşcinsel bireylerin zor durumda olduğu' bir ülkede üretilmesine tepki gösterdi. Stonewall ve Primark’a yönelik tepkilerde, ‘işçilerin kendi ülkelerinde dile getiremedikleri yasadışı mesajları taşıyan giysileri üretmesini istemenin etik olmadığı’ vurgulanıyor. Eleştirilen firma ise 'LGBTİ bireylere yardım ettiğini' söyledi

"Türklerden bunu istemek haksızlık"
İngiltere Pride Ağı’nın eş kurucusu ve EuroPride’ın iletişim yöneticisi Steve Taylor, ‘Pride’ın yasa dışı sayıldığı Türkiye’de Pride tişörtlerinin basılmasını son derece etik dışı bulduğunu’ söyledi. The Guardian’a konuşan Taylor,  “Benim için asıl mesele, tişörtlerdeki mesajın nerede basıldığı. Bu vakada söz konusu ülke Türkiye. Bu da benim için temelde doğru değil. LGBTİ haklarının korunmasının boş bir hayalden ibaret olduğu bir ülkede insanlardan bunu istememiz haksızlık ve bunu yapmamalıyız” dedi.

"Üretenlerin kendileri giyemeyecek"
Brighton’da düzenlenecek Onur Yürüyüşü için bir sergi açmayı planlayan fotoğrafçı Isaac Jordan da benzer bir görüşü savundu. Jordan The Guardian ile söyleşisinde, “Birkaç gün önce yürüyüşte giymek için bir t-shirt alacaktım ve büyük mağazalarda satılan gökkuşağı ürünlerinin karanlık bir yanını keşfettim. Büyük markaların Onur Yürüyüşü’nü desteklemesi gerçekten olumlu fakat bu, biz İngiltere’dekiler için giysi üreten ama kendileri şiddet veya dava açılma korkusu yaşamadan bu giysileri giyemeyecek olan LGBTİ bireyler pahasına yapılmamalı” diye konuştu.

Stonewall derneği ise Primark’la ortaklığı savundu. Dernek, bu sayede ‘LGBTİ bireylerin zor durumda olduğu ülkelerde haklarının korunmasına yardım edildiğini’ belirtti. Kurumun İngiltere ayağının yöneticilerinden Louise Smith, “Biz dünyanın her yerinde, ofislerinde ve etkinliklerinde LGBTİ’li personeli destekleyen şirketlerle çalışıyoruz. Uluslararası şirketler, sık sık LGBT bireyler için şartların çetrefilli olduğu ülkelerde çalışır. Türkiye’de de doğrudan LGBT hakları savunucularıyla, onların eşitlik haklarını savunabilmeleri ve yerel polis güçleri ile olumlu ilişkiler içinde daha hoşgörülü bir hukuk sisteminde yaşayabilmeleri için çalışıyoruz” dedi.

Ne olmuştu?
Onur Yürüyüşü’nün bu yıl da izin verilmediği İstanbul’da, yüzlerce LGBT savunucusu göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiler kullanan polis birlikleri tarafından dağıtıldı. Bazı kişiler de göz altına alındı.

https://t24.com.tr/haber/ingiltereden-turkiyeye-lgbti-urunleri-boykotu,673369

Tunus'ta 'mirasta eşitlik ve eşcinselliğin suç olmaktan çıkarılması' karşıtı protesto

$
0
0
Tunus'un Safakes kentinde binlerce kişi, Bireysel Özgürlükler ve Eşitlik Komitesinin "eşcinselliğin suç olmaktan çıkarılması, miras dağılımı" gibi bazı konularda yasal düzenleme yapılması önerilerini protesto etti.


Hitabet ve Dini İlimler Cemiyeti tarafından Safakes'de düzenlenen yürüyüşe binlerce Tunuslu katıldı. Safakes'in en büyük camilerinden El-Lahmi Camisi önünde başlayan yürüyüş, valilik binası önünde son buldu.

Cumhurbaşkanı El-Baci Kaid es-Sibsi'nin görevlendirdiği Bireysel Özgürlükler ve Eşitlik Komitesi'nin yayımladığı rapora tepki gösteren eylemciler, "Müslüman halk teslim olmaz", "Doğuculuğa da hayır, batıcılığa da hayır. Tunus İslami bir devlettir" sloganları attı.

Hitabet ve Dini İlimler Derneği Başkanı Muhammed Kaydara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Ailemiz kalemiz ve sığınağımızdır." sloganı altında düzenlenen bu yürüyüşle, Bireysel Özgürlükler ve Eşitlik Komitesinin önerilerine kesin bir dille karşı çıktıklarını belirtti.

'ENTELEKTUEL TERÖRİZM'

Kaydara, komitenin sunduğu raporu, bir çeşit "entelektüel terörizm" olarak nitelendirerek, bu raporun Müslüman Tunus halkının kimliğini açıkça tehdit ettiğini dile getirdi.

Gösteriye katılan Tunuslu imam Atıf el-Fitevi de Cumhurbaşkanlığı makamına seslenerek, Tunus halkını temsil etmeyen, aksine halkın içine fitne tohumları ekecek bu raporun geri çekilmesi çağrısında bulundu.

Tunus Cumhurbaşkanı Sibsi, 13 Ağustos 2017'de Kadınlar Bayramı kutlamaları çerçevesinde Kartaca Sarayı'nda düzenlenen törende, mirasta kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasını istediğini söylemişti. Cumhurbaşkanı Sibsi, aynı tarihte, "Bireysel Özgürlükler ve Eşitlik Komitesini, kadın-erkek eşitliğiyle ilgili yasal düzenlemeler üzerinde çalışmakla görevlendirmişti.

Komite haziran ayında Sibsi'ye 2 bölümden oluşan 233 sayfalık bir rapor sunmuştu. "Bireysel hak ve özgürlükler"e ayrılan birinci bölümde yer alan en bariz teklifler arasında eşcinselliğin suç olmaktan çıkarılması ve idam cezasının kaldırılması yer alıyor. İkinci bölümde ise kadın-erkek arasında mirasta eşitlik ve çocuklar arasında, evlilik dışı ilişkilerden doğanlar da dahil olmak üzere, eşitlik meselesini ele alınıyor.

Cumhurbaşkanı Sibsi'nin raporla ilgili kararını 13 Ağustos'ta açıklaması bekleniyor.

OZAN KÖSE
AFP 2018 / FETHI BELAID
AFRİKA

https://tr.sputniknews.com/afrika/201808041034604285-tunus-miras-esitlik-escinsel-suc-protesto/

Dünyanın İlk Transseksüel Bireyi: Einer Wegener

$
0
0
Einer, 28 Aralık 1882’de Danimarka’da doğdu. Resim onun tüm hayatıydı. Babası bakandı ve O, 1902’de sanat okuluna gidebilmek için ülkesini terk etti ve Kopenhag’a yerleşti. Kopenhag Sanat Okulu’na kaydoldu ve resim dersleri almaya başladı.

Burada kendisi gibi ressam olan Gerda ile tanıştı.

Gerda/Einer Wegener

Çift çok iyi anlaşıyordu. Birçok işi birlikte yapıyor ve bundan büyük zevk alıyorlardı. En sonunda bu güzel birlikteliği Einer 22, Gerda 19 yaşındayken evlilik ile taçlandırdılar.

“Badem Gözlü Güzel Kadın”
Bir gün, Gerda’nın modelliğini yapan asistanı gelmeyince Gerda, Einer’den model olmasını istedi. Einer, bunu kimseye söylemeyeceği sözünü alarak kabul etti ve “Badem Gözlü Güzel Kadın” tablosu ortaya çıktı. Bu kadına Lili adını verdiler. Gerda, bu tablo sayesinde birçok iş teklifi ve ödül aldı. Bu tabloyla adını duyurmaya başladı. Herkes tabloya gerçekten hayran kaldı.

İnsanların beğenisini kazanan bu tablo hakkında tek merak edilen şey, tablodaki kadının kim olduğuydu. İnsanlar bunu merak ederken ikilinin durgunlaşan cinsel hayatına Lili sayesinde bir hareketlilik katmışlardı. Gerda, kimi zaman Lili kimi zaman Einer olarak görmekten hoşlanır hale gelmişti.

Çok geçmeden 1903’te çift, tabloların birinde birlikte yer aldılar ve bu Danimarka’da çok büyük bir olay oldu. Bunun daha fazla büyümemesi adına Paris’e taşındılar.

Paris’te Danimarka’dan daha rahatlardı. Lili’yi saklamak zorunda kalmıyorlardı ve dışarı çıkarken arkadaşlarıyla birlikteyken hep Lili oluyordu. Kendini yabancılara Gerda’nın kız kardeşi olarak tanıtıyordu.

 Gerda, Einer’in katili miydi?
Gerda, Lili’nin varlığını o kadar benimsemişti ki bazen Einer’i bunun için zorluyordu. Kimileri sırf bu nedenlerden ötürü Gerda’nın Einer’i kadın olma eğilimine sokan kişi olduğunu düşünüyorlardı.

Beklenen an…
Nihayet Einer’in kendi kimliğine kavuşma zamanı geldi. 1930 yılında uzman seksolog Magnus Hirschfeld kontrolünde Berlin’de gerçekleşen ameliyatla testisleri alındı. Bu olay iki ülke arasında büyük yankı uyandırdı. Çünkü Einer, yeni adıyla Lili, tarihe geçen ilk transeksüel birey olmuştu.

Ameliyattan sonra maalesef iki kadının evli olması yasalara uygun olmadığından boşanmak zorunda kaldılar. Gerda İtalyan bir adamla evlenip Fas’a yerleşirken Lili kim olduğu belli olmayan bir adamla ilişki yaşamaya başladı ve ressamlığı da bıraktı. Çünkü bu yetenek Einer’da vardı, Lili’de değil.

Bir zaman sonra penis yerine yumurtalıkların yerleştirileceği ikinci ameliyatı oldu. Doku ve sinir uyuşmazlıklarına ve hatta ölüm tehlikesine rağmen üçüncü ve dördüncü ameliyatı da…

Bu ameliyatlar sayesinde bir şey fark edilidi: Lili pasif de olsa çift cinsel organa sahipti. Lili bunu öğrenince hemen bir çocuk sahibi olmanın isteğiyle yanıp tutuştu ve rahim nakli için bir kez daha ameliyat masasına yattı. Fakat ne yazık ki vücudu bu kadarına dayanamadı ve hayatını kaybetti.
Lili’nin ölüm haberini alan Gerda ise kocasından ayrılıp Lili ile tanıştıkları şehir olan Kopenhag’a geri döndü. Burada küçük bir daire tuttu ve kendini alkole verdi. Lili’nin ölümünden 9 yıl sonra, bu odada yalnız başına hayata gözlerini yumdu ve geriye sadece gazetelerin arka sayfalarına iliştirilen küçük ölüm haberi kaldı.

P.s. Lili Elbe’nin hayatını anlatan ” The Danish Girl ” isimli filmi izleyebilirsiniz.

https://unifestal.com/art/dunyanin-ilk-transeksuel-bireyi-einer/

TRT'den Eurovision'a; Siz değerlerinizden saptınız

$
0
0
TRT'nin derdi puanlama sistemi değil, eşcinsellik!

TRT Genel Müdürü'nden flaş Eurovision açıklaması

TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, Eurovision Şarkı Yarışması'na ilişkin, "Şu anda katılmayı düşünmüyoruz. Oylama sistemi gibi gerekçelerimiz var. Bir de kamu yayıncısı olarak, Avusturyalı birinci olan sakallı, etekli, cinsiyet kabul etmeyen, herhangi bir cinsiyeti olduğunu söylemeyen, 'Aynı anda hem erkeğim hem kadınım' diyen birini saat 21.00'de, çocukların seyrettiği bir zamanda ben canlı yayımlayamam ki. Avrupa Yayıncılar Birliği'ne, Eurovision'la ilgili olarak 'Siz saptınız değerlerinizden.' dedim. Bundan dolayı başka ülkeler de çıktı." dedi.


TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, İbn Haldun Üniversitesi tarafından düzenlenen, öğrencileri, alanında uzman isimler, akademisyenler ve kanaat önderleriyle bir araya getiren "Geleceğim Sosyal Bilimler Zirvesi"nde, öğrenim ve iş hayatındaki tecrübelerini öğrencilerle paylaştı.

TRT'nin tarihinin 1927'ye dayandığına değinen Eren, "Neredeyse 100 yılı doldurmuş bir kurumun kendi geleneği, kendi kültürü, kendi alışkanlıkları oluyor. TRT'nin de bir kurum kültürü var. TRT, yine de tek bir karakter olarak değil, bir aile olarak tasvir edebileceğimiz bir kurum." diye konuştu.

Eren, sosyal bilimci olarak dünyayı iyi kavrayamayan, meselelerin özünü kavrayamayan insanların iletişimci olamayacağını dile getirerek, meseleyi çözebilmek için de sorunun doğru ortaya konulması gerektiğini belirtti.

Üniversite eğitimine başladığında aklında iletişim alanı olmadığını ancak okul döneminde film, belgesel çektiğini, animasyon yaptığını anlatan Eren, öğrencilere, "Güncel haberleri, siyaseti, dünya siyasetini takip ediyorsanız, gazeteci olursunuz ama etmiyorsanız hiç kendinizi zorlamayın."şeklinde seslendi.

Eren, öz kültüre ve değerlere hakim olmanın önemine işaret ederek, "Bir belgesel, film çekeceksem, bunun kötü bir İngiliz, BBC, Amerikan belgeseli kopya olmaması lazım. İyi kopyası da olmaması lazım. Bana ait olmaması lazım." dedi.

Öğrencilere çalışma disiplinini erken edinmelerini tavsiye eden Eren, gençlere yatırım yaptıklarını, TRT World'e 150 tane sosyal bilimci genç aldıklarını kaydetti.

'BAŞKA ÜLKELER DE ÇIKTI'

Eren, soruları yanıtlarken, TRT'de uzun vadede daha genç istihdamla ilgili programları bulunduğunu ve İbn Haldun Üniversitesi ile "TRT Akademi Projesi"ni yapacaklarını söyledi.

TRT Genel Müdür İbrahim Eren, Eurovision Şarkı Yarışması'na ilişkin soruya şu karşılığı verdi: "Şu anda katılmayı düşünmüyoruz. Oylama sistemi gibi gerekçelerimiz var. Bir de kamu yayıncısı olarak, Avusturyalı birinci olan sakallı, etekli, cinsiyet kabul etmeyen, herhangi bir cinsiyeti olduğunu söylemeyen, 'Aynı anda hem erkeğim hem kadınım' diyen birini saat 21.00'de, çocukların seyrettiği bir zamanda ben canlı yayımlayamam ki. Avrupa Yayıncılar Birliğine, Eurovision'la ilgili olarak 'Siz saptınız değerlerinizden.' dedim. Bundan dolayı başka ülkeler de çıktı."

TRT'nin değişim içinde olduğunu belirten Eren, "Yeni kanunumuz çıktı. Artık TRT memur almayacak, TRT'de çalışan herkes bundan sonra sözleşmeli personel olacak. Memur alımı durdu. TRT'ye giren bir kişi işi garanti etmeyecek, 30-40 yıl TRT'de kalmayacak, başarabilirse devam edecek, başaramazsa devam etmeyecek." dedi.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/trt-genel-mudurunden-flas-eurovision-aciklamasi-40918214

Kudüs'te polis korumasında 'onur yürüyüşü'

$
0
0
Kudüs'te binlerce insan LGBTİ+ hakları için onur yürüyüşünde bir araya geldi. Yürüyüş, sağcı Musevi gruplar tarafından engellenmeye çalışılınca polis müdahale etti. 20 binin üzerinde LGBTİ hakları savunucusu, Kudüs'ün merkezinde güvenlik güçlerinin kontrolünde onur yürüyüşünü tamamladı.


Bugün eşitlik talep etmek için değil, bunu kabul ettirmeye geldik

Her yıl düzenlenen Kudüs'teki onur yürüyüşü bu yıl salı günü geniş bir katılımla yapıldı. LGBTİ+ bireylerin sembolü olan gökkuşağı renklerindeki bayraklar dalgalandı, eşcinsel çiftler el ele "eşit oldukları için onurlu" olduklarını ifade etti.

Büyük ölçüde sorunsuz geçen yürüyüşü protesto etmek için gelen eşcinsellik karşıtı grupla polis arasında çıkan arbede sonucu 4 kişi tutuklandı. Sağ görüşlü Ortodoks Museviler, "İsrail kutsal bir ülke, eşcinsellerin ülkesi değil", "İsrail'in tanrısını kızdırmayın" yazılı pankartlar açarak yürüyüşü dağıtmaya çalıştı.

Dışlayıcı 'taşıyıcı annelik yasası' protesto edildi

Onur yürüyüşünde geçtiğimiz günlerde kabul edilen, eşcinsel çiftleri dışlayan taşıyıcı annelik yasası da protesto edildi. Yasa, taşıyıcı annelik için devlet desteğinden faydalanma hakkını sadece yalnız ya da hamile kalamayan annelere veriyor, eşcinsel çiftleri ve erkekleri kapsamıyordu. Telaviv'de yaklaşık on gün önce dışlayıcı yasayı protesto etmek için büyük çaplı gösteriler düzenlenmiş, LGBTİ+ haklarını savunan yüzlerce insan eşitlik taleplerini duyurmak için toplanmıştı.

Yürüyüşü düzenleyen LGBTi Onur Günü ve Hoşgörü için Kudüs Açık Ev'den Ofer Erez, "Taşıyıcı annelik yasasını ayrımcılığın bir sembolü olarak görüyorum. İsrail hükümeti hala LGBTİ+ topluluğunün herkesle eşit haklara sahip olduğunu anlamakta zorlanıyor." dedi.

Kudüs onur yürüyüşü, 2015 yılında aşırı Ortodoks Musevi biri tarafından katledilen 16 yaşındaki Shira Baki anısına 1 dakikalık saygı duruşuyla başladı.

Her yıl dünyanın 4 bir yanında yapılan onur yürüyüşü ilk kez Stonwall Ayaklanması’nın birinci yıl dönümü olan 28 Haziran 1970’te New York, San Francisco ve Los Angeles'da eş zamanlı olarak düzenlenmişti.

http://tr.euronews.com/2018/08/03/kudus-te-polis-korumasinda-onur-yuruyusu

Türkiye Kadın Hareketi Bileşenlerinin Kamuoyuna Duyurusu:. Haklarımızdan da mücadelemizden de vazgeçmeyeceğiz!

Eşcinsel bireyler, lider pozisyonlarda yer alan kişilerden destek görmeli, peki nasıl?

$
0
0
Ad Age’te ne var ne yok?

Bağımsız ve güçlü! Ad Age, büyük fikirleri olan küçük ajansları bir araya getirdiği Small Agency Awards sonuçlarını açıkladı. Facebook ve yapay zekâ birlikteliği nereye gidiyor? LGBTQ bireyler, lider pozisyonlarda yer alan kişilerden destek görmeli, peki nasıl? Fütürist Faith Popcorn’a göre erilliğin sonu geldi! Hepsi Ad Age sayfalarında…


https://mediacat.com/mediacat-agustos-2018-dopdolu/

En büyük eşcinsel yürüyüşü; Amsterdam 2018

$
0
0
Amsterdam’daki ‘Gay Pride Festivali’ni 10 binlerce kişi izledi


Hollanda’nın başkenti Amsterdam bu yıl da ‘Gay Pride Festivali’ne ev sahipliği yaptı.

Etkinlik kapsamında kente akın eden 10 binlerce turist kanallarda yapılan geçişi izledi.

Amsterdam'da ağustos ayının ilk haftası düzenlenen gey festivali, ilk olarak 1996 yılında düzenlendi. Festival, her yıl binlerce ziyaretçi çekmekte ve Hollanda'nın en büyük halka açık yıllık olaylarından birisi olarak biliniyor.

Festival kapsamında ağustos ayının ilk cumartesi günü teknelerle büyük bir geçit töreni yapılıyor. Festival süresince partiler ve konserler düzenleniyor.

https://www.kibrisgazetesi.com/dunya/en-buyuk-escinsel-yuruyusu/47045

Hamburg Gay Pride’da Meltem Cumbul ve Conchita Wurst rüzgarı

$
0
0
Hamburg’da “Christopher Street Day” Gay Pride adıyla düzenlenen onur yürüşünde renkli görüntüler oluştu. Yürüyüşe Türkiye’den gelen ünlü oyuncu Meltum Cumbul ve dünyaca ünlü sanatçı Conchita Wurst damga vurdu.



Hamburg’da 1980’li yıllardan beri geleneksel olarak düzenlenen “Christopher Street Day”  gey yürüyüşüne 100 bini aşkın insan katıldı. Lange Reihe’den Jungfernstieg’e doğru devam eden geçit töreninde katılımcılar birinden renkli kıyafetleri ve dansları ile eğlenceli görüntüler oluşturdular.

Hamburg Başbakanı da yürüyüşte!

Lezbiyen, Gey, Biseksüel ve Transseksüellerin hakları için biraraya katılımcılara Hamburg Eyalet Başbakanı Peter Tschentscher, 2. Başbakan Katharina Fegebank  ve Sosyal Senator Melanie Leonhard’da destek verdi.

Meltem Cumbul ve Conchita Wurst yanyana

Eşcinsel haklarına verdiği destek ile bilinen ünlü oyuncu Meltem Cumbul’da yürüyüşe katılanlar arasındaydı. Cumbul, 2014 yılında düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması’nda birinci olan Conchita Wurst ile biraraya geldi. Cumbul ve Conchita katılımcıların yoğun ilgisini çekti. Yürüyüşte bir konuşma yapan Cumbul, LGBT toplumu adına İstanbul’dan en sıcak, sevgi dolu selamlarımı getirdiğini söyledi. Çeşitliliğe vurgu yapan Cumbul, bunun bir gerçek olduğunu ve Çeşitlilik deyince ilk alka Avrupa’nın geldiğini aktardı.

Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı yürüyüş olaysız bir biçimde dağıldı.

Paris'teki Gey Oyunları'na 91 ülkeden 13 bin sporcu katılıyor

$
0
0
Uluslararası Gey Oyunları Federasyonu'nun (FGG) 1982 yılından bu yana düzenlediği Gey Oyunları'nın 10'uncusu Fransa'nın başkenti Paris'te yapılıyor.


Oyunlarda aralarında Suudi Arabistan ve Mısır'ın da olduğu 91 ülkeden 12 bin 700 sporcu, 36 dalda düzenlenen müsabakalarda yarışıyor.

LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans bireyler ve İnterseks) toplulukları kısıtlayan ve yalnızlaştıran eşcinsel propaganda yasağının 2013 yılından bu yana yürürlükte olduğu Rusya organizasyonda 38 sporcu ile temsil ediliyor.

Takım sporları ve bireysel sporlarda, voleyboldan yüzmeye tenisten judoya kadar pek çok branştaki müsabakalarda eşcinsel olmayan sporcular da mücadele ediyor.

Etkinlik programında dans ve bale gösterileri, dinletiler performans ve sahne sanatları etkinlikleri de yer alıyor.

Eşcinselliğin ölüm cezası ile cezalandırıldığı Suudi Arabistan da Paris'te bir sporcu ile temsil edilecek. Oyunlarda farklı cinsel yönelimlerin suç sayıldığı bazı diğer müslüman ülkelerden sporcular yer alacak.

Fransa hükümeti ve Paris Belediyesi'nin desteklediği Gey Oyunları'nın Paris ekonomisine yaklaşık 60 milyon euroluk katkı yapması bekleniyor.

Fransa'nın en büyük bankası BNP Paribas ile Fransız otomobil üreticisi Renault'nun da sponsorları arasında olduğu Gey Oyunları 12 Ağustos'ta sona erecek.

Uluslararası 11'inci Gey Oyunları Hong Kong'da düzenlenecek
Uluslararası Gey Oyunları Federasyonu'nun, katılımcı sporcuların cinsiyet, cinsel yönelim, yaş ve fiziksel dezavantajlarını gözetmeksizin düzenlediği organizasyon, olimpik spor dallarının çatı kuruluşları, yaygın medya, toplumlar ve hükümetler nezdinde homofobik ve transfobik söylemlere, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğine dayalı ayrımcılığa karşı farkındalık yaratmayı da amaçlıyor.

http://tr.euronews.com/2018/08/04/paris-teki-gey-oyunlar-na-91-ulkeden-13-bin-sporcu-kat-l-yor

Mehmet Günsür tatilde!

Bir zamanların slip mayolu erkek ünlüleri!

Viewing all 15059 articles
Browse latest View live


<script src="https://jsc.adskeeper.com/r/s/rssing.com.1596347.js" async> </script>